• eskişehir'in barlar sokağındaki hengameden, clublarındaki yüksek sesli müzikten kaçıp biraz daha sakin ve ayrıca gece boyunca daha önceden vcd/dvd dükkanı olmasının avantajı olarak süper bir arvişe ve müzik zevkine sahip olan bir ortam arayanlar için ideal mekan.
    açıldığından beri how i met your mother'daki maclaren's müdavimliğini, çalışanların samimiyetini bize burası yaşatmıştır.
  • eskişehir'de olanı şöyle şeyler yapan pub:

    "bu gece için temin ettiğimiz ve vakit ayırmak istediğimiz üç tane blu-ray var elimizde ilki drunken duck'ta sık sık izleyip dinlediğimiz mumford & sons'a ait "the road to red rocks". zaman zaman belgesel bir tarza yaklaşan, uzun zamandır elimize ulaşmasını beklediğimiz ve çok beğeneceğinize inandığımız bir sahne şovu. diğer iki materyal ise geçtiğimiz aylarda "abbey road weekend" ile hatırlama şansını yakaladığımız the beatles'a ait yellow submarine ve a hard days night filmleri.
    sessiz olarak gözgezdireceğimiz filmleri izlerken 1987 yılında bu gün hayatını kaybeden andy warhol'u da anmak istedik.
    pop art akımının yaratıcısını, kapaklarını tasarladığı iki albumu "yellow submarine" animasyonlarını seyrederken dinleyelim. andy warhol ile özdeşleşen o ünlü, 1967 tarihli sapsarı "peeled banana" kapağına sahip velvet underground & niko albumu ile stones'un brown sugar'lı sticky fingers albumu..
    mutlu haftasonları..."
  • burada bulunmaktan keyif alıyorum. turşu ve guinness eşliğinde eric clapton'dan the beatles'a, bb king'den pink floyd'a bütün babaları dinleyebileceğiniz yegane mekan burası ayrıca.

    seviyoruz.
  • eskişehirli olmama ve bezgin'in hemen önünde olmasına rağmen az önce ilk defa gördüğüm ve an itibariyle içinde bulunduğum, barlar sokağı başka bir ülkedeymiş gibi hissettiren 25 kişilik irish pub.

    çok sevdim.
  • eskişehirde soluk alınacak güzel bir pub. çeşit çeşit biralar mevcut. müzikler güzel. ancak tek bir eksiklik var. o da televizyonda yayınlanan futbol maçı. evde pek futbol izlemem ama böyle bir puba gittiğim zaman özellikle yalnizsam televizyonda yayınlanan herhangi bir spor müsabakasını izleme ihtiyacı hissediyorum. sanırım mekan çok dar olduğu için televizyon köşesi yapamamışlar. yine de eskişehir e yolu düşenlerin bir iki bira yuvarlamak için gitmesi tavsiye edilir.
  • bira içmek istiyorsanız, bakınız bira diyorum, zira ülkemizde pek bulunmayan bir içki, gönül rahatlığıyla eskişehir'de bulunan şubesine gidebileceğiniz mekan. bu arada weihenstephan yeni gelmiş; ama guinness, hoegaarden ve budweiser'ın yeri ayrıdır. afiyet olsun efenim. unutmadan biranızın yanında turşu ve fıstığı unutmayınız lütfen.
  • gündüz vakti gitmesi daha bir zevkli olan.
    kalabalık olmuyor, oturup rahatça sohbetini ederken biranı yudumluyorsun.
    bir de bira bardaklarına bayıldım. üstünde marka reklamı olmayan. boğumlu. elinle tam olarak kavrayabildiğin.

    eskişehir'dekinden bahsediyorum. kesinlikle müdavimi olunması gereken. eskişehirdeki pub eksikliğini gideren.
  • çin'in hubei eyaletinin wuhan kentinde meydana gelen ve tüm dünyayı etkisi altına alan covid-19 adlı puşt virüs yüzünden 1.5 yıl kadar kapalı kalmış olan canımız pub. birde üstüne belediye bulunduğu sokağın kaldırımlarını yapmaya koyulunca, inşaat belirtileri 'acaba kapanıyo mu lan?' dedirtti açıkçası. ardından 1 temmuz'da açıldığını öğrenince tüm yurtta ve dünyada 40 gün 40 gece şenlikler ilan edildi.

    öğrendiğime göre 29 eylül'de tam 10 yıl olacak aynı enerjisiyle şehrimize renk katalı. şanslıyım ki, açıldığı ilk hafta misafiri olmuştum, eskişehir'de olduğum süre içerisinde de bunu sürdürmüştüm. şimdi de 3 yıl önce attığım 'eskişehir pub kültürüne kaydadeğer katkılar yapan ve keşke ben de böyle bir yer açsam etkisi yaratan bir yer drunken duck sağolsun, var olsun.' tiviti timehopta karşıma çıkınca duygusallaşıp buraya birşeyler karalamak istedim. öyle işte.
  • bira-turşuyla tanışmamı sağlayan eskişehir de ki samimi pub. içeride hiç bir şeyden rahatsızlık duymadan saatlerce oturup biranızı içebilirsiniz. o kadar gittim daha da bir tane saçma sapan bir insan görmedim. müşterilerinin çoğunu alkolü seven akademisyenler ve az biraz da bankacılardan oluşturuyor. ha bir de bizim gibi 3-5 çapulcu öğrenci takımı var.ha bir de bi sürü bira çeşidi var ama her birayı başka bir bardakta sunuyorlar. geçen "abi bu bardak çok güzel çalcam galiba ben bunu" dedim. "çalma kız ingiltere den getirdik onları" dedi. ben de çalmadım.
  • yoncanın uğurunun gerçekleşip bereket getirmesini dilediğim , minicik ama harika pub... ortamının şahane olmasıyla, binbir çeşit alkolüyle, içmeyi bilen insanların damak zevkine hitap etmesiyle, canayakın çalışanlarıyla ve mükemmel müzikler sayesinde size zamanınızın boşa gitmediğini hissettirmesiyle gönlümde taht kurmuştur.

    not: turşu için tekrar tekrar teşekkür etmeliyim.. bira-turşu iyiydi.. ne kadar yedim bilemiyorum...
hesabın var mı? giriş yap