4 entry daha
  • beynine bir kez hava değmeye görsün adlı kitabı okurken bir anda beni çocukluğuma döndürmüş kelime.

    ilkokuldaydım. çok sevdiğim müsemma adında mavi gözlü bir kız çocuğuyla aynı sınıftaydım. o gün bir müfettiş mi gelmişti teftişe sınıfımıza ne, pek gözegelir mavi gözlü arkadaşımı tahtaya kaldırıp sorular sormuştu çok uzun boylu sorgucu. sorulara cevap verip vermediini hatırlamıyorum ama müsemma, "iskemiye otururuz" gibi bir cümle çıkarıverdi ağzından. müfettişin benim büyüdüğüm yerde iskemlenin bu şekilde telaffuz edilebileceğini aklımın ucundan dahi geçirmiyordum, zaten anlamak için müsemma'nın yenilemesini rica etti birkaç kez... iskemi, iskemi, iskemi diye yineledi küçük kız. "yani sandalye" diye üsteledi ortamı kurtarmak gönüllüsü öğretmen... ama yüzü kızaran bendim. nedense!

    seneler geçti aradan... o mavi gözlü kız çocuğuyla bir düğünde karşılaştım. benim cümlelerimdeki kelimelerin "okumuş insan konuşması" şeklinde olduğunu ifade etti bana. kendisi ilkokuldan sonra okumamış, evliymiş, eşi şoförmüş... öyle karşılıklı iki iskemide oturduk durduk birkaç dakika. beynimin sürekli yanlış kullanılan kelimeleri düzelten, düzeltemezse yüzümün kızarmasına neden olan kısmına kan gitmedi o birkaç dakika zarfında herhalde, iskemiye uğradı!
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap