• 'aşkın tam tersi nefret değildir, ilgisizliktir.yaşamın tam tersi ölüm değildir, ilgisizliktir'
  • dün new york'da yapılan israil'e destek mitinginde şunları söyleyen

    "israil biricik hedefi yahudi devletini yok etmek olan iki totaliter hareketin tehtidi altında. israil kendini savunuyor. ve biz de israil'e şunu söylemeliyiz: kendini savunmaya devam et."

    onyıllardır auschwitz'in kaymağını yiye yiye bitiremeyen ve sembolik olarak yaptığı nobel barış ödülünün üzerine oturmak eylemini fiilen de yapması gereken

    çukur.
  • auschwitz iii-monowitz'de çekilen bu fotodaki, ikinci katta yatanların soldan yedincisi olan şahıs.

    http://upload.wikimedia.org/…aborers_liberation.jpg

    çok acı çektiği ya da tam anlamıyla cehennemi yaşadığını söyleyebiliriz ancak -her ne kadar mükemmel gibi görünse de- insan hakları ile ilgili yumurtladıklarını pek ciddiye almaya gerek yok. son olarak kuran'da kudüs'ten hiç söz edilmediğini ama kendi kutsal kitabında 600 kez söz edildiğini belirterek filistin sorununu sidik yarışına çevirmiştir.
  • "adaletsizliği engelleyecek gücünüzün olmadığı zamanlar olabilir, ama itiraz etmeyi beceremediğiniz bir zaman asla olmamalı." - elie wiesel
  • "the night" adli kitabinda, esasen yasadigi korkunc seylerin tanri inancini nasil etkiledigini anlatir. her holokost hikayesi gibi zaman zaman vurucu ve etkileyici olsa da, genel holokost kulliyati icerisinde cok da dikkate deger bir yapit degildir "the night".

    bir de bir insan haklari savunucusu olarak, holokost'dan yaptigi kimi cikarimlari (insan haklarinin mutlaka korunmasi geregi, magdurun yaninda olma vs.), bir turlu filistin sorununa uygulayamaz. gecmiste, filistinliler'in haklarina sahip cikmayi acikca ve dogrudan reddettigi de olmustur. temel sorunu bence, holokost'dan siyonist, yani yanlis dersler cikarmis olmasidir.
  • “sevginin tersi nefret değil, kayıtsızlıktır. sanatın tersi çirkinlik değil, kayıtsızlıktır. inancın tersi sapkınlık değil kayıtsızlıktır. ve hayatın tersi ölüm değil, kayıtsızlıktır.”
  • 1986 yılında aldığı nobel barış ödülü konuşmasında, "her zaman taraf tutmalıyız, tarafsızlık ezene yarar, kurbana yaradığı hiç görülmemiştir. susmak işkenceciyi cüretlenlendirir, işkence görene asla cesaret vermez." demiştir.

    marquis de sade'ın, "ben cehennemden yazıyorum geçen adam. sen sadece onun hakkında yazılanları okudun." dediği tam da elie wiesel için geçerli. zira wiesel nazi toplama kamplarından kurtulmayı başarmış bir insan olarak söylüyor bunları. öylesine söylenmiş şeyler değil yani.
  • gece adlı otobiyografik:) romanıyla meşhur yazar.

    kendisi auschwitz'de koluna basılan dövmeden kitabında bahsederken, esrarengiz bir şekilde dövmenin varlığı hem zihninden hem bedeninden silinmişe benziyor..
  • amerika tarihinin en büyük ponzi oyununu yaratan (bkz: bernard madoff) tarafından dolandırılan binlerce insandan biriydi.
  • "in jewish history there are no coincidences." diyerek çok büyük bir lafa imzasını atmış, "man, as long as he lives, is immortal. one minute before his death he shall be immortal. but one minute later, god wins." ise didaktik yanını değil, gerçekçiliğini ortaya koymuştur.
hesabın var mı? giriş yap