217 entry daha
  • "inşa edilen bir kütüphane, yaratılan bir hayat demektir.”

    arjantinli yazar carlos maria dominguez’in naif bir zevk olan kitap okuma, satın alma, biriktirme, sahip olma, değiş tokuş etme üzerine yazdığı, yine naif cümlelerle bezeli novellası. kitaplığımın dibinde, kendi bibliyofilliğim üzerine düşüne düşüne okudum bu kitabı. o kadar da takıntılı değilim sanıyorum. daha fazla imkânla birlikte obsesyona doğru bir yolculuğa dönüşmeyeceğine söz vermiyorum yine de.

    ingiliz akademisyen bluma lennon’un kaza sonucu vefatının ardından, adına gelen ve kahramanımızın almak zorunda kaldığı paketten çıkan gölge hattı (üç deniz öyküsü) adlı kitabın peşinde arjantin’e yaptığı yolculuğun konu edildiği hikâyede, başta marquez, borgess gibi ünlü latin edebiyatçılar olmak üzere pek çok yazar ve kitabı da hissettirdikleri ile kahramanlardan biri olarak yer buluyor. hissettirdikleri ile diyorum çünkü kahramanımızın ve yeni dünyada tanıştığı diğer kitap tutkunlarının kitaplarıyla olan ilişkileri beklenenin dışında daha çok duygularla ilişkilendiriliyor. bir kitaba sahip olmanın, saklamanın her kitap için ayrı ayrı anlamlarının olmasının sonucunda kitaplardan inşa edilmiş bir eve kadar gidiyor yolumuz. baştan sona bir edebiyat resmi geçidi olan hikâyeden, dünya edebiyatına aşina olanlar fazladan bir kat daha okuma zevki edinebilirler.

    orijinal adı le casa de papel olan kitap, adı ve konusu itibariyle daha önce sel yayınlarından çıkmış olan enis batur romanı kitap evi’ne ve elias canetti'nin körleşme’sine çok benziyor.

    sayfa aralarını peter sis’in illüstrasyonlarının süslediği kitabın çevirmeni seda ersavcı, çevirisini merhum kardeşi cem ersavcı’ya ithaf etmiş. ayrıca kitap kapağındaki fotoğraf da cem ersavcı’ya aitmiş. kitabın başındaki bu hüzünlü notu okumak çok zordu. rahmet diliyorum.

    https://kitaplarveseyler.blogspot.com/…minguez.html
10 entry daha
hesabın var mı? giriş yap