• döneminin en önemli müzik insanlarından, alman besteci ve piyanist.

    sanıldığının aksine, piyanistliği ve eleştirmenliği ile yaşadığı dönemde en çok takdir edilen müzisyenlerden biri olmuştur. besteciliğinin arka planda kalmasının sebepleri çoktur; trajik yaşamı, yoğun ve sıkıntılı aile hayatı, "kadın besteci"nin sosyal statüdeki yeri, vs... ancak bu sebeplerden en önemlisi, robert schumann'ın eşi olmasıdır.

    clara schumann, müzikal yaratıcılık açısından gelmiş geçmiş en güçlü ve nüfuzlu bestecilerden biriyle, robert schumann ile evliydi. clara'nın önceliği, eşinin yaratıcılığının desteklenmesi, sürekli üretmeye teşvik edilmesi ve müziklerinin seslendirilmesi olmuştur. robert, verimli fakat üretim süreci son derece sancılı bir besteciydi. bestecilik subjektif ve individual bir olaydır, son derece derin psikolojik etmenler taşır aslında. tek ve yoğun bir konsantre alanı gerektirir. clara'nın kendisini hem müzisyen, hem organizatör hem de eş olarak sürekli bölmesi gerekmiştir. bununla birlikte, müzik ve sosyal çevresi tarafından, çok da başarılı olmasına rağmen, besteciliği baskı ile bıraktırılacak statüde veya karakterde bir kadın değildir; üst düzey bir konser piyanisti olarak eşi robert'den çok daha meşhur ve nüfuzlu olduğu biliniyor. bu nüfuzu; kendi iradesi, isteği ve coşkusuyla, yani tüm benliği ile kendini adadığı o müzik için, robert schumann'ın müziği için kullanmıştır. ayrıca belirtmek gerekir ki, schumann gibi müzikal nüfuzu baskın bir besteciyle birlikte çalışmayı geçin, aynı evi, yaşamı ve duyguları paylaşmak, özgür yaratıcılık iradesini baskılayabilir; dönemin büyük bestecisi johannes brahms'ın stilistik problemleri, bu tür yakınlıkların yarattığı bastırıcı etmenlere örnek gösterilebilir belki.

    clara schumann'ın eserlerinde eşi robert'in stilinin büyük etkileri yoğunca görülebilir. robert'in yaratıcılığında olduğu gibi, clara'nın müziklerinde de piyano yazısı, armonik yapı ve ezgisellik son derece parlak ve öne çıkan öğelerdir. ancak müzik dinamiğine bakıldığında, clara'nın icracı için çok daha naif, sade ve dili açık bir stilde bestelediği söylenebilir (zira robert, aşırı değişken ve dengesiz müzik diliyle icrası en problemli ve sıkıntılı bestecilerde ilk beşe girer). özellikle 20.yüzyılda ve günümüzde, clara'nın eşinden daha yetenekli olduğu, hatta robert'e ait olan çoğu eserin aslında clara tarafından bestelendiği gibi asılsız ve mantıksız iddialar ortaya atılmıştır. yetenek çok tartışmalı bir unsurdur, kesin bir şey söylemek imkansız; ancak clara'nın robert'ten daha güçlü ve yaratıcı bir besteci olduğunu iddia etmek adına çirkin bir kıyaslama çabasına girmek, özellikle de bunu ne müzikal ne bilimsel hiç bir kanıt göstermeksizin bir takım popülist yaklaşımlar içerisinde yapmak son derece amatörce. kaldı ki clara'nın büyük formlu * eser sayısı çok az, hatta yok denecek seviyede. bir takım müzik tarihçilerine schumann'lar gibi trajik-sansasyonel çiftlerin müzikal değerlerinden çok magazin potansiyelleri çekici geldiği için bu saçma karşılaştırmalar, bu gereksiz bilgi ve yorum kirliliğinin yaşanması elbette kaçınılmaz. eğer ille de kıyas yapmak isteniyor ise: robert'in tüm yaratıcılığının "ufak" bir özeti olan kreisleriana adlı eseri baz alınarak, clara'nın yazdığı oda müziği alanındaki tüm müzikler ile saçma sapan bir "karşılaştırma" yapılabilir. elde edilecek sonuç, çok farklı iki kreatif kalitenin varlığıdır: schumann'ın bütün yaratıcılığının şiirsellik ve senfonik temeller üzerinde yükseldiği ve clara'nın bambaşka bir ideal ile farklı bir yaratıcılık yaklaşımı sunduğu. karpuz ile pastırma gibi düşünebilirsiniz; hangisini daha çok sevdiğiniz, sizin zevkinize kalmıştır. bilgiden yoksun bırakılmış kişisel zevk, bir kompozitörün müzikal yaratıcılığını ölçmek için kullanılabilecek en tehlikeli ve yanıltıcı araçtır.

    clara schumann piyanistliği, eleştirmenliği, eserlerini seslendirdiği bestecileri desteklemesi ile örnek bir müzisyen; yetiştirdiği öğrenciler ile örnek bir öğretmen; robert schumann'ı sadece müzikte değil, hayatın her alanında sonsuz bir destekle sırtlaması ile örnek bir eş olarak, eşine az rastlanır bir insandır aslında. bir anne ve büyükanne olarak yaptığı fedakarlıklar ise apayrı ve biyografik bir konudur.

    amacınız sadece müzik ise, büyük müzisyenlerin eserlerini icra etmeniz veya dinlemeniz yeterlidir. eğer amacınız bu tür trajediler üzerine filmler çekmek, romanlar yazmak, duygu sömürüsü araç etmek, yani görsel veya işitsel bir şekilde bu değerleri istismar etmek ise, kıyaslama yapmaya devam edebilirsiniz.

    elde edeceğiniz sonuç, bu güzel insanların bıraktığı o kaliteli müziklerden daha yüksek, daha değerli olmayacaktır.
  • konserlerinde beethoven'in butun piyano sonatlarini ezbere calan ilk piyanist olmasiyla da bilinen doneminin en unlu kadin piyanisti..
    romantik doneme gelinene kadar bir bestecinin eserini notasiz icra etmek saygisizlik olarak dusunulurdu; bu saygi da hristiyanlik'da dua ederken incil'in acik durmasi ve duanin incil'den okunmasinin simgeledigi saygiyla ozde$le$tirilmi$tir ancak romantik donem piyanistleri (ozellikle franz liszt gibi virtuozler) bu eski gelenegi ortadan kaldirdilar. gunumuze ise, konserlerde ezbere calmamak bir bakima eseri iyi bilmemek olarak yorumlandigindan solistlerce tercih edilmez..
  • cocukken 'deha piyanist' olarak olarak un kazanmis, fakat kadin oldugu icin besteleri o kadar ilgi gormemis (hala da yeterli ilgiyi gormuyor), en az kocasi kadar yetenekli bir besteci/piyanist. clara schumann'in lied'lerini siddetle tavsiye ediyorum. caginin ilerisinde olan cok romantik besteci.
  • 1810 ila 1856 yillarinda yasamis, zamaninin en iyi piyanistlerinden.

    1828 yilinda müstakbel esi robert schumann ile tanisir ve robert schumann clara'yi piyano calarken dinler.
    1835 yilinda clara ve robert birlikte zaman gecirmeye baslarlar ve robert claraya asik olur. clara'nin babasi bu aska karsi cikar clara'nin kariyerine olan etkisinden korktugu icin.
    1837 yilinda da hala gizli gizli mektuplasirlar ve nisanlanirlar.
    clara'nin 18.inci yas gününde robert clarayi babasindan ister.
    1840 yilinda clara 21 yasindayken evlenirler.

    ask romani gibi oldu biraz, film de cekilirmis hani konuyla ilgili.

    edit: konuyla ilgili bir film varmis zaten, ben bilmiyormusum.
  • robert schumann 'ın karısı, johannes brahms'ın da aşık olduğu kadındır.bir çok kadının yerinde olmak isteyebileceği bir kadındır.
  • anton bruckner, richard wagner, franz liszt gibi devrinin 'ilerici' bestecilerinin muziklerine aciktan cephe almis, muzikal anlamda, en azindan gunumuzden bakildiginda, fazlaca muhafazakar kalan piyanist \ besteci.

    cok takdir ettigi johannes brahms'in buyuk bir romantik cag bestecisi olmakla birlikte muziginin yukarda adi gecenlere nazaran daha 'klasik' kalmasi ve zamaninda yeni muzik akimlarina karsi hazirlanmis bir bildirgeye imza atmis olmasi sasirtici degildir *.

    ilginctir ne akla hizmetse kocasinin * vefatinin ardindan butun yapitlari icin hazirlanan bir nota basimda 4. senfoninin schumann senfoni no 4 kapagina yalan bir tarihsel not dusmekten geri kalmamistir. demistir ki bu senfoni 1841'de kaleme alindi ama 10 sene sonrasina kadar tumuyle orkestralanmamisti. halbuki yapit 1841'de orkestralanmisti, 10 sene sonra baska bir versiyonu kaleme alindi ve bu sekilde 2 versiyonu olmus oldu. ilk versiyonunun varliginin, bir nedenden dolayi, ustunu ortmeye calismistir. manidar olan ilk versiyonunu bastiran ve dolayisiyla varligini ayan beyan eden kisi pek sevdigi johannes brahms olmustur. brahms ne hikmetse ilk versiyonu daha cok seviyormus. ben dinleyici olarak 2. versiyonun yaninda komik buluyorum.

    simon rattle, berlin filarmoni orkestrasi ile yaptigi schumann senfonileri kayit turunda ilk versiyonu kullaniyor, bunu yapan ilk sef degil ama herhalde yasayanlar icerisinde en unlusu. bu kayitlar orkestranin kendi etiketi altinda piyasaya surdugu ilk albumun muhteviyatini teskil ediyor ayni zamanda. rattle konu hakkinda konusurken ilk versiyonun ikincisine nazaran cok daha aydinlik ve yasam sevinci ile dolu oldugunu, 2. versiyonun ise schumann'in akil sagligini yitirmesi arifesinde hazirlanmasi itibariyle cok daha karanlik ve yorucu oldugunu dusundugunu soyluyor, tercihinin nedeni bu imis. hatta 2. versiyon icin 'psikolojik bir dokuman' diyor ve temsillerde daimi olarak 1. versiyonu kullanacagini soyluyor. ilginc.

    neyse, clara her nedense bu ilk versiyonu gozden irak tutmak istemis, basaramamis. boyle de birisi. alma mahler'in kocasinin ardindan onun muzigine iliskin uydurdugu abuk sabuk tarihi tutarliligi olmayan seyler akla geliyor. dertleri ne ise?
  • son emisyon 100 deutsche mark'lık banknotlarda resmi bulunan, robert schumann'ın eşi, johannes brahms'la platonik bir aşk yaşayan piyano virtüozü.
  • tedavülden kalkmis olan 100 alman marki banknotunun ustunde resmi bulunur.
  • robert schumann'i orkestral yapitlar bestelemesi icin en cok yüreklendirmis ve desteklemis kisidir. mesela schumann piyano koncertosunu bir nebze de clara'ya borcluyuz.
  • kocasından daha yetenekli olduğunu söylemek dahi mümkün, hatta robert schumann'ın karısını bu yeteneği nedeniyle kıskandığı da söylentiler arasında.
hesabın var mı? giriş yap