9 entry daha
  • newton reyis'in aristo'nun fikirlerini temel almasıyla şekillenmiş fizik.

    evrende "gri" alanların vâr olmadığını, kâinatın mekanik ve deterministik bir işleyişinin olduğunu (yâni her olayın mutlak bir sebepe bağlı meydana geldiğini), dünyânın gözlemlenebilir/çözülebilir verilerden oluştuğunu, bu verilerin, bütüne uygulayarak kesin çıkarımlar yapabileceğimizi söylerler.

    klasik fizik; dinlerin, evreni açıklayamayacağını iddia etmiş; "doğruya" ancak gözlem, deney, ölçüm yoluyla ulaşılabileceğini söylemiştir.

    bu dünyâda ya doğru vardır ya da yanlış... bir şey hem doğru hem yanlış olamaz. ya siyahtır ya da beyaz... bu yüzden filmlerde, romanlarda bile iyiler ve kötüler keskin çizgilerle ayrılmıştır. neredeyse bütün filmler ve kitaplar; giriş, gelişme, sonuç şeklinde ilerleyen mekanik yapıya sâhiptir.

    klasik fizik, müziği bile te'siri altına almış: müzik; do, re, mi gibi matematiksel sesler ile düzenlenmiş; türk müziğinde de vâr olan ara tonlar yok sayılmış.

    sosyal bilimlerde çok tartışılan "topum mühendisliği" dediğimiz tepeden inmeci reformlar, yine newton fiziğinin yansımalarıdır. çünkü doğru tektir. gri alanlar yoktur. gerekirse kafasına vura vura, zorla o doğru, o kişiye yaptırılmalıdır. jakobenlerin "halk için ama halka rağmen" anlayışı da buradan gelir aslında.

    hâsıl-ı kelâm: klasik fizik; edebiyat, müzik, sinema, sosyal bilimler, ekonomi ve daha nice alanı etkilemiş; hayatımızı baştan aşağı şekillendirmiş.

    tabiî kuantum fiziği var ki çıkınca her şeyi altüst etmiş. 1920'lerden beri tartışılıyor. bir de meşhur kedi deneyi var elbette...

    bu bilgileri, alev alatlı'nın makalesinden arakladım. sitesinde, makaleleri mevcut. okumanızı tavsiye ederim.
hesabın var mı? giriş yap