43 entry daha
  • nedense sözlükte de hiç yazılmamış, daha doğrusu sadece 1 kez yazılan genel kanııya itiraz gelmeyince yazıldığı ile kalmış. bu zamana kadar benim de aklıma gelmediği gibi, iş görüşmelerinde bilgiçlik taslayarak akıl öğreten şahsiyetler olmasaydı bundan sonra da bakmak aklıma gelmezdi doğrusu.

    sakal bırakmak islam dinindeki 4 ehli sünnet mezhebin üçüne göre sünnet değil vaciptir. sadece şafi mezhebine göre sünnettir.

    hanefi, hanbeli ve maliki mezheplerine göre sakalı bırakmanın vacip olması da kazınmasının yani traş edilmesinin haram olmasından kaynaklanıyor. bir şeyi yapmanın haram olması onun tersini yapmayı (ör: kazımamayı) en az vacip kılar.

    bu üç mezhebe göre sakalın sünneti ise bir kabza miktarı yani 4 parmak genişliği kadar uzatılmasıdır. yani aslında sakalda sünnet olan, "sakal sünnettir" ile kastedilen sakalın 4 parmak genişliği boya uzatılması, bu boyda sakal bırakılmasıdır.

    kesilmesi haram, 4 parmak uzatılması sünnet, peki kişi ne kadar sakal bıraktığında vacibi yerine getirmiş, harama girmemiş olur ? üç mezhebin bu konudaki görüşlerini açıkçası ben de çok iyi bilmiyorum. ama sakalı kazımak haram olduğuna göre muhtemelen ince bir tarak üzerinden makasla kısalttıktan sonra geride kalan miktar ile bu vacip yerine getirilmiş oluyordur diye tahmin ediyorum.

    ahmet mahmut ünlü de bu konuya fıtratı tağyir risalesi'nde değinmişti. okumamın üzerinden 10 yıl geçti, o yüzden tam hatırlamıyorum, kitap da şu an elimde olmadığı için teyit de edemiyorum ama hatırladığım kadarı ile naklatmeye çalışayım; sakal, kadınların saçlarının uzun olması gibi, erkeklerin fıtri bir özelliği. hattâ hz. musa'nın tur dağı dönüşünde kavmini yine putlara taparken bulması üzerine hz. harun'un sakalına yapışması (araf 150 ve taha 94) ile de desteklediği, bütün peygamberlerin ve hattâ erkeklerin sakallı olduğu tezi vardı. sakal kesmek de dövme yaptırmak, saç ekletmek gibi fıtratı değiştirmek (tağyir) sayılıyordu ve aslında bir insanın parmağını, kulağını vb. kesmesi gibiydi. ayrıca kitapta parlak (sinekkaydı) yüzlü çocuklarla gezmek ile ilgili men edici hadislere binaen en azından bakıldığında uzaktan varlığı belli olacak kadar sakal bulunması gerekliliği belirtiliyordu diye hatırlıyorum.

    bu konuda araştırıp daha detaylı bilgi verebilecek kişilerin de katkılarını bekliyorum şahsen. hem başörtüsü yasağının kaldırılması ile ilgili gelişmeler yaşanırken başörtüsü kadar önemli görülmese de aslında vacip olan bu ziynetin de aradan çıkarılarak devlet dairelerinde sakal yasağının kaldırılması konusunda da eş zamanlı bir ilerleme kaydedilebilir diye umuyorum.
379 entry daha
hesabın var mı? giriş yap