• ecel değişir mi?

    bir açıdan değişmez; ama diğer açıdan değişebilir. örnek: arabamızın deposunu fullediğimizi farz edelim. bu arabayı iki türlü kullanabiliriz. eğer belli hızları aşmadan, motor devrini ortalamanın üstüne çıkarmadan ve fren yapma durumlarında öngörülü davranarak kullanırsak, 700 km yol yaparız. ancak sözü edilenlere dikkat etmeksizin pervasızca kullanırsak arabayı, depo 500 km'de dibi görecektir.

    insanın ömrü de araba misalindeki gibidir. herkesin ecel benzini daha en başta, yani doğum anında bellidir ve farklı farklı miktarlardadır. insanların çoğuna 60-70 yaşlarına kadar yetecek ecel benzini verilmiştir. tasarruflu kullananın ömrü uzar. tersi durumda ise ömrü kısalır.

    en öz olarak söylersek, ömrü uzatmanın yolu hep hayır üzere olmaktır. kişi şer üzere olursa ömür kısalır, beden çabuk yıpranır. hayırdan kasıt iman, tevhid, tevekkül ve salih amellerdir.

    ancak günümüz dünyasında en önemli "hayır", kişinin yüksek şuur mertebelerine çıkabilmiş olmasıdır. "görelim mevlam neyler, neylerse güzel eyler" diyen birinin stres seviyesi ile don kişot gibi yel değirmenlerine karşı savaşanın hâli bir olmaz elbette.

    yüksek şuur seviyesi, yüksek titreşim demektir. yüksek titreşim ise zamanın daha ağır akması, genç kalmak ve yıpranmamak demektir. düşük şuur seviyesinde ise zaman çok daha hızlı akar, beden hızla yaşlanır ve yıpranır.

    hatta ve hatta size şunu dahi söyleyebilirim: günah işleyip titreşim frekansını düşüren kimsenin giysileri, ayakkabıları dahi daha çabuk aşınır ve eskir...
  • eskiler "ecel birdir" değişmez demişlerdir. bugünkü insan ruhunun kasavetinin çokluğundan kaderi ve bu tür haberleri reddetmeye meyyaldir. o zaman elden geldiğince açıklayalaım...

    mesela 50 litrelik deposu olan bir arabanız var. bir depo benzinle ortalama 500 km yol yaparsınız. ama gayet dikkatli ve tasarruflu kullanırsanız 600 km'ye çıkabilirsiniz veya artistik bir kullanımla 400 km'de deponun dibini bulabilirsiniz.

    tıpkı bu örnekte olduğu gibi her insanın ecel benzininin miktarı bellidir ve değişmesi asla mümkün değildir ve bir kader sırrıdır. kimi insana 50 litre kimi insan 30 litre vs...istihkak verilmiştir. ancak yaşadığı hayat tarzına göre bu ecel benzinini israf ederek veya gayet tasarruflu olarak kullanabilir.

    normalde 70 yıl yaşayacak kadar eceli olan bir kimse sefih bir hayat sürerek 50 yaşında mefta olabilir veya tersi bir davranışla ömrünü uzatabilir.

    niçin uyanmıyor, neden bir kimse bile bu kafile halkından?

    ömür yüklerini ecel hırsızı götürmeye gelmişken.

    neden uyanmıyorsun, niçin gelmiyorsun hırsızın hakkından

    neden kızıyorsun üstelik haber verenlere, haydut sana ermişken

    suyun üstüne nakış çizmez, boşuna söylemez onlar,

    mübarektir onlar, haberdar eden, öğüt veren, yol gösteren.
  • allah'ın belirlediği yaşam süresinin bitmesi.

    kuran'a göre, bu vakit belirlidir fakat bu vakte kadar yapacaklarımız özgür irademiz iledir. yani yazılmış bir senaryoyu oynamıyoruz. başı doğum, sonu ölüm, arada yapıp ettiklerin senin.

    nuh suresi 4. ayet, "allah'ın eceli geldiğinde ertelenmez" diye açıkça uyarır. yani ölüm zamanın gelmeden istesen de ölemiyorsun. ölüm zamanı gelince de ölmekten asla kaçamıyorsun.

    de ki: "size bir gün vaat edilmiştir; ondan ne bir saat geri kalabirsiniz ne de ileri geçebilirsiniz." sebe suresi, 30

    eğer allah, insanları zulümlerine karşı cezalandırsaydı, yeryüzünde debelenen bir şey bırakmazdı. ama öyle yapmıyor, onları belirli bir süreye kadar erteliyor. süreleri geldiğinde ise ne bir saat geri kalırlar ne de öne geçebilirler. nahl suresi, 61
  • varolan diger yontemlerle (bkz: intihar) (bkz: cinayet) (bkz: idam) olmeyi becerememis insanlara verilen son sansin bilinen adidir.
    sansli kisinin yapmasi gereken tek sey beklemektir. gorunen sudur ki kisi 88 89 -90 sene bekledikten sonra bu mertebeye ulaslamaya hak kazanir.
  • ölüm vakti.
    kuma yazılmış isimleri silen bir hazin dalga..
    ömür ise yaşamaktır büyük ummanın kıyısında, her an o dalganın yaklaşmakta olduğu isimlerle..
    ve yeniden dirilmeye verilmiş kadim bir sözle..
  • korkunun faydasi olmadigi sey. (bkz: korkunun ecele faydasi yok)
  • funda özlem şeran'ın ithaki yayınlarından çıkan yeni romanı.

    arka kapak yazısı: “ölmek ya da ölmemek, işte bütün mesele. ben, öcülerin korkulu rüyası, cin avcısı ece. bir tür mıknatısmışım gibi cinleri ve belayı kendime çekiyordum. ufak tefektim, tanımayan biri için kolay hedeftim. fakat güçlüydüm, doğal bir yeteneğim vardı ve en önemlisi, inancım vardı. yoksa her yerimi muskalarla doldurup ortalıkta dilek ağacı gibi dolaşmamı başka nasıl açıklardınız? ilk önemli vukuatını on altısında yaşamış biri olarak son dört yılımı cinler, büyüler ve dövüşlerle geçirmiştim. cinlerin kralına kafa tutuyor, hortlakları yakıp kül ediyordum ama gelin görün ki, ufacık tefecik bir kadın olan anneannemden ödüm kopuyordu. birbirinden cennetle cehennem kadar farklı iki hayat yaşıyordum ve hangisinin cennet, hangisinin cehennem olduğu benim için bile tam bir muammaydı."
  • "ey eceli gelen kimse, kaçma, kurtulamazsın." *
  • ecel kassâbının kimse halâs olmaz bıçağından
    ne denlü pehivân olsa kapar anı kuşağından
  • sözleri şu şekil olan bir güntaç özdemir şarkısı:

    bir anlık kalabalıksak
    iki cümleden oluşuyorsak
    suyun üstüne yazacaksan adımı
    olmasın okuma yazmam dedim
    barizdi şahibesi
    büyüdükçe göz bebekleri
    dudaklarının arasında
    bir şeyler saklar gibiydi
    biraz kül biraz duman
    eski bir şarkı en yavanından
    gözünü kapardı söylerken
    inandırırdı beni en azından
    gerçekti eksik olan
    ya da fazlaydı sendin kaçan
    hep böylemi olacaktı ya
    bir gün dönecekti devran

    sen o yine en dibe vurduğum yerden bana boy ver
    nefesin olur derinlerde yalanların
    ecel vaktinin güneşi doğdu batmaz bu sefer
    seni sana bırakır karanlıkta aydınlığı

    geçmişinde mi bulacaktın
    başından beri hep korkardın
    peki kime ne fayda şimdi
    elinde tuttuğun boşluk kadarsın
    sana güzel hep sana rahat
    her tende buldun ayrı şevkat
    aldığın nefes değil
    nefesini kesen andan ibarettir hayat
    bıraktın mı yeminleri
    koruyamadın o emanetleri
    kıymeti yüksek sebebi alçak
    aklın nerelerde şimdi
    hak ettiğin gibi yaşarsın
    bildiğini oku üstü kalsın
    değişecek mi artık benim için
    o kadınlardansın

    sen o yine en dibe vurduğum yerden bana boy ver
    nefesin olur derinlerde yalanların
    ecel vaktinin güneşi doğdu batmaz bu sefer
    seni sana bırakır karanlıkta aydınlığı

    (alın teri değil copy paste)

    orjinali şuradan, ilker kaleliyle beraber söylediği canlı versiyonu şuradan dinlenebilir.
hesabın var mı? giriş yap