3 entry daha
  • çevrecilikle maskelenmiş antikorporasyonalizm bayraktarlarının en sevdiği teranelerden birine meze olan, dünyanın en büyük alana yayılmış ve en zengin biyosistemleri. metrekaresine düşen tür çeşitliliği bir biyoloğu bu ihtişamın karşısında ağlatacak kadar fazladır (beni ağlatıyor evet).

    yağmur ormanları yer yer zifiri olmak üzere karanlık, bu biyoçeşitliliği ayakta tutmak için sürekli biyodegradasyonla organik maddelerin hızlıca besin çevrimine sokulması gerekliliği yüzünden gayet dayanılmaz çekilde leş, çürük kokan, inanılmaz nemli ve makro/mikro boyutta hastalık yapan / ölümcül binlerce ve binlerce canlıya ev sahipliği yapan yerlerdir. onlar gerekli hayatta kalma yöntemleri hakkında bilgi sahibi olmayan yüzeysel "çevre aşığı" turistlere kahramanlık yapmaya kalkışırlarsa kısa sürede mezar olma, en azından başlarına bir parazit enfeksiyonu bağlayıp süründürme kapasitesine sahiptir. yağmur ormanlarının iyi kötü yaşanabilir kıyılarındaki "doğaya aşık" kabilelerde ortalama yaşam beklentisi 35 yıldır. onlar gidip fotoğraf çekmeniz ve arkadaşlarınıza "heey bakın ormanda neler vardı" diye slayt şov yapmanız için orada değildir. onlar sizden bizden farklı ekosistemlere adapte olmuş eşsiz canlıların eşsiz yaşam yerleridir.

    yağmur ormanları yok olursa dünya canlıları olarak felaketle karşılaşacağımız apaçık, ancak "pis kapitalistler, mis kokan ormanlarımızı elimizden alıyorlar" la yağmur ormanı kurtarılmaz. global çözümlerin önüne dikilip onları gelişmekte olan ülkelerin gelişmemiş kontrol mekanizmalarının insafına bırakmaktır yaptığımız hata.
12 entry daha
hesabın var mı? giriş yap