79 entry daha
  • dla emila i akila ..

    hakkında, halihazırda bir kitap yazılmış olduğundan habersiz şekilde, 'c-3po hakkında yazsan yazsan en fazla ne yazabilirsin ki ?' diye soran yakışıklı liseliye selamlar .. bu arada kitabı okumadım ama kıymetli 'daniels'ın, iş bu entry dahilinde ele alınan bir çok hususu, kitaba detaylıca aktarmayı gözden kaçırmış olduğu hususunda neredeyse eminim ..

    t : bu entry dahilinde dikkatinize aktaracağım kimi ilginç ilintilerine, bazılarınızın hiç tanık olmadığına emin olduğum, (hatta bahse girerim dediğim) kurgu robot karakterdir .. görsel

    ve bu entry, yalnızca c-3po hakkında değildir ..

    peşin not : günahı, zıpır bir kadın komedyenin boynuna olmakla birlikte, bir miktar soft erotik c-3po görselleriyle karşılaşabilirsiniz, uyarmadı demeyin ..

    izniniz olursa sizi, yazının başında kısa süreliğine, sırasıyla önce 1933 sonra 1925 ve 1927 almanya'sına ve takiben de m.ö. 1323 yılı afrikası'na davet etmek istiyorum, bana katılırsanız müteşekkir kalırım ..

    yakın zamanda iktidar olmuş olan faşist ideoloji kök salmaktadır ve avusturya asıllı ünlü alman yönetmen 'fritz lang'ın 1933 yılı yapımı 'das testament des dr. mabuse' adlı filminin gösterimi, 'nazi propaganda bakanlığı' tarafından yasaklanmıştır .. her ne kadar sonradan katolik olmuş olsa da 'fritz lang'in annesi ve 1921 yılında vefat etmiş olan ilk eşi, yahudi kökenlidir .. filmi yasaklandıktan 2 gün sonra 'fritz lang', propaganda bakanı 'joseph goebbels' tarafından çağrılır .. 'goebbels'in makamına çıkan yönetmen 'lang', hiç beklemediği bir teklifle karşılaşır : 'goebbels' ondan 'ufa'nın (alman film stüdyosu) başına geçmesini istemektedir .. filminin gösterimi henüz daha yeni yasaklanmış olan yönetmen 'lang', annesi ve ilk eşinden dolayı yahudi bağlarından bahseder 'goebbels'e ve muhtemelen kendisini istemeyeceklerini söyler .. 'goebbels'in yanıtı kısadır : "kimin yahudi olduğuna biz karar veririz" .. 'fritz lang' biraz düşüneceğini söyleyerek izin ister ve bakanlıktan ayrılır ayrılmaz, o gece, bulabildiği tüm nakitle ülkeyi terk ederek 'paris'e geçer ve birkaç defa gelip gittikten sonra da almanya ile tüm bağını keser ..

    fritz lang kamera arkasında : görsel

    hitler ve goebbels ufa'yı ziyaret ediyorlar : görsel

    bu yazı, bir star wars robot karakteri hakkında ise, yukarıdaki uzun 'faşizan' girişin konuyla alakası nedir diye sorulacak olursa eğer : buluşma sırasında 'joseph goebbels', yönetmen 'lang'a kendisinin ve 'adolf hitler'in en sevdiği filmin, yönetmenin 1927 yılında çekmiş olduğu bir diğer ünlü filmi olduğunu söyler .. gerçekten de 'goebbels' de 'hitler' de bahsi geçen filmin koyu hayranıdırlar ve 'goebbels' gerek bu hayranlıktan, gerekse elbette yönetmenin başarılı kariyerinden mütevellit, 'lang'ı 'ufa'nın başına getirmek istemiştir .. bahsi geçen film 'metropolis'tir .. bir insan(sı)-robotun kurgulandığı ve bilim-kurgunun atası sayılabilecek bu filmin posterinin yaratıcısı ise 'heinz schulz-neudamm' adlı bir grafikerdir : görsel görsel

    farkettiğiniz üzere hedefe adım adım yaklaşıyoruz .. filmdeki 'makina-insan (kadın) robotun (kostümün)' yeniden tasarlanmış bir kopyası, pittsburgh'de (abd) bulunan 'carnegie bilim merkezi' dahilindeki 'robots hall of fame' bölümünde sergilenmekte günümüzde görsel görsel ..

    'metropolis'ten bahsettik, yönetmenini ve posterin çizerini aktardık .. ama filmde kullanılan bu 'insan-makina' (filmde robot tanımı kullanılmamakta) kostümünün tasarım hikayesine değinmedik .. filmde kostüm, 'maria' karakterini canlandıran, dönemin ünlü kadın oyuncusu 'brigitte helm' tarafından giyilmektedir görsel .. tasarım, tamamiyle yetenekli heykeltraş ve kostüm tasarımcısı walter schulze-mittendorf'a aittir görsel görsel .. ama bu noktada, her ne kadar 'mittendorf' tarafından hiçbir zaman dile getirilmemiş olsa da sanat otoritelerinin oy birliğiyle kabul ettiği ilginç bir 'tez' söz konusu .. kostümün yapımından birkaç yıl önce sansasyonel bir keşif olmuş, deyim yerindeyse yer yerinden oynamıştır .. hepimizin (en azından ismen) tanıdığı bir arkadaşın yüzyıllardır gizli kalmış mezarı keşfedilmiş ve arkadaşımız mezarından yüzünü kaplayan altın maskla beraber çıkarılmıştır .. işte ortak kabul gören görüşe göre, yapıtlarının tasarımında, tarihi mistik ve ruhani ögelerden sıklıkla etkilendiği bilinen tasarımcı 'mittendorf', kostümün yüz kısmında, bu keşifte ortaya çıkan altın masktan esinlenmiştir .. 1922 yılında kazısına başlanılan mezar ve ancak 28 ekim 1925'te ulaşılıp gömütten çıkarılan mask, ünlü mısır firavunu 'tutankamon'a aittir görsel görsel görsel görsel ..

    kulaklarım çınladığına göre hala okumaya devam edenler var :) .. yukarıda aktardığım ayrıntıları bilmiyor olanların bile çoktan farkettiği üzere, 'c-3po'nun yaratıcısının, star wars evreninin görsel tasarımı sürecinde, 'metropolis'in 'insan-makina'sının dizaynına öykünmüş olduğu detayına varmış bulunuyoruz .. hayatta olsalar, tutankamon ve adolf hitler'in, aynı sinema salonunda patlamış mısır yiyerek izleyecekleri 'star wars' serisine tepkileri nasıl olurdu sorusunun yanıtını hiç bilemeyeceğiz .. ama kreatif beyinlerin düşünsel evrenlerine esin kaynağı olmuş ataları hakkında fikir sahibi olduğumuz c-3po'nun doğuşuna bir gözatabiliriz .. elbette barut kokusu alacağınız kısa bir nostaljik tur sonrasında :

    görsel bu görsel, abd hava kuvvetlerinin ulusal müzesinde sergilenmekte olan bir b-29 ağır bombardıman uçağının kokpitine ait .. kokpitin ortasında da bombardımanı kumanda eden askeri temsilen başı öne eğik mankeni görebilirsiniz .. b-29'lar ağırlıklı olarak '2.dünya savaşı'nda ve takiben 'kore savaşı'nda vazife görmüş askeri uçaklardır .. görseldekinin ise bir adı var, 'bockscar' .. nagasaki'ye atılmış olan 'fat man' kod adlı atom bombasının taşıyıcısı olan uçaktır ..

    peki şu görsele gözatmanızı rica etsem : görsel 'han solo' (harrison ford) kumandasındaki emektar 'millenium falcon'un kokpitinin 'boeing b-29'dan esinlenilmiş olduğu ne kadar bariz değil mi ?

    görsel tarih 1943 .. mevki 'gilbert adaları' .. uçaksavar ateşi sonucu parçalanmış halde denize düşmekte olan taşıt ise japon ordusuna ait bir 'nakajima b6n' torpido bombardıman uçağı .. amerikalılar bu uçakları kısaca 'jill' takma adıyla anıyorlar ..

    görsel bildiniz, 'ölüm yıldızına' düzenlenen saldırıda parçalanan bir 'x-wing'in görüntüsü .. evet gerçekten de 'george lucas'ın, efsane 'death star saldırısı' sahnesinde x-wing'lerin (ve pilotlarının) acı sonlarının tasvir edilmesinde, yukarıdaki nakajima b6n'nin görselinden ve 2. dünya savaşına ait, askeri uçakların 'it dalaşı' (dog fight) görüntülerinden ilham aldığı biliniyor ..

    örnekler çoğaltılabilir .. savaşların 'star wars' evrenine esin kaynağı olduğu ortada .. ama unutmayalım ki esin kaynağından daha önemlisi, esinlenen yaratıcının kimliği ..

    kore savaşına katılmış olan amerikalı genç askerin (23 yaşında), çarpışmalar sırasında kafasına kurşun isabet eder ama miğferi sayesinde ölümcül darbeden kurtulmuştur, terhis olur ve eve döner .. çocukluğundan beri çizim yapmayı sevmektedir ve uçaklara korkunç ilgi duymaktadır .. katıldığı kore savaşı ise son teknoloji askeri teçhizatı yakından tanımasına olanak sağlamıştır .. abd'ye dönüşünde sanat okuluna kaydolur .. sonrasında ise 'boeing' ve 'cbs'te kariyer yapar .. illüstrasyon ve grafik çizimler konusunda uzmanlaşmıştır .. ve bir gün genç bir sinema yönetmeninden bir teklif alır .. hedef, insan eliyle yaratılacak olan bir kurgusal evrendir .. ve evet, her ne kadar birbirlerinin çalışmalarını, o tarihe kadar, karşılıklı olarak izleyegeliyor olsalar da genç yönetmen 'george lucas' ve yetenekli grafiker 'ralph mcquarrie'nin birlikte ilk çalışmaları olacaktır 'star wars' projesi .. görsel

    burada bir başka 'ilk'ten de bahsetmek gerekiyor .. 'ralph mcquarrie', 'star wars' için 'george lucas'ın teklif götürdüğü ve işi kabul eden, deyim yerindeyse takıma dahil olan ilk kişidir ve ayrıca da ekibin en yaşlısı olacaktır .. çok sonraları, hemen hemen tüm otoritelerin de hakkını teslim ettiği üzere, "nasıl george lucas olmasaydı 'star wars' olmayacaktıysa, 'ralph mcquarrie' de olmasaydı, bugün bizim bildiğimiz 'star wars' evreni var olmayacaktı" .. daha doğrusu bir evren olabilirdi ama bir efsane olmaktan çok çok uzak (far far away) :) bir tasarımla tanışmış olabilirdik .. görsel

    'ralph mcquarrie', gerçekten de 'star wars'a çok emek vermiştir görsel .. filmin (ve devamında serinin) onlarca karakterinin, çekim setlerinin, kostümlerin dizaynının altında mcquarrie'nin imzası vardır .. ama henüz 'evrenin ilk yaratılış döneminde' :) , işin en başında çizdiği ilk konsept dizaynlardan biri vardır ki aynı zamanda bir oyuncunun da hayatının akışını değiştirecektir .. dilerseniz 'ralph mc quarrie'den izin isteyerek, bahsi geçen o star wars konsept dizaynına az sonra geri dönmek üzere sözleşelim ve hayatı değişen o oyuncuya, yani c-3po'nun 'insani' tarafına doğru yol alalım ..

    1968 yılında bir ingiliz genç (22 yaş), 'stanley kubrick usta'nın gösterime yeni girmiş olan bilim-kurgu filmi '2001 : a space odyssey'i sinemada izlemeye karar vermiştir .. biletini alır, salona girer, koltuğa kurulur .. ama film başladıktan 10 dk. sonra büyük bir can sıkıntısıyla salonu terkeder .. açıkça bellidir ki bilim-kurgu ona göre değildir ve filmden o denli hazzetmemiştir ki çıkışta gişeden, bileti karşılığı ödediği ücreti iade ister .. o esnada geleceğe dair bilmediği ilginç bir husus ise, tam sekiz yıl sonra, 1976'da, kubrick'in başyapıtını tekrar tekrar izleyeceği gerçeğidir, hem de büyük bir iştahla .. bahsi geçen arkadaş, 'anthony daniels'dan başkası değildir, ya da bizim tanıdığımız namıyla 'c-3po' .. görsel görsel .. anthony daniels, 'threepio'yu canlandırmak üzere role kabul edildiğinde, yönetmen 'george lucas'ın, rolüne hazırlanması sürecinde ona vereceği ilk ödev, '2001 : a space odyssey'i izlemesi ve bütün dikkatini, filmdeki 'yapay zeka' formatındaki bilgisayar olan 'hal:9000'in nasıl seslendirildiğine vermesi olacaktır ..

    şu an 75 yaşında olan 'anthony daniels', 10'u aşkın filmde, televizyonda ve bir çok harici yapım ve etkinlikte gerek sesiyle, gerekse hareketleriyle hayat verdiği robot karakter c-3po sayesinde, 'çok çok uzaklardaki galaksi'nin ekmeğini en çok yemiş 'star wars' elemanlarından birisi ve yakın zamanlardaki söyleşi ve röportajlarına bakılırsa da emekli olmayı kesinlikle düşünmemekte görsel .. bu arada yazının en başında da arz ettiğim üzere, 'daniels'ın, yakın zamanlarda 'ı am c-3po - the inside story' adıyla çıkmış olan bir otobiyografik kitabı da mevcut .. görsel

    bildiğiniz üzere, çok çok uzaklardaki galaksiden kulağımıza çalınan ilk replik (1977 ilk film) 'anthony daniels'a (c-3po'ya) ait : "did you hear that ? they shut down the main reactor. we'll be destroyed for sure. this is madness" .. evet star wars efsanesi, panik haldeki threepio'nun r2-d2'ya sarfettiği bu cümlelerle başlar .. bu ilk replik, aynı zamanda, c-3po'yu canlandıran 'anthony daniels' için (o esnada farkında olmasa bile) 45 yıl sürecek bir kariyerin başlangıcıdır .. görsel görsel görsel .. sözün burasında ilginç sayılabilecek bir durumu aktarmak icap ediyor .. r2-d2'nun hareketleri 'kenny baker' adlı bir cüce oyuncu tarafından sağlanmaktadır görsel görsel görsel görsel .. kenny baker, r2-d2'ya hareket vermektedir vermesine ama bilindiği üzere r2-d2'nun hiç repliği yoktur ve hatta çıkardığı dijital sesler bile, çekimler bittiğinde teknik dublaj aşamasında filme eklenecektir .. c-3po'nun r2-d2 ile çekilen tüm sahneleri boyunca elbette 'r2-d2', tüm sessizliğiyle kamera karşısındadır .. kısaca 'anthony daniels', gerek ilk filmin (ve gerekse r2-d2 ile gelecekte olacak tüm sahnelerin) çekimleri sırasında uzun süre kendi kendine konuşmak durumunda kalmıştır .. paragrafı biraz uzatacağız ama yazmadan geçilemeyecek bir nokta da senaryo gereği sık sık atışan iki robot karakter olan c-3po ve r2-d2'ya hayat veren 'daniels' ve 'baker'ın, gerçek hayatta da hiç anlaşamamış olmaları .. hatta 2016 yılında 82 yaşında hayata veda eden 'baker', birkaç söyleşisinde, 'anthony daniels'ın star wars setlerinde yalnızca kendisiyle değil hiç kimseyle anlaşamadığının altını çiziyor ve açıkçası, c-3po'yu canlandıran 'daniels'ı pek de hayırla anmıyor .. görsel

    'ralph mcquarrie'den izin istemiştik hatırlarsanız, hani şu 'c-3po'nun ve onu canlandıracak oyuncunun (anthony daniels'ın) kaderini değiştiren 'eskiz'e geri dönmek üzere .. burada not düşmeliyiz ki aslında 'anthony daniels', başlangıçta pek de gönüllü değildir filmin seçmelerine iştirak etmeye .. 'daniels', zaten bilimkurguya teşne değildir .. bir de üstüne üstlük yönetmenin hem 'amerikalı' oluşundan mütevellit (henüz otuz yaş başlarındaki daniels'a göre, o zamanın büyük bütçeli amerikan film projelerinin prodüktörleri ve yönetmenleri, banko para babası ve züppedir) hem de kendi sabit fikirliliğinin sonucu olarak (bu da benim fikrim açıkçası, zira esasen daniels'ın şahsında bir miktar ingiliz 'snobbish' duruş sezmiş bulunmaktayım) hiç sıcak bakmaz yapıma .. ama menajeri ondan, bir şans vermesini ve mutlaka seçmelere katılmasını ister .. anthony, menajerini dinler ve 'george lucas'la ön görüşmeyi kabul eder .. ve genç, mütevazı, nazik amerikalı yönetmen ile toplantısının sonunda, tam da teklife 'hayır' demek üzereyken, 'lucas'ın arkasındaki duvarda asılı bir eskizi farkeder .. bu çizim, ona teklif edilen robot rolüne konu protokol droidinin, ralph mcquarrie tarafından çizilmiş olan ön taslaklarından biridir görsel .. aslında taslağın, 'c-3po'nun son haliyle hiç alakası yoktur ama bu çizime vurulur 'anthony daniels' ve rolü istediğini söyler .. 'lucas'ın da olur vermesiyle ertesi gün, genç anthony'nin vücudu, çekimler sırasında giyeceği 'c-3po' kostümünün parçalarına şekil vermek için kalıp oluşturmak üzere bandajlanarak alçıya alınacaktır .. kostümün yapımı 6 ay sürecektir ve 'anthony daniels'ın kostümü giyip çıkarması, her seferinde 2 saaati aşkın zaman alacaktır çekimler sırasında .. bu eskizle birlikte dikkat edecek olursanız başa döndük .. ne kadar başa döndüğümüzü anlamak için bir de ralph mcquarrie'nin şu ilk 'threepio' eskizine bakar mısınız : görsel

    'george lucas', başta 'anthony daniels'ın tiplemesinden hazzetmez .. onun kafasındaki 'c-3po', bir 'ingiliz uşağı' gibi görünmemelidir .. 'daniels' kostümün içinde kalacaktır ama 'lucas' çekimler sonrası, 'daniels'ın sesini daha mekanik ve 'amerikan' kılacak bir dublaj operasyonu peşindedir .. 30'u aşkın sanatçı ile görüşür, denemeler yapılır ama çabalar nafiledir .. 'anthony daniels'ın sesi de en az oyunculuğu kadar karaktere yapışmıştır ..

    'c-3po'nun magazin tarafına az sonra değineceğiz ama önce, bu droid kardeşimizin adının ne vasıtayla icat edildiği (kesin olmamakla birlikte) sorgulandığında ilk göze çarpan iddiaya gözatalım .. tekraren belirtmek gerekiyor ki teyid edilmemiş bilgi olup daha ziyade star wars fan gruplarında dillendirilmiştir .. görseli tıkladığınızda karşınıza çıkan harita, bu ilginç 'fan' iddiasını tümüyle anlatıyor aslında : görsel .. 'george lucas'ın çocukluğunun geçtiği şehir olan modesto'nun yerleşim planını harfler ve rakamlarla kodlayan bu (güncel olmayan) haritada 'c' ve '3'ün kesiştiği noktada eskiden bir postane (post office - po) bulunmaktaymış (şu an yok) .. ve postanenin tam yanında da da bir kırtasiye dükkanı .. işi ilginç kılan husus ise kırtasiye dükkanının, george lucas'ın ailesine ait olması .. büyük ihtimalle gerçek değil bu iddia ama bu paragraf da burada duruversin artık ..

    arabalı feribottayız .. aracın camlar açık ve püfür püfür körfez esintisi eşliğinde salınıyoruz .. yan koltuktaki yolcu 16 yaşında, dizüstü bilgisayarını açmış, özel merakı olan 'anime' karakterlerini 'edit'leme işiyle ilgileniyor .. arka koltuktaki yolcu 13 yaşında, cep telefonu ile alakalı yeni bir aplikasyonu keşfetmekle meşgul .. bu iki 'z kuşağı' mensubuna şoförlük yapmakta olan 'x kuşağı' malulü bendeniz ise, arabanın hemen solunda, feribotun sol yan çelik duvarı üzerindeki dikdörtgen seyir boşluğunu, kafamda çoktan bir 'sinema perdesi'ne dönüştürmüş vaziyette, akıp gitmekte olan deniz ve şehir panoramasını izliyorum .. derken nereden aklıma estiyse, durduk yere soruyorum :

    - 'c-3po' mu 'r2-d2' mu ?

    soru kısa .. ama birbirini takip eden farklı kuşakların bireylerinden, özellikle sinema ve teknolojiye meraklı olanları (ve sinematik bir kurgu 'evren'in sıkı takipçileri) için oldukça açık ve anlaşılır aynı zamanda .. hangisini daha sevimli, daha sevilir, daha yakın bulduklarını kastediyorum .. yanıt ise cidden hızlı ve tek bir ağızdan :

    -'r2-d2' ..

    tek bir kısa soru ve tereddütsüz ve hızlı bir yanıt, tek başına kuşaklar arası fikir yürütme için elbette yeterli ve bilimsel değil ama düşünmeden edemiyorum :

    'z kuşağı' öz konuşuyor .. kısa cümlelerle, hatta mesajlaşmalar dahilinde yalnızca emojilerle kendilerini ifade edebilmeyi beceriyorlar .. video ve görsel anlatılarda bile kısa ve hızlı olanları tercih ediyorlar .. bizim eski kuşaklar gibi 'imalı' cümlelerden, ağdalı anlatımlardan hoşlanmıyorlar .. isteklerini direkt belirtmek onlar için önemli .. çocuklar sınavlara hazırlanırlarken dikkatimi çeken bir husus da 'deyimler ve atasözleri' konularını da oldukça sıkıcı bulmaları .. çünkü deyimler de, atasözleri de ima ve geri plan içeriyorlar .. onlar ise sade ve olabildiğince yalın komünikasyonu seçiyorlar ..

    acaba çok konuşmak yerine iş bitirmeyi tercih eden r2-d2'yu yakın bulmaları, çok ve zaman zaman boş konuşan (ama her halukarda uzun uzun konuşan) ve sürekli yorum ve duyguları ile yön bulmaya çalışan c-3po'ya uzak durmaları bu sebeple mi ?

    'masahiro mori' (mori masahiro), bir japon 'robot tasarımcısı' (1927 doğumlu) ve elbette o benden daha farklı düşünüyor ve hipotezinin de bilimsel altyapısı mevcut, benim gibi bir arabalı feribotun üstünden, yüzeysel bakmıyor konuya ve tamamen insana indirgiyor hadiseyi ve böylece benim 'kuşak' tezim çürüyor .. 1970 yılında (ilk star wars filminden 7 yıl önce) bir dergide bir makalesi yayımlanıyor 'mori'nin .. makalenin başlığı 'bukimi no tani', ingilizce'ye biraz da hatalı şekilde 'the uncanny valley' (tekin olmayan vadi - ürkütücü vadi anlamlarında) çevrilmiş .. 'mori'nin tezi şu şekilde : robotlar ne denli gerçekçi görünürlerse, ne denli insanlara benzemeye başlarlarsa, insanların da robotlara sempatik bakışları o denli değişime uğruyor .. görsel kontrol edilebilir, hafif insansı hareketlere sahip oyuncak gibi bir robot, insanlara çok sevimli gelebiliyor .. hatta hareket kabiliyetleri artıp da işimizi kolaylaştırıcı, bize hizmet eden insansı özelliklere sahip olurlarsa onları daha da sempatik bulabiliyoruz .. ama ne zaman ki robot bariz şekilde insana benzemeye başlarsa (örneğin el, kol, yüz şekliyle insansı olursa) işte o zaman insanın robota bakışı ürkütücü hal alıyor, aşinalık azalıyor .. kim bilir, belki de bazılarına göre c-3po'yu r2-d2'dan daha az sevimli yapan geri plan faktörü de bu hipotezde gizli ..

    magazinle bitirelim .. bu zavallı droidimiz gün geliyor, kankası r2-d2 ile birlikte aynı yatakta basılıyor ve bir dergide afişe ediliyor .. ama yatakta bir üçüncü kişi de mevcut : ünlü amerikalı kadın komedyen, stand-up üstadı 'amy schumer' .. 'schumer', gq dergisinde yer almış olan ve robot kahramanlarımızın eşlik ettiği bir miktar açık saçık fotoğraflar eşliğinde yayımlanan yazısıyla, 'star wars' ile baya baya dalgasını geçiyor .. 'lucas film' derhal komedyeni ve gq'yu kınıyor, karakterlerinin bu şekilde kullanımının hukuka aykırı olduğunu ve dava konusu olacağını belirten bir açıklama yayımlıyor .. şimdi burada fotoları görsel olarak koysak başımıza iş gelir mi bilemedim .. onun için ben iyisi mi size azıcık sansürlenmiş halleriyle görsellere erişebileceğiniz bir link vereyim : amy schumer, c-3po ile sevişmek için lucas'tan izin aldı mı ?

    kaynaklar :

    nazi döneminde propoganda makinesine dönüşmüş olan ufa
    alman film stüdyosu (ufa)
    heinz schulz-neudamm
    walter schulze-mittendorf tutankamon'dan esinlendi mi ?
    walter schulze-mittendorf
    robot maria - tutankamon
    william friedkin'in fritz lang ile söyleşisi
    'robot-insan maria' karakterini canlandıran 'brigitte helm' 'metropolis' setinde
    metropolis hakkında müthiş bir kaynak
    tutankamon'un altın maskesi
    fritz lang
    metropolis
    aerial battles that inspired star wars
    legendary x-wings
    millenium falcon vs b29 superfortress bomber
    maschinenmensch - gynoid maria
    ralph mcquarrie - the artist who made 'star wars' shine
    ralph mcquarrie
    ralph mcquarrie concept figure of c-3po still on sale on e-bay
    ralph mcquarrie talks about ralph mcquarrie
    morro rock inspired ralph mcquarrie's early c-3po design
    ralph mcquarrie's most memorable designs
    star wars art : ralph mcquarrie
    c-3po - wikipedia
    45'inden sonra bir galaksi yaratan adam .. star wars ekibinin en yaşlısı ..
    anthony daniels does not plan to retire
    anthony daniels interview podcast
    kenny baker hated anthony daniels
    kenny baker - nam-ı diğer 'r2-d2'
    i am c-3po - the inside story
    wiki details about see-threepio
    anthony daniels - biography
    did george lucas hate daniels' performance ?
    the origin of c-3po's name

    * görsellerle alakalı olarak telif engeli göremedim .. eğer hak ihlali söz konusu ise lütfen uyarın, kaldırırım .. kastı aşan amacım yoktur ..
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap