• çok ucuzdu ve fiyatına göre çok lezzetliydi...
    param oldukça alıp yediğim enerji kaynağım , çikolata kaplamalı meyveli çubuk tatlı'm (bkz: çikolata bar)
  • lezzet/fiyat oranında bunun üstüne yoktu. 80 çocuklarının rastladığı roi'si en yüksek üründür.
  • bugün topyancıya gittim, kasiyer kıza sordum cino var mı diye. şaşırdı. patrona sordu, adam var sanırım bi gelin dedi. tırıs tırıs peşinden gittim, zira mevzu bahis olan şey cinoydu. soğuk rafların arasından süzüldük. arkasını döndü ve bana bir koli cino uzattı. derin bir nefes aldım ve ''siz..siz var ya...''. adam bana döndü, ben sözlerime devam ettim. ''çok büyük sevaba girdiniz''

    işte bu masal gibi anı bana yaşatan çikolatadır cino. eskisi gibi değildir fakat, iyice küçülmüş ve çikolatasından kısılmıştır.
    ama ona karşı olan sevgim ve ilgim hiç azalmamıştır.
  • kadıköy'de, haydarpaşa garına giderken camiiden önceki büfemsi yerlerde kutusu 5 lira'dan satılmakta, şahsen görür görmez 2 kutu aldım, ne olur ne olmaz. 200 tane cinom var çok mutluyum!
  • lezzet fiyat oranı en yuksek tatlilardan biriydi. ne kadar zugurt olsan da bi cino alacak para cikardi cepten. cino yoksa yumiyum o da yoksa 2 tane sakız alınırdı.
  • ankara yüzüncüyıl da arka sokaktaki bir kırtasiyede (sensin mal kırtasiye diyoz işte yalanmı söyliyceez) gördüğüm ilk başta hiçbir anlam veremeyip sonra yumulmaya başladığım çikolata. nerde üretilir dağıtımını kim yapar bunun. yılda kaç tane satar ki cino. götürsem yeğenlerime kinder süpriz götürdüğüm zamanki sevinçlerinin yüzde birini yaşarlarmı acaba yoksa ulan amcamızda iyice zırtlan oldu diye mi düşünürler. naaptın kırtasiyeci ya ne güzel bütün final notlarını toplamış birazdan ful konsantrasyon çalışmaya başlıycaktım sırasımı şimdi çocukluğa dönmenin. neyse ya bide yanında leblebi tozu ikram etseydi elvan gazozu eşliğinde.
  • hiç beklemediğim anda hayatıma yeniden dahil olmuş lezzet harikası. eskidendi, bakkala gidip ucuz olduğu için bir seferde 10 - 15 tane alırdım bu çikolatadan. hayatımın bir dönemine damgasını vurmuştu. sırf bu çikolata yüzünden az mı yemek yemediğim oldu? ama sonraları taşındık başka yerlere. küçük bakkalların yerini süpermarketler aldı. küçük cinomun yerini de çeşitli ve pahalı çikolatalar. süpermarketlerde bulamıyordum cinoyu. zaman geçtikçe önce adını sonra varlığını bile unutmuştum. bugün sevgilim büfeden çikolata aldı ve bana da ikram etti. ilk bakışta boyutlarının küçüklüğünden zihnimde bir şeyler canlanmaya başladı. tattığımda ise anladım yıllar önce kaybettiğim lezzeti bulduğumu.

    (uzun zaman sonra okuyunca neler düşündüm editi: bu yazımla bana ortaokul kompozisyon yarışmasında ödül vermediler be sözlük! )
  • 250 adeti 29.90 imis burada

    hem kayisilisi hem de portakallisi var ayrica..

    kendi basina 250 tane alip ne yapilir bilmiyorum.. buna alternatif olarak bakkalara bu site verilebilir ve boylece cino'nun tekrardan bakkallarda satilmasina katkida bulunulabilir..
  • öyle bir lezzettirki milkanızı paylaşırsınız, tobleroneyi açmadan dağıtırsınız ama cino ahhhh cino ahhhh..! onun için kavga çıkartırsınız, kalp kırarsınız, kedi tekmelersiniz.
  • bu çikolatanın dağıtım ağına hayret etmemek elde değil. adamlar nerede elektirik-su hizmeti olmayan, turkcell'in çekmediği, toprak yollara sahip bi yer varsa oraya bir şekilde yolluyorlar çikolatalarını. bilerek ve isteyerek gün yüzüne çıkmıyorlar bence, yoksa bu lezzetle, bu dağıtım ağı ile türkiye'nin en çok kâr eden gıda firmalarından biri olmamaları mümkün değil.
hesabın var mı? giriş yap