miss a thing

• ''yaktın beni hain, tiryakin oldum yarim, çaldın beni benden, düştüm ağına zalim'' tadında bir şarkı. özlerim ben seni seninle bile, hayranım her bir zerrene falan işte, anlarsınız. ooo yangın var koşun! diye bağırmalık. şaka bir yana, aylardır kulaklarımı alamıyorum, ne kadar dinlesem yetmiyor, üstelik hiç de sıkılmadım gerçekten. disco albümündeki favorim oldu.
  
  introsu bana biraz gülhan'ın dokun bana şarkısını anımsattı, kalanı da sound olarak bir yerlerden kulağım ısırıyor hissi verse de zihnimdeki shazam bir türlü eşleştirme yakalayamadı. özgün olmadığını iddia ettiğim düşünülmesin, sadece çok tanıdık bir güzelliği var demek istiyorum kendi adıma. sanki daha önce böyle bir şarkıyı bir yerlerde dinleyip sonra kaybetmişim hissi veriyor bana. hem şarkı güzel olduğu için hem de onu yeniden bulduğum için ayrıca seviniyorum sanki.
  
  yalnız dikkat etmekte fayda var, gayet eğlenceli olmasına rağmen, ''ya herhalde ben bir daha bu şarkıdaki gibi sevemem'' diye acayip hüzünlere iteleyebiliyor insanı. böyle şarkılara dikkat etmek lazım, kritik zamanlardayız^*. tabii nerden baksan çok güzel olduğundan kendimi alamıyorum ama bu şarkıyı gözlerine bakarak söylemek istediğim insan yanımda değilken bana biraz koydu açıkçası boşa dinlemek. bazen loop manyağı yapıyorum bazen de ''yok yavrum, hiç almayayım, bana dokunuyor'' diye ikram reddeden yaşlı gibi uzak durmak istiyorum. kafalar karışık.
  
  yani, miss a thing öyle bir şarkı ki sözleri size kimi düşündürüyorsa, içten içe keşke yine burada olsaydı da beraber dans etseydik diyorsanız o kişiye ait olduğunuzdan hiç şüpheniz olmasın. öyle de aslanlar gibi bir aşk turnusolü olmuş şerefsiz.