6 entry daha
  • bugünlerde kıçımda sürüklediğim 150 kiloluk çekçek bavulun içine binlercesini doldurduğum sticker.

    fırt fırt it ayağı yemiş gibi geziyorum ardımda o bavulla. eskiden sevdiğim her hobinin eğlencenin dizinin filmin kitabın oyunun önüne uğruyorum bir bir, hiç değilse birinde takılayım azıcık, dikkatimi ona verip dış dünyayı unutayım diye. ama yok. 15 dakika maks, sonrası hep aynı. dönüp bavuldan bi sticker alıp bön suratla “sıkıcıı!” diyerek çat suratının ortasına yapıştırıyorum, yürüyüp gidiyorum. herhangi bir günde iç sesim yaklaşık 9-10 kere o aynı bayık tonla “sıkıcııııı” diyor.
    - en komik fıkrala…sıkıcıııııı!!
    - civil oynayım oo güzel harita çıkmış paris kur marseille kur tours öeeh sıkıcııııı!!!
    - güzel bi yemek yaps… sıkıcııııı!!!!
    - sözlüğe update gelmsıkıcııııı!!!!

    şu dönemden çıkınca süper olacak ama çünkü gelecek 20-25 yıllık sıkıcı deme haklarımı tamamen tüketmiş olacağım. arka arkaya 15 bağımsız avrupa filmi izlettirseler 16.'ya hala gülümseyerek “olur:) başlatalım” diyeceğim. tanımadığım insanlarla small talk yapıp dakikalarca atmosferden bahsetmelerini dinleyeceğim can kulağıyla. kahverengi vinil kolçaklı gri kırçıl kumaşlı bi istikbal kanepesi gibi bön bi özgüvenle oturacağım salonumda. çok güzel olacak. hayırlısıyla bir çıkayım da önce şu bavulu kemirmeden, jimi hendrix gibi önce yakıp sonra vura vura parçalamadan falan, sonra her şey çok güzel olacak.
hesabın var mı? giriş yap