• klarnetçi hüsnü'nün yuvasını yıkan kadın gibi konuşulmasına uyuz olduğum kadın.

    ulan tek başına mi yedi bu boku. kafasına silah mı dayadı adamın amk "birlikte olacaksın benle" diye?
    nefret ediyorum bu "yuva yıkan kadın" yaftalarından.
    he evet, erkekler kanatsız melek amk zaten. hep "şeytan kadın"lar tarafından büyüleniyor ve piç oluyor erdem dolu hayatları...

    sizin misojinist kafanıza yedi düvel sıçsın
  • gazetecilere "ben özgürlüğü çok özledim." derken, önündeki köpeğin tasmasını tutan bayan.
  • neden diye soruyorsunuz, yazınca kötülüyorsunuz.
    kadın aşık oldu, hayatı kaydı işte, bu kadar basit.
    adamlara bir şey olmaz böyle durumlarda, tereyağından kıl çeker gibi sıyrılırlar. kadının en iyi ihtimalle adı çıkar, deniz seki'nin durumu ortada.
    adam ününe ün kattı, servet sahibi oldu, sonra döndü gene kutsal anne-karıcığının rahmine, deniz seki kubura yuvarlandı.
    tesadüf mü sanıyorsunuz bu "yasak aşk"ın arkasından bunların olmasını?
    beraber yenilen haltların faturasının -her zaman- kadına çıkmasının başka bir timsali. ülke gündemini meşgul eden mevzulardan bir farkı yok. kutsal rahim, fahişe vajina. hep aynı, hep aynı.
  • geçenlerde yargıtay ceza genel kurulu'nun kendisi ile ilgili verdiği kararı okudum. gerçekten hayatı katledilmiş kadının.

    ben hep masum olduğunu düşünürdüm, davasını bizzat takip eden hocam ve diğer meslektaşlarla da konuşmuştuk. ama karar ayrı bir garabet.

    birileri ile beraber kullanmak için uyuşturucu madde temin ediyorsun, soruşturmada tek amacının içicilik olduğunu kabul ediyorsun. sadece bir kez ele geçirilen bir uyuşturucu madde var. özel daire, bunun dışında somut delil olmadığını, başkalarına vermenin uyuşturucu madde ticareti olarak nitelenebilmesi için, her bir defa için somut delil gerektiğini belirtiyor ve ticaretten kurulan hükmü bozuyor. ama yargıtay cgk, özel dairenin doğru tespitini bozuyor. sadece tapelere ve konuşmalara dayanarak, eylemi mütemadi(kesintisiz) olarak değerlendiriyor. yani, bir kez yapan yine kesin yapmıştır diyor, yani varsayıyor. ki varsaymak, kıyas gibi kavramlar ceza hukukunda kesinlikle yasaktır. çünkü çok tehlikelilerdir ve insanların özgürlüklerinden kolayca ve keyfi olarak mahrum edilmelerinin önünü açarlar. ceza hukuku, insanlığın ortak acı deneyimlerinin tekrar etmemesi için bu kurallar üzerine oturtulmuştur.

    masum bu kadın. çünkü isnat edilen suç ispatlanmadı. yazık, çok yazık.
  • abi bu kadın gogodan girmedi mi hapse? beyaz güvercinle falan o pozlar nedir yahu? sanırsın ortadoğu'ya barış getirdi...
  • belki de evvela bayhandan hellallik istemesi gereken sanatçıdır. vakti zamanında "cezaevine girenden popstar olmaz" diye bağırmıştı bayhan'a yaşadığı olaylar kısaca şöyle özetlenir. keser döner sap döner gün gelir hesap döner
  • son zamanlarda yaşadıkları ile alakalı olarak, sağda solda duyduğum ''zamanında popstar yarışmasındaki bayhan a ettiğini buldu oh olsun'' laflarını duymaktan gına geldi bana.

    bayhan adam öldürmüş, öldürdüğü adam da akrabası ve deniz seki bu insanla alakalı ilk başta, diğer jüri üyeleri ile aynı tepkiyi vermiş, bir hafta sonraki programda fikrinin değiştiğini söylemişti.

    birinci olarak, birilerinin ona fikrini değiştirttiğini düşünüyorum, kim bilir belki de menajeri bilmem nesi, yaa imajına uymaz, yaa adam öldürmüş birine müsama gösterme kariyerin bik bik dedi, hatta nereden bilebiliriz belki de kadını birileri tehdit etti, en olmadı ''adam öldürmüş'' birine eyvallah demek istemedi. neyse ne o zamanın koşulunda bir tepki verdi de sonuç olarak programdan kendisi çekti gitti, bu davranışı da bayhan'a yaradı geçici de olsa, sonrasında da kimsenin ekmeği ile oynamaya çalıştığını sanmıyorum.

    deniz seki'nin suçu sanırım uyuşturucu temininden falan onandı.

    şimdi bana ''bik bik bik uyuşturucu ile aileler ocaklar sönüyor da bayhan bir kişiyi öldürdü de, deniz seki sattığı uyuşturucu ile kim bilir kaç kişiyi öldürdü bik bik bik'' konuşup durmayın.

    yav bu kadının işi gücü yok, sana bana uyuşturucu mu satacak, kim gidip deniz seki'ye ''bi fişek ver abla, al 15 tl'' falan demiş olabilir ki, kadının bambaşka sebeplerden dolayı sallandırılmaya çalışıldığı, bambaşka sebeplerden dolayı günah keçisi olarak gösterilmeye çalıştığı kabak gibi ortada.

    kendisi kullanıyormuş, kullanırsa da kullansın, millete satıyormuş ediyormuş bunlar tamamen hikaye arkadaş.

    bu devlet soyulup soğana çevrildi, iki kulağımızın duyduğuna can hıraş ''zinhar yaalaaaağğğn'' denildi de iki gözümüzün görmediği uyuşturucu satışına mı bu kadar yürekten inandık.

    bu kadının serbest kalması lazım, bu kadının müzik yapması lazım, bu kadının bin defa dibe vurup bin defa yükselmesi lazım, bu kadının sesi de bize lazım arkadaş.

    ben yaşadığı süreçten dolayı çok çok üzgünüm. haksızlığa uğradığına da kalpten inanıyorum. bayhan gibi kendi amcasının oğlunu öldürmüş, topluma da zerr-i miskal kadar faydası katkısı olmamış bir katille aynı kefeye konulmasına tahammül edemiyorum.
  • he anam he, torbacı. lisenin önünde satıyomuş.
    amına koduğumun salakları...
  • ben üzüldüm bu kadına. sevmesem de üzüldüm. rahmetli babası kuzenimin iş ortağı idi, şarkıcı olmasını asla istememiş, kardeşi ve bunun hayırsızlıkları nedeniyle kalp krizi geçirdiğini söylemişlerdi. halası komşumuzdu, bu tv ye çıktığı an tv kapatılırdı evde. derken hüsnü'den çok önce 2006 yazı falandı sanırım "evli bi adamla beraber" haberleri çıktı, anında yalanladı, çok iyi dostuz ailesini de tanıyorum bu haberler mesnetsiz dedi. aynı hafta bodrumda tatildeyken gittiğim bir barda o adamla dudak dudağa kutlama yapmalarına şahit olmasam bu magazin dünyası çok acımasız derdim. ama seki'den daha da nefret ettim...
    derken şenlendirici olayı oldu, herkes sadece bu kadına yüklendi. arkadaş, bu ilişkide hüsnü'nün çükü kendinden bağımsız mı hareket ediyordu? hüsnü'de neden bi kusur aranmadı, ona neden yüklenmedi insanlar? karısını belki de defaen aldatacak iğrençlikte bir erkekten bahsediyoruz (sanatını konuşmuyorum, konum o değil ikisi için de) sonra bi arkadaşımdan duydum hapse girip çıktıktan sonraki halini. perişanmış aşk acısı uyuşturucu mevzuları falan... üzüldüm, çok üzüldüm. aşk insana her boku yaptırıyor maalesef. kokaine de hüsnüden alıştığını söyledi arkadaşım. bi daha üzüldüm..

    şimdi birileri gelmiş ettiğini çekeceksin diyor, yuva yıktın ah aldın diyor. tamam eyvallah ben de kadınım kocam aldatsa o kadına ben de verir veriştiririm ama kocamın hiç mi suçu yok mk? boşa karını git ne bok yersen ye.. neyse sonuca gelelim; tüm bu süreçte, ah almak edenin bulması vs mantığını uygularsak, hüsnü şenlendirici'nin yeri nerede? o "etmediği için" bulmadı mı oluyor yani?

    çük kafalı karılar anlayın artık arıza kaşar karılardan çok sümük beyinli kocalarınızda... kimse kimseyle zorla yatağa girmez. buna benim kocam da dahil!

    allah yardımcısı olsun umarım kendini düzeltir ve normal bir hayata kavuşma şansı olur
  • bu ülkede, bu kadının yattığı kadar ceza yatmayan organize suç liderleri var.

    yaptığı eylemden doğan cezasını maksimum ölçüde çekmiş bir insanın tahliyesi karşısında yapılacak tek şey, onu topluma yeniden kazandırmak olacaktır.

    geçmiş olsun.

    https://www.youtube.com/watch?v=lhcmez4-by4
hesabın var mı? giriş yap