• stendhal (marie-henri beyle) 'ın en beğendiğim romanı.

    kısaca konusu:

    19. yüzyıl başında normandiya'nın carville kasabasına evlatlık gelen bir kızın mutluluk arayışları, sosyal katmanlar arasında zikzaklar çizen bir 'yolculuğa' dönüşür. lamiel, 'kafasına göre takılma' sloganını ilkeleştirmiş günümüz genç kızlarının geçen yüzyıldaki prototiki sayılır. genç kız, kadın hakları anlayışının öncülerinden biri olarak da önemli bir temsili kişiliktir. ruhu, içinden çıkılmaz düşüncelerin karmaşasında bunalmış, duygusallıktan nasibini almamış lamiel, asıl modern dünyanın büyük yabancılaşmalarından birini, ruhun, duygunun ve bedenin birbirinden ayrı düşmesi durumunu, yaklaşık yüz elli yıl öncesinden haber verir gibidir.

    lamiel: çağını aşmanın imkânsızlığı.

    başka bir kaynak:

    yayın tarihi 1840.

    stendhal; bir turistin anıları, castro rahibesi ve parma manastırı’nı yayınladıktan sonra yeniden çalışmaya koyulur ve kendi düşüncesine göre de kırmızı ve siyah’ın kadın yönünden bir karşılığı olacak yeni bir romana başlar. yazar, yüksek ve özgür düşünceli bir kişinin yaşamak zorunda kaldığı hayatın aşağılığı karşısında nasıl bir tepki gösterdiğini ortaya koymak niyetindedir. niyetindedir diyoruz çünkü stendhal’ın bu yapıtı taslaktan ileriye gidememiş, tamamlanamamıştır. bu hikâyenin elimizde bulunan birinci parçasına baktığımızda; taşra şatolarından birinde yetişmiş, istek, heves ve taşkınlıklarda aşırı bir köylü kızı olan lamiel’in, hedefini tam olarak göremediği için sınırsız bir tutkunun doyurulması ardında koşması ve mutsuz ömrünün en azılı haydutların arasında tamamlanmış olması planlanmıştır. eserin elimizde bulunan, m.e.b. yayınlarından vahdi hatay tarafından yapılmış çevirisi, on üç bölümden oluşmuş 256 sayfadan ibarettir. üç yılı aşan bir izni fransa’da geçirdikten sonra, stendhal, 1839 ağustos’unda cıvıta-vecchıa’ya dönmüştür.
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap