• franz schubert eseri için;

    (bkz: der tod und das mädchen)

    roman polanski'nin filmi için;

    (bkz: la jeune fille et la mort)

    ariel dorfman'ın tiyatro oyunu için;

    (bkz: ölüm ve kız)
  • 1994 yapımı bir roman polanski filmi. basrollerde;

    sigourney weaver - paulina escobar
    ben kingsley - dr. roberto miranda
    stuart wilson - gerardo escobar

    3 basrol oyuncusunun da (zaten bir bunlar var denebilir) insanüstü bir performans sergilediğini düşünüyorum.

    filmin başından itibaren akışa dahil olmak işten bile değil. son sahneye kadar kararsızlık üzerinizde devam ediyor. paulina karakterinin müthiş zeki ve hırçın yapısının altındaki duygusallık gizlenmiş gibi dursa da kocasına duyduğu aşk bunu ortaya çıkarmaya yetmiş.

    kadınların cinsel anlamda sömürülmelerinin kendilerinde bıraktığı beyinsel ve ruhsal hasarın yanında güç ve iktidar sahibi olmanın insanı ne boyuta kadar etkileyebileceği de çok güzel anlatılmış, küçük insanlara verilen büyük görevler olgusunu destekler nitelikte.

    yine kadınların öc alma yöntemlerinin erkeklerinkinden ne kadar farklı olduğu, onların fiziksel şiddetten ziyade duygusal şiddete daha bir tutkuyla başvurduğu/vuracağı da inceden verilmiş.

    roman polanski'nin yönetmenliğinin yanı sıra senaryosu ariel dorfman ve rafael yglesias birlikteliğinden çıkmış sinema versiyonunu uyarlaması da çok başarılı olmuş. izleyelim ufkumuz genişlesin.
  • insan hakkındaki o gerçeği anlatan filmlerden bir diğeri daha: insanı asla tam olarak tanıyamazsın.
  • roman polanski'nin, üzerinden kendi taciz davasını, insanın karanlık içyüzünü de sorguladığı mükemmel altı filmi.

    --- spoiler ---

    filmin son sahnesinde sıradan bir yönetmen ve oyuncu olsaydı, doktor karakteri bir anda canavarca bir bakışla, bütün yaptıklarını hala zevk alıyormuşçasına anlatabilirdi. ama polanski ve kingsley, "normal" insanın "anormal" geçmişini anlatmakla "sıradan" insanın "sıradışı" dönemini anlatmak arasındaki nüansı yakalıyor ve seyirciyi tarifsiz bir karışıklıkta bırakıyor. film biterken halen doktor karakterinin ölümden kurtulmak için uydurduğunu düşünüyor, ama yine de doktorun anlattıklarının "gerçek" olduğunu hissediyorsunuz. sinema standartlarında bu dramatizasyon en basitinden sanattır. en kompleksinden nedir, işte onu bilmiyorum.
    --- spoiler ---
  • 12 eylülün işkencecilerinin şimdilerde sağda solda emniyet müdürü, vali vs. olduğunu göz önüne aldığımızda aslında bizim hikayemizi anlatıyor bir yandan polanski. izleyin bu filmi o yüzden.

    ---- belki spoiler olabilir ----

    kişisel kanaatim ise işkencecilerin sonunun esat oktay yıldıran gibi olmasından yana.

    ---- belki spoiler olabilir ----
  • ariel dorfman tarafından yazılmış, tiyatro pera tarafından sergilenen, izlerken insana karın ağrıları geçirten, yine de terk edilemeyen 2,5 saatlik oyun.
  • polanski'nin çektiği filmin sonu ariel dorfman'ın oyunun sonundan farklıdır. oyunun yazarı oyunun sonunda yapılacak seçimleri özellikle yönetmene bırakmış oyundaki sorunlarla yönetmeni yüzleşmeye zorlamıştır. polanski'de bu sorunu ancak senaryoyu değiştirerek çözme yoluna gitmiştir.
  • bahsi geçen oyun dışında leziz bir sözlük theme'i. hatta belki iddia etmek gerekirse (diğerlerinin hakkını da yemek istemiyorum) ama az bir farkla da olsa şimdiye kadar yapılmış en güzel sözlük theme'i.
  • roman polanski'nin kadınları anlamak için çektiği filmlerden biri. fakat bu filmi izledikten sonra, kadınları anlaması için daha çok film çekmesi gerekir dedirtiyor. kendini ve ilişkisini tanımak adına devreye başkalarını sokmak polanski'nin bir başka fetişi. tek bir mekanda tıkalı kalmışlık içerisinde bir kadından işkence görmek gibi kimi değerleri ters düz eden bir film. dış mekan ise karamsar ama bir o kadar huzur verici bir yer. adamın yaptıklarını tüm ölüm tehditlerine rağmen evin içerisindeyken itiraf etmezken uçurumun kenarında itiraf etmesi üzerinde düşünmek gerekir...
  • ariel dorfman'in, "olum ve kiz" adiyla ve filiz ofluoglu cevirisiyle bu sezon ankara devlet tiyartosu tarafindan sahnelenen oyunu.
hesabın var mı? giriş yap