3 entry daha
  • ozellikle osmanli doneminde makro etkileri olan, kamu ve belediye islerinden sorumlu mikro kurum.

    tipik bir 18. yuzyil vakfi gelirinin %75 hayir islerine, geri kalani ise genelde evladiyelik islere gider idi. yani vakif kurmakla -hele surekliyse- hem habire hayira girilir, hem de ser'i hukume gore normalde dagilan aile zenginlikleri dagilmamis olurdu. bu bakimdan celiskili gozukse de, devletin* isine de gelen bir yontemdir. zira devlet altyapi, egitim vs. gibi temel sorunlarla ilgilenmeyip, bunu yerel ailelerin bazen de pasalarin vakiflarina birakip, hem bolgede kendi egemenligini saglar, hem de yonettigi ve vergisini topladigi halktan tepki almazdi. (1850lere kadar) yani kontrol altinda oldugu surece alan memnun satan memnun, surekli bir sistemdir.

    yolsuzlulari engellemek icin cumhuriyetle beraber butun vakiflar fesh edilmis**, bu muhtesem gelirle vakiflar bankasi kurulmustur.

    (bkz: vakfiye)
56 entry daha
hesabın var mı? giriş yap