vinç operatörü

• çalışırken izlendiğinde gayet karizmatik olabilen meslek erbabıdır.
  
  düşünün ki binlerce liralık yeni bir makine almışsınız, binaya yerleştiriyorsunuz. ya da sorumluluğunuz gereği bu kaldırma, taşıma işleriyle siz ilgilenmek durumundasınız. bu durumda kendinizi eli mahkûm teslim edeceğiniz meslek erbabı, vinç operatörüdür. bilmiyorum neden ama bu adamların istisnasız hepsinde kendilerine olan güven kaynaklı bir soğukkanlılık ve ağır abilik durumu gözlemlemişimdir ben. dünyanın çeşitli coğrafyalarında farklı vinç operatörlerini çalışırken izledim, inanın hepsinde vardı bu aynı kendine güven kaynaklı karizma.
  
  bu adamların hemen hepsi alaylıdır. içlerinde ağırlık merkezi hesabını kalem kağıtla yapabilecek olanı yoktur belki ama göz kararı yükün ağırlık merkezini kolaylıkla tahmin edebilirler. sadece gerekli soruları sorarlar ve çok az konuşurlar. halat, kanca, zincir vs gibi gereçleri kendilerinde vardır, sizin “bu zincir çeker mi acaba?” türü salak ve bir o kadar da haklı (haklısınız çünkü tırsıyorsunuz, güvende hissetmek istiyorsunuz) sorunuzu alaycı bir bakışla geçiştirebilirler. zincirin kopma değerinin sayısal değerini bilmezler ama “bunun gibi üç tane daha çeker o zincir” diyebilirler. yanlarında sağ kolu tabir edilebilecek adamları olur. baba-oğul tipi olanları çoktur. komutlarını sadece bu yardımcıya verir ve onunla kendi dilinde işaretleşerek anlaşır. bu yardımcıyı izlediğinizde de yaptığı işin sorumluluğunun farkında olduğu havasını sezebilirsiniz. ikinci adam olarak yaptığı işin öneminin farkındadır, ustasına karşı “bunun yaptığını bende yaparım” türü bir arsızlık düşüncesi içinde değildir. yani kendi içlerinde çok dingin insanlardır bunlar.
  
  işini bitirdikten sonra, geçmiş olsun der çeker gider. arkasından vincin saat ücretinin ne kadar pahalı olduğu konusuna şaşkınlık odaklı bir geyiğe girişmek ve “bu işte iyi para var" demek ise sünnettir.