fitoplankton

• bir belgesel izledim hayatım değişti. ismini kimin verdiği belli değil ama ben keşfetmiş olsaydım eminim pitaplankton değil de superplankton filan derdim heralde. efendim bu tek hücreli, çıplak gözle görülmeyen canlılar dünyamız için çok önemli nanelermiş. organizma da diyebilirsiniz. bir iğne ucundan küçük ama insanlık için çok büyük bir adımmış. sayıları o kadar çokmuş ki bu sayede önemini anlıyormuşuz. 3 5 tane olsalar kimse sallamıycaktı zaten...
  
  neyse bu minik keratalarının sayısını anlamamız için uzaydan bakmamız gerekiyor ve okyanus yüzeyinde görülen yeşil tabakayı farkedince "anaam epey fazlaymış" diyoruz. trilyonlarca miltimilyarlarca.. ama daha güzel görmek istiyorsanız bahar ve yaz aylarını tercih etmeniz gerekiyor, zira kışın uzaya çıkıp bakarsanız "hani lan muna kodumm" diyebilirsiniz.
  
  efendim efendim bu mucizenin özellikleri saymakla bitmiyor. mesela en önemlisi okyanusta yaşayan canlılar için ana besin kaynağından biri olması.. sadece besin diyip geçmiyoruz ve bu böcüklerin aslında manyak bir oksjen kaynağı olduğunu keşfediyoruz. oksijen kaynağının nedeni ise fotosentez yapmaları.. karbondioksit ve güneş ışığını enerjiye dönüştürürken önemli bir atık salarlar. işte bu yüzden, incelikler yüzünden oksijen oluşturur.. peh peh peh...
  
  bu kimyasalların dünyanın oksijeninin yarısını ürettiğini de söylemeden geçemiycem. yani sadece su canlıları değil ne kadar canlı varsa.. onlar için de bulunmaz hint kumaşı gibi değerli..
  
  kendime hep sorarım; "büyüyünce ne olacam ben"..
  
  geç olsa da karar verdim. ben pitoplankton olacam. olamazsam da bir daha dünyaya gelirsem olmak isteğim canlıdır bu velet... düşünsenize gözle görülmüyorsunuz ama ne var ne yok her şey için çok önemlisiniz. bla bla bla ^*