• cupra kabilesinin ilk bağımsız üyesi...

    yaklaşık bir aydır kendisiyle birlikteyiz. küçük bir değerlendirme yapmanın zamanı geldi sanırım.

    dış görünüşle başlamak istiyorum ki bence arabanın en etkileyici tarafı bu. yani çözemediğim estetik bir cazibesi var aracın. sevmeyene pek rastlamadım. az olduğundan mıdır, marka bilinir olmadığından mıdır bilinmez araç oldukça dikkat çekiyor. hemen her gün ya bir övgü alıyorum araçla ilgili ya da insanların şaşkın, etkilenmiş, hayran bakışlarına şahit oluyorum. bir keresinde trafikte aracın hayranı bir arkadaşla sohbet bile ettik. kırmızı t-roc'u olan arkadaş buraları okuyorsa kendisine selam olsun*

    elbet zaman geçince bir aşinalık oluşacaktır ama şimdilik bu durumun tadını çıkarıyorum. aracı dışarıdan göremesem de birbirini dürtüp arabayı gösteren insanları görmek keyifli oluyor ne yalan söyleyeyim`::p` çok daha fazla para verip bu keyfi yaşayamayacağınız çok araç var. buradan megaloman bir pislik olduğum düşünülsün istemem zira bunlar öngördüğüm şeyler değildi. başıma geldiği için paylaşıyorum. ben aracı çok beğendiğim ve fiyat olarak benim alabileceğim aralığa denk geldiği için aldım, aracın bu denli dikkat çekeceğini düşünmüyordum hatta başlarda utanıp sıkıldığım oldu ancak sonradan durumu kabullendim. bu aracın böyle bir durumu var özetle... dikkat çekici...

    dış görünüşe dair paylaşmak istediğim küçük bir şey var sonrasında sürücü koltuğuna doğru geçeceğim. benim aracım grafen gri... 3 özel renkten biri... showroom'da çok daha açık duruyordu, gün ışığında görünce oldukça şaşırdığımı söylemeliyim. zira gördüğümden daha koyu bir renk vardı karşımda. fakat yanlış anlaşılmasın kötü değil hatta bence en güzel renklerden biri ama ben başta biraz afalladım doğrusu. bilgidir bu da burda bulunsun. şimdi şoför koltuğuna doğru geçelim.

    araçta tabi ki anahtarsız giriş ve çalıştırma var ancak ben sistemini sevemedim maalesef :( bu tamamen benim sorunum olabilir çünkü bundan önceki 1 sene clio 5 kullandım ve orada anahtarsız giriş ve çalıştırmanın rahatlığını gerçekten yaşıyordum. şöyle ki; renault'un anahtarsız sisteminde, anahtar üstünüzde olduğu sürece araca yaklaştığınızda kapılar otomatik açılıyor, uzaklaştığınızda otomatik kapanıyordu ve bu çok çok pratik bir sistemdi. gerçekten anahtarı görmeden geçirdiğim haftalar oluyordu. cupra'nın tercih ettiği sistemde iste kapıların açılması için ön kapı kollarından birini tutmanız gerekiyor , kapanması için de yine ön kapı kollarının dış yüzeyinde bulunan çıkıntılı dokunmatik yüzeylere temas etmeniz lazım (kapı kolunu tutmadan!). clio 5'in sistemine alıştığım için unutuyorum bazen kapıları kitlemeyi :s işin kötüsü kendi kendine de kitlemiyor bir süre sonra, ayarları da iyice kurcaladım ama bir şey bulamadım. burası benim adıma eksilerden biri...

    şoför koltuğuna oturduğunuzda nispeten sade bir konsol sizi karşılıyor; şık ve çözünürlüğü oldukça yüksek bir hayalet ekran, büyük 12 inç bir multimedya sistemi, sistemin altında, ortada ses ayarlaması için uzunca dokunmatik bir yüzey, bu yüzeyin her iki yanında da klima sıcaklığını ayarlamak için kısa dokunmatik yüzeyler (inanılmaz bir biçimde bu dokunmatik yüzeylerde ışıklandırma yok! evet yanlış duymadınız gece olduğunda o yüzeyler bildiğiniz zifiri karanlık! buraya ayrıca değineceğim), vites topuzunun olması gereken yerde vitesi kontrol ettiğiniz küçük bir mandal ve onun altında 3 adet düğme... evet aşağı yukarı konsolda olanlar bunlar... hemen hemen bütün ayarlar multimedya sistem üzerinden kontrol ediliyor, klima dahil evet... klimanın yalnızca sıcaklık ayarını artırıp azaltabiliyorsunuz sistemi kullanmadan. diğer taraftan vw grupta sıkça kullanılan far ayarlarının yapıldığı dokunmatik bölme sol dizinizin hizasında yerini almış. oradan ön cam ve arka cam buğu gidericiye kısa yoldan ulaşabilirsiniz yine multimedya sistemi kullanmadan.

    direksiyona gelecek olursak orası da oldukça kalabalık... f1 kulakçıklar direksiyonun arkasında yerini almış, bunlardan birini kullandığınız anda vites 'm' moduna geçiyor ve vites kontrolünü bu kulakçıklardan yapabiliyorsunuz. tekrar otomatik moda geçmek için vites mandalını geriye çekmeniz gerekiyor. direksiyonun sağ tarafında hayalet ekranı kontrol etmeye yarayan tuşlar, sesli komut tuşu, direksiyon ısıtma tuşu, parça değiştirme tuşu ve seçim tekerleği bulunuyor. bu kadar gereksiz ayrıntıyı neden verdim bilmiyorum. asıl değinmek istediğim 2 nokta var; şoför görüşü ve acc (adaptif cruise control) ve diğer sürüş asistanları...

    şoför görüşü... direksiyona ilk oturduğumda bir tuhaflık, bir farklılık olduğunu farketmiş ama ne olduğuna çok kafa yormamıştım. sonrasında klasik araba sevdası olan çok sevdiğim bir dostum, araca bindiğinde benim farkettiğim o farklılıkla ilgili ufkumu açtı. şöyle ki; aracın ön tarafına oturduğunuzda, oturma pozisyonunuzdan ve boyunuzdan bağımsız olarak aracın kaputu görüş açınızda kalıyor. genelde bu çok sık karşılaşılan ve tercih edilen bir şey değil. günümüz araçlarının genelinde şoförün olabildiğince yolu görmeleri tercih ediliyor. klasik araç sahibi olan dostum kendi aracında da buna benzer bir şey olduğunu, genelde klasik araçlarda bunun tercih edildiğini, bunun da amacının, sürücüye herhangi bir araç içinde olmadığı duygusunu vermek olduğunu söyledi. hatta klasik mercedeslerinin, rolls royce'un logolarından örnek verdi. sürücü o araçları kullanırken o logoları görsün diye logolar o şekilde dik olurmuş. bu da böyle gurme bir bilgi... cupra tasarımcıları bu şekilde düşündükleri için mi böyle bir tasarım tercih ettiler bilmiyorum ancak gerçekten de şoför koltuğuna oturduğunuzda, kaputtaki o kas hatlarını görebiliyorsunuz. bunu kimileri sevmeyecektir (mesela eşim pek hoşlanmıyor) ancak böyle bir durum da var.

    gelelim araçtaki oyucaklara... ben donanım seviyorum. alacağım aracın dolu olmasını tercih ediyorum. mümkünse o aracın en dolu versiyonu olsun istiyorum her zaman. olmayınca ısınamıyorum o araca. bu açıdan bu araç benim için çok makuldü. çünkü sadece tek bir donanım paketiyle gelmişti türkiye'ye... ve bu donanım paketinin içeriği de oldukça doluydu;
    elektrikli ve sanal pedallı bagaj kapağı*, elektrikli ve hafızalı sürücü koltuğu*, açılır cam tavan**, direksiyon ve koltuk ısıtma*, acc (adaptif cruise control), otomatik park sistemi* (park asistanı-kendi kendine park), acil frenleme sistemi (önden yaya ya da araç çarpışma önleyici), şerit takip asistanı, navigasyon, full link** (apple car), kablosuz şarj sistemi ve beats ses sistemi... yanına tek yıldız koyduklarım olsa iyi olur dediklerimdi. daha önce denemediğim ve merak ettiğim oyuncaklardı. nedense hepsini bir arada bulmak çok zordu. biri varsa diğeri olmuyordu. iki yıldız koyduklarımsa mutlaka olsun dediklerim. bu araçta hepsini bulmuş olmak tercihimi çok etkiledi. diğerleri de cabası oldu.

    konfor oyuncaklarından çok memnunum; bagaj kapağı gayet sağlıklı çalışıyor. anahtar yanınızdaysa ayağınızı tampona doğru uzattınca kapak açılıp kapanıyor. olması gerektiği gibi ve pratik... kızım da çok seviyor :) yıllardır beklediğime değdi diyebilirim :)) hafızalı sürücü koltuğu da beklendiği gibi çalışıyor. eşim kullandıktan sonra koltuğuma oturup 1 tuşuna basılı tutuyorum ve 15 sn sonra tüm ayar tamam! koltuk ve direksiyon ısıtmayı da kullanma şansım oldu ve belli ki kışın çok büyük konfor olacak bunlar da. ulan şunlar 15 yıllık ne 15'i belki 25 yıllık teknolojiler aslında ama ilk kez deneyimle şansımız oldu ne yapalım? çok da memnunum hepsinden...

    3 şeye daha kısa kısa değineceğim ve bu "küçük" değerlendirmeyi toparlayacağım artık. acc özellikle uzun yolda çok çok güzel bir oyuncak. önünüzdeki aracı algılıyor, hızı azaltıp arttırıyor vs. bilindik bir şey aslında ve gayet konforlu. takip mesafesini de ayarlayabiliyorsunuz. ben pek bilinmedik (belki de oldukça biliniyordur bilemiyorum) bir kullanımını paylaşmak istiyorum. uzun yolda kullanımı okey ama sıkışık trafikte de kullanılabiliyor bu oyuncak... şöyle ki; araç trafikte durur haldeyken mesafe ayarını en kısaya getirip düşük bir hızda -örn. 30- aktif hale getirdiğinizde trafik akarken araç kendi kendine gidiyor, durunca da duruyor. ben hiçbir yerde duymamıştı bu nedenle paylaşmak istedim.

    bir de bi konuda teessüflerimi aktarmak isterim seat gruba; araca acc koyuyorsun, şerit takip asistanı koyuyorsun, neden bu ikisini birleştirip otonom/yarı otonom bir sürüş asistanı koymuyorsun?? koysan eline mi yapışır? bak o yazının başındaki kırmızı t-roc'lu arkadaşın aracında varmış 1.nesil otonom sürüş asistanı... koysana buna da! neyse sakinim...

    otomatik park asistanı... tahminimden çok daha sağlıklı çalışıyor! bu sistem hakkında genelde çok iyi yorumlar duymamıştım. bu araç özelinde değil tabi genel olarak teknolojinin kendisini çok sevmemişti insanlar ama ben çok sevdim. genel şikayet park yerini görmüyor, bulamıyor, çok geniş yer arıyor falandı ama ben yüzde 85 bu sistemle park ediyorum aracı. hem çok hoşuma gidiyor hem de oldukça pratik oluyor. avm otoparklarından yer bulmakta zorlanıyor ama onda da 10 seferin 7'sinde buluyor. bir küçük ayrıntı da bu bölümde vereyim; otomatik park olduğu gibi park yerinden otomatik çıkış da mümkün... bunun için araç çalışır haldeyken park asistanını devreye sokup çıkmak istediğiniz yöne doğru sinyal verin ve multimedya sistem üzerinden "başlat" butonuna basın, araç park yerinden kendisi çıkacaktır. öndeki araca çarpma, yandaki araca sürtme gibi dertleriniz oluyorsa müko bir hizmet!

    full link sistemi kablosuz... kablosuz şarj sağlıklı çalışıyor. tüm kablo çıkışları (4 adet) usb type c... bu bana çok uymadı zira yeni nesil bir iphone'um yok henüz. bari birini eski tip yapaydınız dedim doğrusu. kablosuz full link oldukça sağlıklı çalışıyor ve büyük rahatlık sağlıyor. bu arada okuma lambalarının olduğu yerde 'sos' tuşu var ve aktif olduğu söylendi bana. denemedim.

    gelelim ses sistemine... pek çok özelliğin yanında beni en çok heyecanlandıran özellik bu oldu desem saçma mı olur? ne yalan söyleyeyim biraz öyle oldu. çünkü en sık kullandığımız özelliklerin başında geliyor ses sistemi... başta oldukça hayalkırıklığına uğradığımı söylemeliyim çünkü yukarıdaki entrylerden birinde de ifade edildiği gibi, maksimum ses seviyesi çok düşüktü! sonradan bu durumun ayarlardan kaynaklandığını farkettim.

    --- spoiler ---

    önemli uyarı!

    ses sisteminin maksimum seviyesi, aracı teslim aldığınızda, ayarlardan 30'a sınırlandırılmış olarak geliyor. bunu 45'e çıkarmanız mümkün. ses ayarlarından bunu düzeltmezseniz ses sisteminin maksimum ses seviyesi 30'a kısıtlanmış olacaktır ve beats ses sisteminin farkını görmeniz pek mümkün olmayacaktır.

    --- spoiler ---

    zira ses sisteminin bana kalırsa en vurucu yani yüksek ses seviyesindeki bas ve tiz kalitesi... son ses seviyesinde dahi baslar hiçbir şekilde bozulmuyor. çok başarılı buldum ses sistemini... signature, active, immerse ve voice ayarları var. bunlar ön tanımlı ekolayzır ayarları. signature dengeli bir ses sağlıyor. active'de bass'lar ön planda, immerse ise surround efektini kullanabilmeniz için gerekli... voice ise konuşma dinlerken kullanmanız gereken ayar. hepsi işini iyi bir şekilde yapıyor. tek sorun tirm sesi... yüksek seste benim aracımda ön sürücü kapından trim sesi geliyor ve bu durum çok boktan! bu durumu nasıl düzelteceğimi bilen varsa yeşillendirsin lütfen.

    evet... hemen hemen tüm söylemek istediklerimi söyledim. hayvan gibi uzun bir yazı oldu gereksiz... ama kullanıcılar ya da almak isteyenler için faydalı olduğunu düşünüyorum. bir kaç eksiğini de belirtip kaçıyorum.

    eksiler...
    dokunmatik tuşlar... ben bu tercihten memnun kalmadım. örneğin, sunroof'u ve sunroof perdesini açan tuşlar dokunmatik... belki premium bir hava yaratmaya çalışmışlar ama gereksiz olmuş çünkü pratik değil. üstelik sağlıklı da çalışmıyorlar. sıcak havalarda algılamadığı oluyor mesela... başıma geldi. bence bu tip donanımları bu kadar hassaslaştırmaya gerek yok. çok arıza verir diye düşünüyorum. keza ses açma ve klima sıcaklığını ayarlama bölümü... bunlar da dokunmatik ve pratik olmaktan uzaklar. özellikle hava kararınca! bunu hala aklım almıyor. gerçekten ışıklandırılmamış bir bölge burası... ilk makyajda değişir diye düşünüyorum.

    multimedya sistemi genel olarak oldukça başarılı ancak yakınlık sensörünü kapattım ben mesela... güya dokunmadan kullanım sağlayabiliyorsunuz ancak öyle bir dünya yok! diğer taraftan aracın kendi sesli komut sistemi pek bir işe yaramıyor. o tuşa uzun basarak siri'yi aktif edebilirsiniz. sesli komutu sesle aktif etme özelliğini de kapattım, zira kendi kendine çalışıyordu.

    son olarak da trim sesi... özellikle yüksek sesli müzik dinlerken yan kapıdan gelen ses sinir bozucu! bu durum benim aracıma özel olabilir ona baktırmayı düşünüyorum.

    fiyat...
    bu çok kişisel bir durum. bu nedenle hiç değinmedim. alabilen alır, bu fiyata şunu al diyen de kendince haklı olabilir. tamamen tercih meselesi ancak benim şahsi fikrim bu aracın doğru fiyatlanmadığı yönünde... bakıp göreceğiz.

    yakıt...
    motordan anlamam. yakıtı da uzun vadeli değerlendirmek lazım ama 8-9 lt arası yakacak gibi duruyor.

    içimi döktüm iyi oldu. hala yazmak istediğim şeyler var aslında ama yeter artık.

    kazasız belasız binsin herkes aracına. sağlıkla mutlulukla inşaallah.

    esenlikler dilerim.
  • çok iyi yav.turkiyenin en buyuk sirketlerinden birinde muhendisim,iyi bir okulu bitirdim 5 senelik tecrubem var ama 500k fiyatla bu araci hayal dahi edemiyorum.avrupada ayni sekilde calissam 5 6 maasimla alabiliyordum.neyse cografya kaderdire baglamayacagim
  • kasım 2023’ten beri 5000 km yaptığımız makine. 4 kişilik 2 bebe hanım ve ben tepe tepe biniyoruz.

    yakışıklı oğlan. c suv segmentinde bu araçtan daha agresif ve yakışıklı/genç duran başka araç bilmiyorum. belki kia xceed belki ucundan alfa romeo tonale, kafa kafaya diyeceğim de platform kardeşi audi q3 sportback. bunlar göreceli kavramlar tabi.

    cupra kendini premium segment olarak konumlandırıyor, premiumluğu tartışılır tabii, aşağıda artı eksilerini yazacağım; fakat premium segmentin en çok satan araçlarından biri olarak listeleniyor. deli gibi satıyor yani. ilk başta çip krizi şu bu az getirdiler, donanımsız getirdiler, öyle ki bir dönem kızaklı koltuklu geldi bu araç. sonra atak yaptılar, seattan daha bol geldi. hatta söylenti çıktı seat bitiyor, cupra’ya dönüşüyor diye, yalan tabi. pazarlama stratejisi. piyasada yer alma çabası. başarılı da oldular. dikkat ederseniz etrafta gördüğünüz seat sayısı azaldı, en tutan seat leon dahi biraz civcivli hali olan cupra leon olarak satıldı.

    burası hikaye kısmı. aracı almayı düşünen arkadaşlar için çok basit artı ve eksi kısımları paylaşalım, okuması kolay olsun.

    artıları, en sevdiğimiz özellikleri;

    -tam bir f/p canavarı. satıldığı fiyatlara torsiyon çubuklu dizel 3008 gt satıyorlar. sizler hem daha alımlı, hem de çok daha sportif sürüşü olan, bağımsız süspansiyonlu yepyeni tasarım diline sahip bir araç alıyorsunuz. hem de öyle ya da böyle premium segment.

    -araç 245 taban lastikle geliyor ki, üstte de bahsettiğim bağımsız süspansiyonla birleşince virajlara korkmadan girebiliyorsunuz. yatma minimal. direksiyon hissiyatı sert ve güzel.

    -kasa ağır, araç tok.

    -iç tasarım hem minimalist hem fütüristik. devasa bir multimedia ekranı var, ambiyans aydınlatması gece sürüşlerine keyif katıyor.

    -opsiyon olan ama aslında çoğu araçta getirdikleri matrix farların aydınlatması güzel.

    -bagajda 220 v soketi var müthiş artı.

    -3. bölge klima var çoğu premiumda zor bulursunuz.

    -ses sistemi beats audio opsiyonuyla (çok pahalı değil) gayet tatminkar.

    -ıslak tip yeni nesil dsg şanzımanla geliyor dur kalk trafikte ‘ulan şanzımanı ele alır mıyız’ korkusu yok.

    -bagajı segment ortalamalarında gayet yeterli. 2 çocuklu bir aile olarak sıkıntı çekmedik. aynı şekilde arka yaşam alanı da dışarıdan göründüğünden daha rahat. (1.90 ve üzeri sıkıntı çekebilir)

    -ön koltukta da isofix bağlantısı mevcut çocuklu aileler için önemli ve güzel bir detay.

    -sedan seven testosteron dolu abiler için sürüş pozisyonu standart suvlara göre daha aşağıda.

    -abi araçta launch control modu var, evet evet, baya var.

    gibi gibi. aklıma gelirse editler pozitif yanlarına katkıda bulunurum.

    gelelim tat kaçıran kısımlarına;

    -hocam araç ben spor aracım, yavru urusum altyapım da ona göre diye bağırıyor, fakat 1.5 ecotsi motor bu araç için kanımca yetersiz. param olsa 310 beygirlik 4 çeker vz modelini tereddütsüz alırdım. motor yeni nesil etsi’lardan değil, mhev özelliği yok, baya 7-8 yıllık 1.5 tsi işte. mild hybrid olsa ciddi farkederdi diye düşünüyorum. hem istediğiniz performansı alamıyorsunuz hem de yakıtı içiyor. sıkışık trafikta 10 lt altını unutun. uzun yolda da 150-160 bandında giderseniz 8-5-9 lt’leri görürsünüz. ayrıca motor izolasyonu zayıf, yüksek devirlerde motorun sesini ciddi alıyorsunuz.

    -izolasyon dedik, bence bu aracın komple izolasyonu eksik, bu nevi şıklıkta premium iddiasıyla bir araç yapıyorsun fakat araç rüzgar ve yol sesi alıyor. 110’dan sonra aynalardan üfürme sesini net duyuyorsunuz.

    -arka tarafın malzeme kalitesi klasik vag grubu öne göre düşük, kapı üstleri sert plastik. hani premium’dun cupra bey ?

    -arka camın görüş açısı az gibi geldi, tasarımdan kaynaklı muhtemelen.

    -klima kontrolleri ekrana gömülü, yeni nesil çoğu araçta olduğu gibi. nefretlik bir mevzu, ulan alt tarafı fan hızını değiştireceğim, yoldan gözümü ayırmadan yapamıyorum. biri otomobil üreticilerini ‘şu amına kodumun klima kontrollerini fiziksel tuş yapın!!!!’ diye uyarsın. sıcaklık kontrolü için dokunmatik tuş yapmışlar, eyvallah, fakat onun da gece aydınlatması yok(!). şaka mısınız evladım, bu nasıl bir mühendislik hatası.

    benim şimdiye kadarki tecrübelerim bu yönde; kullandıkça yeni bir şey denk gelirse olumlu olumsuz yazarız.

    keyifli sürüşler!
  • 2.0 elektrikli modelini 3 gün kullanmam üzerine bende bıraktığı en önemli izlenim güven oldu, aracı kullanırken o direksiyon hakimiyetimi en iyi hissettiğim araçlardan biri cupra'dır, diğerlerinden biri audi ve mercedes'tir, bu araçta otomatik pilota çok güvenemediğimi de belirtmek isterim, özellikle virajlarda şeritten çıkabiliyor, beğenmediğim bir noktaya değinmek isterim ki o da klima kontrolünün tamamen dokunmatik ekrandan yapılabilmesi, bu sürüş güvenliğini çok ciddi etkileyen bir etken çünkü arabayı kullanırken ısıtıcıyı açmak istediğinizde gözünüzü yoldan ayırıp ekrandaki seçeneklere dokunmanız gerekiyor, sürüş esnasında telefonla uğraşmak ne kadar tehlikeliyse klima ayarlamak da o kadar tehlikeli
  • genelde bu tip araçlar itin çakalın tercih ettiği araçlardan olurdu ama ilginç bı şekilde formentorun kullanıcı kitlesi genel olarak normal insanlardan oluşuyor.
  • atanamamış lamborghini urus. güzel olmuş orası ayrı. lambo kadar dönüp baktırmaz ama vw lambo işbirliğini sonuna kadar sömürmüş orta sınıf spor suv
  • 9 aylık kullanım sonucu olumlu/olumsuz deneyimlerimi paylaşmak isterim. aldığımda yapmış olduğum yorumları da buraya ekliyorum. cupra formentor
    olumsuz deneyimlerim:
    araçta kesinlikle trim sesi var, bozuk yollarda kullanmak zorunda kalmışsanız bir süre sonra kapı fitillerinden trim sesi geliyor ve bu çok sinir bozucu.
    araç kesinlikle dört çeker olmalı, önden çeker bir araç olması kesinlikle dezavantaj, hem önden çeker hem de 150 bg olması bir süre sonra yetersiz hissettirebiliyor. 4 çeker versiyonu var onu al diyebilirsiniz, ben de o modeli tercih edebilirsiniz diyorum ancak fiyat anlamında o rakamlara çıktığınızda başka alternatifler tercih edilebilir oluyor.
    klima ve ses açma/kapama konsolununun aydınlatmadan yoksun olması bir sorun.
    çok sıcak havalarda dokunmatik düğmeler, özellikle ortam aydınlatma, sunroof açma/kapama butonları, istenilen çabuklukta hareketi algılamıyor.
    geri görüş kamerasının çözünürlüğü kötü, gerçekten de nereden tasarruf ederiz diye düşünmüşler belli ki.
    bagaj aydınlatması vasat, led olmayan ve sadece bir tarafa konmuş ufak bir aydınlatma ile sağlanıyor.
    akıllı bagaj sistemi keyfe keder ayağı algılayıp açılıyor, bazen çok rahat algılıyor ve açılıyor ama bazen insanı delirtebiliyor, elinizde eşya varken açılmayıp sizi bekletmesi, hay lanet olsun dedirttiği çok oldu.

    olumlu deneyimlerim:
    aracın oldukça dikkat çekici bir tasarımı var, herkes gördüğünde bu araç ne diye sorma ihtiyacı hissediyor,
    yol tutuşu, virajlarda çizgiyi bulması yüksek bir araca göre oldukça iyi ve istikrarlı
    akıllı far sistemi oldukça güzel, gece yolculuğunda uzunları açtığınızda karşıdan gelen arabayı algılaması ve bölgesel olarak kısa hüzmeye dönmesi, çok aydınlık yollarda uzun hüzme yerine kısaya dönmesi, uzunları yakmış giderken önüne bir araç geldiğinde kısaya otomatik dönmesi kullanıcı dostu bir özellik olmuş.
    koltuk ve direksiyon ısıtma sistemi çok iyi çalışıyor.
    arka koltukların tek bir pin ile yatabiliyor olması, bagajda bir priz olması çok iş çözücü.
    bucket koltuk oldukça sürüş zevkini arttırıyor. sürücüyü ve ön yolcuyu saran yapısı var.
    vites geçişleri oldukça akıcı, seri kullanımlarda herhangi bir boşluk ya da titreme gibi olumsuzluklar yaşatmıyor.

    edit: imla
  • 22 mart tarihinde sahibi olduğum araç. ilk izlenim olarak müthiş bir yol tuttuşu var. dış görünüm olarak en şık arabalardan birisi ama bir tık fazla gürültü alıyor, iç mekan aydınlatmalı çok güzel olsada belli aksamlarda ki plastik kalitesi fiyatına göre düşük. bugün almadığın her şey yarın daha pahalı düşüncesi ile bir yola girdik sonumuz hayrola.
  • carplay i bağlamak istediğinizde açtığı bluetooth/wi-fi varsayılan ismi “my seat xxxx” olan cupra markalı otomobil.

    tüm dosyalarda ara “seat” tümünü değiştir “cupra”. hadi bu da benden cupradaki yazılımcılara kıyak olsun.
  • 6 ay önce aldığım keretanın klimasının soketinin kırık olduğunu bu yüzden çalışmadığını öğrendiğim 4 tekerlekli götürgeç.

    gerçekten vw kalitesi kendini her yerde hissettiriyor. malum kış aylarında hep sıcak üflediği için fark etmedim. fakat havalar ısınınca dereceyi bi düşürdüm. anam o da ne??!?! hala sıcak üflüyor. koştur koştur servise gittim.

    gazı bitmiş olabilir gibi klasik cevapları verdiler tabi. dedim aga 6 aylık arabanın gazı nasıl biter. neyse inceleme vs derken ne soketi olduğunu bilemediğim bir soket -muhtemelen montaj sırasında- kırılmış dediler.

    olm arabayı teslim ederken hiç mi test etmediniz klima çalışıyor mu vs. allahtan gaz pedalını test etmişler de araba yol alıyor.

    ulan vw sen akıllanmazsın.
hesabın var mı? giriş yap