• dursun çok garip bi isim.. nası bi hikayesi vardır ki.. çocuk doğmuş.. isim düşünüyolar.. "şimdilik dursun sonra bi isim buluruz" diyolar ve öyle unutulup gidiyo.. adı dursun kalıyo.. bence budur abi.. aklıma yattı benim..
  • gülse birsel'in yarattığı, "uyyyy, haçen" falan demeyen, komik olmaya çalışmadan da komik olabilen orjinal karakter. arz-ı endam ederim ifindim.
  • "ne acele ediyorsunuz, geze geze gidiyoruz iste" yaklasimina hayran oldugum avrupa yakasi karakteri. spontane kararlarin insani
  • tv ekranlarında şu ana kadar gördüğüm en güzel karadeniz tiplemesi. o kadar abuk subuk karadeniz şiveleriyle karşılaşıyoruz ki karadenizli biri olarak artık nefret eder hale geldim, yalnız bu arkadaş süper oynuyor, hatta kesin karadenizli diyebilirim, bu kadar iyi rol yapmak mümkün değil çünkü, o şivedeki vurgular, ses, yok yok taklit değil bu.

    bu karakter şimdiye kadar nasıl ilgi uyandırmamış anlamadım, uyy uşağum repliklerine mi alıştık ne, cel, cit diye konuşan dursun mu bekliyorduk, valla ben beğendim, şive, olaylara verdiği tepkiler çok doğal, abartısız. pizım ordan.

    edit : trabzonluymuş, kanımın kaynamasından anlamalıymışım, trabzon'daki şive nasıldır sorusunun cevabı.
  • gönüllerde taht kuran. durmayan. durdurulamayan. *

    --- spoiler ---

    - dursun bey hani benim beğendiğiniz yanlarımdan bahsedecektiniz, unuttunuz mu yoksa?

    + ben hayatta hiçbir şeyi unutmam, hele senin oranı buranı asla.

    --- spoiler ---
  • eğer ki ailenin önceki denemelerinde hayatta kalan çocuk olmamışsa "bu bari kalsın, dursun" denilerek insan ismi olarak kullanıldığı da olur.
  • periyodik olarak "ne oldiii, rengin soldiiii" demesini talep ettiğim avrupa yakası karakteri.
    bir de her konuyu "bu konuda hassasım" diyerek bağlamasına hasta olunası.
  • dursun ismi çok eskiden beri kullanılan bir isim olmakla birlikte "hayatta dursun/kalsın, ölmesin" gibi bir niyetle konulmuştur. türkçe isimlerdeki benzer bir kullanım da: (bkz: yeter)

    ek olarak:

    (bkz: duran/#29926070)
  • her çocuk kendi imtihanıyla doğar. bana sarılıp ağlayınca tanıdım dursunu. ondan sonra hep sarılacak sandım ama hala mesafeliyiz. böbrek hastası babasına verdiğim sözleri tutmaya başladım, bir tek burs kaldı. halk oyunları ve basketbol tamamdı başlamıştı, normal bir çocuktu benim yanımda dursun ki kantinde alakasız bir zamanda yolunu kesip makas aldım. "öğretmenim yarın ben horona gelemicem" dedi. hayırdır oğlum falan… çalışmaya başlıcam dedi. nerde oğlum ne çalışması? “akrabamın lokantasına başlıcam hafta sonları” dedi. tost yiyordum ağzımda kaldı lokma. babamın hastalığı haberini aldığımda da lokma kalmıştı ağzımda. hüseyin hocayla yemek yiyorduk, öğlen paydosuydu.

    dursun basketbol oynarken turkuaz şort ve formayla, horon çalışırken turuncu tişörtle çok mutluydu bilmiyorsunuz siz. çalışacakmış artık, mecburmuş. dursunumu mutluluğundan eden devletin içine sıçayım. 70 milyon çocuğum var diyen soğukkanlı bir yalancısın lan sen. bu çocuğun elindeki topu, dilindeki türküyü alanların amının ortasına koyim.

    utanıyorum dursun. benim güzel kuzum.
hesabın var mı? giriş yap