7 entry daha
  • bir film olsam kesinlikle kaurismäki elinden çıkmayı dilerdim ve muhtemelen bu film olurdum. rodolfo'nun bir gün basılacağı umuduyla sakladığı şiirlerini mimi üşümesin diye yakması ve ''şimdi en azından bizi ısıtacaklar'' demesi, iflah olmaz bir bohem olduğunu köpeğinin adının baudelaire olduğunu söyleyerek kanıtlaması, boynundaki fuları, bir yandan yakın dostları ile geçim derdi ve açlıkla sınanması bir yandan da paris'te kaçak bir arnavut göçmen olmanın zorluklarıyla uğraşması ve bunlarla birlikte naif karakterinden asla ödün vermemesi... tek başına bohem hayatla mücadele etmek zor olduğundan rodolfo önce hiç basılmayan kitapların yazarı marcel ile sonra besteci schaunard ile tanışır. ayrı ayrı kaybeden bu şahane üçlü artık kurdukları bohem hayatın çevresinde birlikte yürürler.

    pellonpää başlığı altında hâlihazırda var olan yazıda onur özgen "pellonpää bir kaybedendir; ama hakiki bir kaybeden." demişti onun için. işte bu film tam olarak bunun üzerine kurulu. kendi bohemliğimi de bu cümlenin içine katıp şu güzelim masada yerimi alıyorum. görsel
    beni bu tablo içinde bırakın gidin, teşekkürler.
7 entry daha
hesabın var mı? giriş yap