• bildiğim tüm kurgusal karakterler içinde en sevdiğim kadın. resmen katıksız sevgi duyuyorum; ne hayranlık, ne beğeni, ne özenme, ne acıma...çok bütün ve çok net oluşturulmuş bir karakter olmasının yanında mükemmel de canlandırılıyor.

    o kadar yalın o kadar çıplak ki... salakça şeyler yapan, her şeyi tüm doğallığı, zayıflıkları, içtenliğiyle kusurluca yaşayan bir mükemmel kaybeden. sıçıp batırıp duran kendi tabiriyle gerçek bir fucked up. hırsları, kıskançlıkları, öfkeleri, sevgileri, gizlemeye çalıştıkları, güçlü görünme çabaları, zaafları... her şeyiyle öylesine gerçek, öylesine hem kırılgan hem de sağlam.

    kaşar muamelesi görüyor bu topraklarda anladığım kadarıyla. kaşar dediğin laguerta'dır, lila'dır. nasıl bir kaşar anlayışıdır bu anlamadım ki? ne zaman hesaplı kitaplı iş yaptı bu kadın? ne zaman cinselliğini herhangi bir şey için kullandı? ne zaman kendine gereksiz bir güvenle ayartıcı olma rolünü üstlendi? kandırılmışlıkları ve yaraları yüzünden gereksiz güvensizliklere girdiği bile oldu. sevmediği ya da en azından canının çekmediği kimseyle yatmadı. hoşlandığı ve değer verdiği insanlarla da içinden geleni yaşamaktan kendini sakınmadı.
    önüne gelenle yatıyor demek eşiği ne düşükmüş şaşkınlıkla izliyorum. bakalım kimlerle yatmış bu kadın?
    -sean: tamirci herif, ilk sezonun ilk bölümlerinde deb'in ilişkiler konusundaki talihsizliğine giriş amacıyla konmuş bir ilişki. adamın evli olduğunun ortaya çıkmasıyla bitmişti. deb'in ilk yarasını görmüştük bu alandaki. sevgilim var diye nasıl da mutluydu yavrum. cidden hoşlanıyordu, her şeyin ötesinde bir ilişki sürdürme arzusundaydı.
    -rudy (brian): buolayı hepimiz biliyoruz. bir sosyopatın bu denli rahat kandırması ve ikna etmesi çok da zor olmadı zaten sevgiye aç deb'imi. zaten bu olayda aldığı hasar gerçek hayatta kolay kolay kimsenin başa çıkabileceği bir şey değil.
    -gabriel: spor salonundaki tabiri caizse ki son derece caiz "taş" eleman. brian olayı sonrası travmasını henüz atlatamamışken bu mükemmel fırsata karşı güvensiz yaklaşmıştı. sonuçta o kadar ağır bir olay yaşamış genç bir kadının yaşadıklarının da ötesinde yaşadıklarının herkesçe bilinmesinden bahsediyoruz. seri katillere olan ilgi belli, ortadaki inanılmaz hikaye belli. bu kadar travmatik bir olay yaşamakla kalmayıp bu olayla ilgili merak ve ilgi odağı oluyorsunuz, herkes size bakıp "işte o kadın" diyor. düşünün... bu güvensizlikleri boşa çıktı çocuk yazarı olduğunu öğrenmesiyle. peki olay bununla bitiyor mu? karşısındaki güvensizliği hakeden biri olmasa da içindekiler hala aynı. bu da insanı sığınak gibi görebileceği birine iter. ihtiyacı olan budur bir insanın böyle bir zamanda.
    -lundy: gabriel'in bitme nedeni. ne de gerçekçi ne de güzel örülmüş bir gelişmedir. hayatında, her zaman gözüne girmeye çalıştığı ancak bir türlü istediği noktaya gelemediği kaybedilmiş bir baba figürü olan kadın... işine yine babasından dolayı aşık bir kadın... ağır travmatik bir olay yaşamış bir kadın... babasına en çok ihtiyaç duyduğu zamanda, güvene, sığınmaya en çok ihtiyaç duyduğu zamanda ona bunu veren bir kayayla karşılaşıyor. sağlam, güçlü, görmüş geçirmiş, babası gibi suçla mücadele adamı. hem ortak bir dava paylaşabildiği, hem kendisine akıl hocası olarak alabileceği hem de gözüne giremediği babası yerine kendini kanıtlamak istediği bir adam. seviyor, bağlanıyor, ihtiyaç duyuyor.
    -anton: lundy yangınının izlerini taşırken unutmak ve yoluna devam etmekten başka çaresi olmadığını farkında. aslında bu noktada bile lundy'nin akıl hocalığı sürüyor. deb'in hayatına devam etmesini istediğini biliyor. yine hayatındaki en büyük etken olan mesleği ekseninde bir ilişki başlatıyor. babası gibi bir muhbirle birlikte oluyor. üstelik sofistike bir adam. yaşlı bir adamdan sonra böylesine hayat dolu birinin cazibesi deb'i etkiliyor.
    -quinn: bir hata olarak başlamış ilişki. gerçekten kendine yediremeyeceği biriydi. zaten birine karşı başından öyle hissediyorsan sonradan gelişen hislere güvenmeyeceksin kanımca. n'aptım lan ben? denilesi ilişkileri bir çokların olmuştur muhakkak. bildiğimiz üzre quinn olayı da böyle başlıyor deb için. sadece seks. ancak deb duygusal bir hanım kızımız olduğundan belli bir süre sonra bu durum onda hislerle birlikte kendini göstermeye başlıyor. quinn'in insanın kendine yediremeyeceği çekiciliğine kapılıveriyor. bu da o kadar gerçek ki. vardır böyle insanlar. düpedüz hiç bir isteğinize beklentinize uymazlar. ancak bir yandan da tuhaf bir şekilde kapılırsınız. sevdi ama aslında içten içe istediğinin böyle bir şey olmadığı farkındalığıyla ciddiyete dökemedi.
    -sal price: bununla çıkma aşamasındalardı henüz. bakın hemen yatağa atmamıştı bile. yatarlardı, ilişkileri de olurdu, öldü gitti adamcağız.

    evet baktık ve gördük ki kadının öylesine yattığı adam bile yok. hani bir amaçla yatmayı geçtim. şimdi buna nasıl ne zihniyetle kaşar vb. sıfatlar verilir, imalarda bulunulur?

    geleyim dex'le olan durumuna. işte bu bile o kadar debçe ve o kadar anlaşılır bir şey ki. bu da sıçışlarından biri. bu kadının güvenilir bir adama ihtiyacı var. hatta elektra kompleksinden bahsediliyor kendisi için. güven figürü olan bir erkek tarafından sevilmek ve onanmak. beklentisi bu. dex gurur duymasına aç olduğu babasının en güzel yadigarı en açık seçik yansıması deb için. babasıyla en büyük bağlantısı... üstelik her zaman iyi olmuş bir adam. tanıdığı bildiği ve en güvendiği. yanlışlar üzerine yanlışlar yaparken, hep yanlış adamları sever veya sevdiklerini kaybederken hep onunla olana, en güvenebilecek olduğuna karşı farklı bir bağ kurmaya başlıyor. abi kardeş olarak yetiştiğin adama nasıl böyle bakarsın? çıkışını dahi yapamıyorum, normalde mide bulandırıcı gelecek olsa da. çünkü bu bile çok ince örülmüş, çok güzel yerleştirilmiş. ha ben burdan bir aşk hikayesi çıksın istemem, böyle bir şey beklemem. bu sadece deb'i anlayabileceğimiz bir durum. bu haliyle güzel. romantik bir hikayeye dönmesi dexter'ın peri masalı olması olur. gerçekçilik ve çok güzel işlenen insan duyguları&ilişkileri yönüne gölge düşürür. ay keşke kavuşsalaaar diye izlenecek aşk hikayesi değil bu.
  • bayılıyorum, son zamanlarda izlerken en çok zevk aldığım kadın karakterlerinden biri. hangi birini söyliyim, şahane küfürbazlığını mı, kırılganlığını mı, açıklığını mı, serseriyim ezelden takılırken bir yandan da mükemmelliyetçilikten gebermesini mi. üstelik çok hoş çok alımlı bir kadın bence. herkes kıllaşmış maşallah, ne muhafazakar tiplersiniz kardeşim, yok önüne gelenle sevişiyor yok cenabet. seri katil dizisi izleyen radikaller konu kadınlara gelince evinin kadını istiyor, mıymıy rita gibi, çok radikal hakkatten. üstelik deb'in bence son derece mazbut bir erotik hayatı var, sürekli sevmek sevilmek peşinde aslında.

    son zamanlarda izlediğim en delikanlı, en sarsak, en sevimli kadın karakter. içimi açıyor, bu derece!
  • --- spoiler ---

    öptüğü adam en fazla 2 gün yaşıyor. karadul gibi karı.

    --- spoiler ---
  • ben kendisini sevenlerdenim. böyle hesapsız, tripsiz, aklındakini söyleyen, lâfı dolandırmayan, duygularını saklamayan... seviyorsa gizlemeyen, istemiyorsa direkt siktir eden, oluru varsa çabalayan, olmuyorsa uğraşmayan, uğraştırmayan... gerektiğinde dik duran, gerektiğinde pamuk helva gibi yumuşayan... kusurlarını, hasarlarını bilen ve kabullenen... seni de olduğun gibi seven, değiştirmeye çalışmayan... kim hayatında böyle biri olsun istemez? istemeyen kerizdir bence...
  • en güzel bebek tanımını yapmıştır 3. sezonda.

    --- spoiler ---
    a baby? a motherfucking roly-poly, chubby-cheeked, shit machine?
    --- spoiler ---

    tüm bu cümleyi gülücükler saçarak söylemesi de cabası. ne zaman bebek görsem aklıma geliyor. kankam olur musun deb?
  • 8 sezon boyunca kullandığı küfürlerin tamamı aşağıdaki gibidir. yukarıdaki eksik olduğu için ve de bu daha bi kronolojik olduğu için yeniden yazmak istedim:

    "absofuckinlutely."
    "holy jesus on a stick."
    "pretty fucking please with cheese on top."
    "and thanks for the fucking donut."
    "fuck!"
    "shit."
    "fuck nuggets."
    "asshole."
    "motherfucker."
    "fuck me twice on sundays."
    "fuck me sideways."
    "fuck me in both ears."
    "i don't fuck and tell."
    "a metric fuck-ton."
    "sweet mary mother of fuck, that's good!"
    "a baby?! a motherfucking roly-poly chubby-cheeked shit-machine, are you kidding me?!"
    "fbi? 'fucking bunch of idiots'."
    "shitload."
    "fuckin' a."
    "shitcock motherfuck."
    "mother-shit-fuck."
    "shit a brick and fuck me with it."
    "i'm not going to do any fucking scrap booking!"
    "go shit up a rope."
    "fuck you!"
    "fuck you twice!"
    "fuck me."
    "holy franken fuck, snakes!"
    "fuck balls, you're serious... sir."
    "do i look like a fucking fire chief?"
    "fuck, dex, i'm talking about my feelings here."
    "where in fucktopia are you?"
    "bullshit, you fuckin' junkie whore."
    "fuck you linny, fuck your handwriting."
    "i'm already fucked up..."
    "that's for fucking sure."
    "you are my last ditch ass fucked effort."
    "i went through every fucking photo of every fucking crime scene."
    "motherfucking trimmed trees."
    "fuckin' witness whisperer."
    "i will kick your fucking nuts down your throat."
    "you need a fucking slut, so why don't you talk to petunia over there."
    "pressure fucking point."
    "whenever you have a earth-shattering, ball-crushing mind fuck of a secret, you should tell your fucking sister!"
    "i love you bro, but sometimes you're a fucking tard."
    "whoa, fuckpuddle, what do you think you're doing?"
    "fuck you, lipgloss."
    "fuckin' beef bus."
    "i could give a fuck who you fuck, just don't fuck with my investigation you fuck."
    "god fucking dammit."
    "are you trying to fuck her or set her on fire?"
    "a partial fucking print!"
    "christ on a fucking cracker."
    "peachy fucking keen."
    "motherfucking suck bag, you cock munching fucking fuck? nugget!"
    "we are in a storm of fuck, dexter."
    "thank the sweet fucking baby jesus!"
    "he's a sick fuck, but he's not the sick fuck we're looking for."
    "holy fillet of fuck!"
    "fan-fucking-tastic."
    "shit on my face if you ever put we and married in the same fucking sentence again"
    "jesus christ on a bike"
    "dexter is fucking dexter"

    kaynak

    edit: kaynakta olmayanlar da var:
    "fuck you very much"
  • oyuncu değildir, polistir.
  • --- spoiler ---
    nişanlandığı adamın seri katil olduğunu öğrenmiştir, sevdiği adam gözlerinin önünde öldürülmüş ve o sırada yaralı olduğu için hiçbir şey yapamamıştır, sevdiği adamın katili yine kendisinin gözleri önünde intihar etmiştir. o küfretmesin de kim küfretsindir.. (bkz: acıların kadını)
    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    -whodafuckareyou?

    -excuse me? (oha ne dion sen? alamında)

    -who... the .. fuck!.. are.. you?

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap