• abey senin boyun uzun sen onla doyamazsın diyip döner alıp gelen güzel çocuk, senin yüzü suyu hürmetine bu dünya dönüyor bilesin.
  • "bir tane daha al belki evine götürür"

    "senin boyun uzun sen onla doymazsın"

    ne güzel çocuklar, ne güzel saf yürekler. umarım bu dünya bu çocukların bu güzel kalplerini bozmaz.

    aynı zamanda ilk deneydeki ikinci çocuğa da tablet verseydi keşke... aklım onda kaldı

    edit: veriyormuş. sağ olsun bazı arkadaşlar uzun versiyonunu ilettiler.
  • videonun uzun hali burda.

    bir sürü şey de yazarım ama yazmayacağım. sadece, ne güzel yetiştirmiş aileniz sizi diyip, gidiyorum.
  • çocuk yüreği her daim daha büyüktür. gülümsettiler,içimizi burktular, varolsunlar.
  • sizin gözünüzü sevem çocuklar.

    misafirperverlik konusunda aşmış güzel memleketimde yapılmış bir sosyal deneydir.
  • duygusal bir topum şu an. diyarbakır’ı gidip görüp çok ısınmıştım bir kere daha emin oldum çok güzel bir yer olduğu konusunda.

    tanım: insanlığa dair umutlarımı yeşerten deney.
  • ilk 2002'nin ağustosunda gitmiştim diyarbakır'a. sevmiştim kendisini ve insanını. sonraları da iş vesilesi ile defaatle gittim. bu video ile daha da sevdim. sabah sabah duygulandıran görüntüler.
  • o kadar özlemişiz ki olması gereken şeyleri olması gerektiği gibi yaşamaya... önümüze böyle bir video gelince içimiz ısınıyor, gözlerimiz doluyor. şöyle güzelliklere alışık olamamak dünyanın en berbat durumu.

    yüreği güzel çocuklar, bu ülkenin pırlantalarısınız.
  • oryantalist bir kafayla turnusol kağıdı gibi sürekli o coğrafyanın insanlık testine sokulması sadece beni mi tiksindiriyor acaba?

    "diyarbakır'da aç kalmazsın, şu kadar misafirperver, bu kadar sıcak kanlı..."

    karadeniz'de alın teriyle fındık toplamaya gidenlerin, parasını yarım yamalak verip emeğe çökeceksin, yozgat'ta cadir kuran iscileri polis eşliğinde kendi ülkesinin bir şehrinden çıkaracaksın.
hesabın var mı? giriş yap