• parası olmayanlar okumasın demiyor ki.
    parası olmayan burs alsın, alamıyorsa* devlete borçlansın diyor.

    herkes üniversite okumak zorunda değil diyor.
    ancak herkes meslek edinsin diyor.

    12 yıl okuyup sınavda sıfır çeken adam ve onu bugünlere getiren memur kafalı öğretmen israftır diyor.

    hepimizin vergileri, okula gitmesi hiçbir işe yaramayacak adama niye akıyor? onun yerine vergilerimiz fakir ama başarılı olan adamın bursuna gitsin diyor.

    ayrıca söyledikler kendi icad ettiği şeyler değildir, 1994'ten beri ldp'nin programında olan ve klasik liberalizmin veya -amerikan terminolojisiyle- liberteryenizmin savunduğu şeylerdir.
  • liberal demek kafanıza göre takılın demek değil, liberal demokraside devletin en önemli ve esas görevi anayasa ve yasaları yapmak, düzenleyici denetleyici olmak. bunları bilmeyenlerin eleştirdiği lider.
    çok sesli, çok kültürlü, çok dilli olalım, ama kasımda anladık ki bunları hazmetmemize çok var. liberal parti çok bu ülkeye.
  • "bu yasak delisi zihniyetin, özgürlükçü anayasa hazırlaması, mudurnu tavukçuluk'un tavuk hakları bildirgesi hazırlaması gibi bir şey olacaktır."

    kayıtlara geçsin isterim...
  • komik bir adamdır. ulusal kanal'da çıktığı programda sunucunun "ekonomi programınızdan bahseder misiniz?" sorusuna "ben burada bunu detaylı anlatsam beni bu kanalın kapısından atarsınız" diyen gece gece beni güldüren adamdır.
  • paralı eğitim konusundaki fikirlerine tamamen katıldığım adam. büyük adam bence. enver aysever goy goy yapıyor, popülizm yapıyor.

    aysever'in "e aptal adam ne yapacak o zaman, öldürelim mi?" sorusuna diyor ki toker "aptalı okutursak ne yapacağız?". bence mükemmel bir cevap. enver aysever sanıyor ki şu an bedava eğitim var. e o öğretmenlerin maaşını kim veriyor? sen, ben, o. eğer "aptal" adamı okutup hem onun ömründen ve enerjisinden çalmak, hem de onun öğretmenin ömründen ve enerjisinden çalmak yerine o adama yapabileceği bir meslek öğretsek, ve bunu çok cüz'i bir ücretle ve ödemesi iş hayatına başlayınca maaşından "belirli bir dönem" kesinti yaparak sağlarsak bu ülkenin bütçesinin önemli bir kısmının harcandığı öğretmen maaşlarına gidecek para daha verimli toplanmaz ve harcanmaz mı? böylelikle öğretmenlere harcanan maaşın yükü de okumayan adamın sırtındann düşeceği için, okumayan adam da feragat ettiği o yüke denk gelen bir ek maddi külfet ile kendi eğitimini finanse eder. yani özetle, sizin bugün parasız sandığınız eğitim zaten paralı. bunun bedelini hepimiz ödüyoruz. cem toker'in dediği, bu bedeli sadece okuyanlar ödesin, bunu da iş hayatına başladıktan sonra peyderpey ödesin. üstelik şimdiki gibi hayatı boyunca değil, belirli bir dönem. daha öğretmen, daha az öğrenci, daha nitelikli iş çıkarmaz mı ortaya? hababam sınıfındaki inek şaban'ların bu topluma sağladığı katma değer nedir? bu adamları ömür boyu ödediğimiz vergilerle biz okutmuyor muyuz sanki şu an? 45 kişilik sınıflarda okumak yerine, 15'er kişilik sınıflarda okumak, sayıca az, nitelikçe daha fazla öğretmen ve öğrenci dengesi oluşturmak, okumakta gözü olmayanları da meslek liselerinde istihdam etmek, hem istihdamı disipline etmek, kuramsallaştırmak ve kurumsallaştırmak yönünden, hem de memura harcanan bütçe giderinin azalmasıyla birlikte vergilerin düşürülmesine katkı sağlamaz mı? "myo toplu taşıma şoförlüğü" bölümünden mezun sertifikalı taksi ve dolmuş şoförleri ile hayat daha güzel olmaz mıydı?

    isviçre'de iken, orada bana birisi ülkedeki üniversite mezunlarının genel nüfusa oranının %5 olduğunu söylemişti. ne kadar doğrudur, ne kadar yanlıştır bilemem, ama mantıklı bir dağılım mıdır, bir şu habere göz atın derim.

    ara edit: (edit: bu bilgi yanlışmış sanırım: http://www.bfs.admin.ch/…en/15/01/key/blank/01.html) (teşekkürler cell gene)

    valla bir süredir cem toker'in videolarını izliyorum internette, bence cem toker bu ülkenin başbakanı olsa bu ülke çok değişir. keşke baraj mevzusu olmasa da, oyunu çok daha yukarılara çıkarabilse.
  • cem başkanın dedikleri herhalde bazı hevallere iyi oturmuştur ki yine bağırmaya başladılar. anayasal düzenden, hukuktan bile haberi olmayanlar eleştiriyor adamı. abd'deki liberallere bir sorun bakalım, meksika asıllılar washington'da ispanyolca yemin etmek istiyor deyin, size ne diyecekler?

    40 yıllık liberali bile faşo yaptınız ya, ben size daha ne diyeyim. alttaki yorumlara baksanız "madem birarada duramıyoruz ayrılalım" yorumu yapan birine "bu da bir fikir" diye cevap verdiğini de görebilirsiniz ama işinize gelmiyor onları görmek. hangi faşo size böyle cevap verir?
  • kendisi facebook'tan ve twitter'dan arkadaşım olup, yazdığı mesajlarla kalbimi fethetmiştir.

    - imkanlarımız el verseydi, telif hakkını ödeyip sezen aksu'nun şarkısının sözlerini "salla salla cahil cühela inansin, salla salla gafiller sana kansin, tayyip salla, kemal salla" şeklinde değiştirip seçim şarkısı yapardık :))
    - ahlaksizlik porno değil türkiye'yi rüşvette avrupa birincisi, liberya, irak, afganistan hindistan ve gana'dan sonra dünya 6.si yapmaktir.
    - %1'lerde dolastigimiz icin bizim baraj sorunumuz yok :))
    - babacan "bütçe fazla verdi" diyerek övünüyor. bu, "halkin cebinden harcayabileceğimizden daha çok para çektik" demek değil midir?

    edit: kendisi artık linkedin'de de yoldaşlarıyla buluşmaktadır.
  • 12 eylül 2010 anayasa değişikliği referandumu hakkında; "bir an için referanduma sunulan paketin maddelerini bir kenara koyalım. zihniyet ve icraat sicilinde “yıllarca onlar bizi fişledi, şimdi sıra bizde” demekten tutun da, meclis başkanı’nı “sen mi susturacaksın, ben mi susturayım” diyerek azarlamaya, yasa dışı telefon dinlemelerden, patronları “köşe yazarlarını kapının önüne koyun” uyarılarına varan, 23 nisan’da bir çocuğa “artık başkan sensin, istediğini asarsın istediğini kesersin” nasihati veren bir partinin yürütmesine ve yasamasına referandumla yargıyı da kontrol altına alacağı daha fazla yetkiyi vermek demokratik intihardır." diye konuşmuştur.

    http://haber.gazetevatan.com/…tay.asp?newsid=318174
  • muhalif soylemin hakkini vermis parti baskani. 20-30 milletvekili ile mecliste olsa ne guzel renk katar hayatimiza. biktik ulan renksizlikten.
  • cem toker - ortadogu tavla kulturuyle siyaset yapar, bati satrançla yapar. o yuzden bati suanda marsta robot gezdiriyor, 20 hamle sonrasini hesaplayarak.

    moderotor- neyse artik kapatiyoruz.
hesabın var mı? giriş yap