1409 entry daha
  • amber heard ile olan boşanma davası sebebiyle gündemde olan aktör. bu entryde bu ikilinin neden bir araya gelmiş olabileceği ve bu toksik ilişkinin yapısı hakkında tahminlerimi belirteceğim.

    ilk olarak johnny depp'in hikayesinden başlayalım. depp'in anlattığı kadarıyla yetiştiği ailede annesi despot ve şiddet gösteren, babası ise bunları sineye çekip karşılık vermeyen kişiler. annesinin her fırsatta hakaretler eden, ne yapacağı önceden kestirilmeyen biri olduğunu ve bu yüzden annesi her yanından geçtiğinde "ya vurursa" diye kollarını kendine kalkan ettiğini söylüyor. annesinin eline ne geçerse onlara fırlattığını, bunun da genellikle bir küllük veya telefon olduğunu söylüyor. bunu bir kenara not edelim.

    fiziksel şiddetin acısına zamanla alıştığını, ama sözlü şiddetin daha aşağılayıcı olduğunu söylüyor. depp'in doğuştan bir gözündeki sorundan dolayı annesi ona "horoz gözlü, tek gözlü" gibi hakaretler edermiş. annesinin tüm bu şiddet ve hakaretlerine rağmen babasının asla kontrolü kaybetmeyen ve annesine vurmayan bir kötü söz söylemeyen biri olduğunu, en fazla kızıp duvarları yumrukladığını söylüyor (tıpkı depp'in mutfak dolaplarını yumruklaması gibi). depp 5 yaşından beri "babam bu kadını neden terk etmiyor? neden bunlara katlanıyor?" diye düşündüğünü ve anlayamadığını, ama sonraları babasının iyi bir adam olduğunu idrak ettiğini söylüyor. bu kısım şunu düşündürdü, belki de depp'in zihninde "iyi bir adam böyle bir kadını sineye çeken ve bu acılara katlanan biridir" gibi bir algı oluşmuş olabileceğini, yetişkinliğinde de iyi bir adam olabilmek adına aynı döngüyü bilinçdışı olarak tekrar ettiğini düşündürdü. ek olarak davadaki ifadelere göre amber heard depp'e tıpkı annesinin yaptığı gibi fiziksel özelliklerini aşağılayan hakaretler ediyor ve şişe 'fırlatıyor'. bir şeyler fırlatmaya ek olarak annesinin telefon fırlatması gibi heard de depp'i gizli gizli telefonuyla çekerek telefonu ona karşı kullanmış oluyor.

    depp 15 yaşındayken ise babası "artık dayanamıyorum, bundan sonra evin erkeği sensin" diyerek evi terk ediyor ve annesi bunun üzerine ilaçlarla intihar girişiminde bulunuyor. bu olaydan sonra depp de annesi de ağır bunalımlar geçiriyorlar ve bu bunalımlı dönemde depp odasına kapanıp gitar çalmaya başlıyor (tıpkı heard ile evliliğinde sıkıntılar baş gösterince evde sık sık gitar çalmaya başlaması gibi). bir süre sonra depp "the kids" (çocuklar) isminde bir müzik grubu kuruyor. müzik grubunun isminin the kids olması depp'in evin erkeği olmayı reddedişinin ve çocuğu olarak kalmak isteyişinin bir yansıması gibi.

    tüm bu tablodan çıkan şu: depp bilinçdışı şekilde kendisine annesi gibi davranan bir kadına çekilmiş ve onu bu toksik döngüye rağmen hayatında tutmuş olabilir. kendisi de babasıyla özdeşleşerek böyle bir kadını tolere eden bir adam olmayı istemiş olabilir. mahkemedeki ses kayıtlarından birinde depp'in "gitmek istiyorum, ayrılmak istiyorum" dediğini ama heard'ün gitmesine izin vermediğini dinlemiştik. bir noktadan sonra depp tıpkı babası gibi gitmek istediği halde gidemeyişi ise sanırım yine annesinin evinden gidemeyişiyle ilgili. babası bir şekilde en sonunda gidebilmiş olsa da, evin sorumluluğunu ve "erkekliğini" depp'e bırakarak annenin onu yutmasına izin vermiş. depp de yutulmuş ve feda edilmiş erkekliğiyle birlikte anneyle kalmış. bu feda edilmiş erkeklik kalıbını bilerek kullandım çünkü yine mahkemede geçen bir ses kaydında depp heard'e "parmağımı kes, benden almadığın bir bu kaldı bunu da al" gibi bir şeyler söylüyor. buradaki parmağın anne temsili bir kadın tarafından kesilmesi tam bir kastrasyon ifadesi gibi. annesinin onun penisini kestiği gibi (metaforik anlamda), heard'ün de parmağını kesmesini istemiş olabilir.

    şimdilik bu kadar, gelişmelerle ilgili çağrışımlar olursa eklerim. buna benzer bir yorumu da amber heard için onun başlığında yazacağım.
    edit: amber heard yazısı için #137047573
493 entry daha
hesabın var mı? giriş yap