• 1990'lı yıllarda cameron diaz'dan daha büyük çok az hollywood yıldızının olduğu bir dönem vardır. tüm dünyadaki ergenler için arzu dağının zirvesinde yer aldığı dönem. hollywood'da hiç tecrübesi ve eğitimi olmadan sadece doğal cazibesi ve hiç çaba harcamadan kameraya hükmetme yeteneğiyle tanınan cameron diaz'ın bu etkisi 2000'lerin ortalarından itibaren sert bir şekilde azalmaya başladı ve 2015 yılında sektörden emekliye ayrılmasıyla sonuçlandı. evet cameron diaz bildiğin emekli oldu.

    peki on yılı aşkın süre sektörün zirvesinde yer alan cameron diaz'a ne oldu da ne oldu?

    long beach'te büyüyen diaz, snoop dog'la sınıf arkadaşı olduğu beach polytechnic lisesi'nde okurken 16 yaşında bir modellik sözleşmesi imzalar. calvin klein, levi's ve coca cola da dahil olmak üzere birçok yüksek profilli şirket için modellik yapar. bilenlerin çok iyi bileceği gibi oyunculuk kariyerinin ilgi odağı haline gelmesi ise 1994 yılında chuck russell'ın the mask filmiyle gerçekleşir.

    aslında bu rol için yapımcılar anna nicole smith'i önerir ama bu fikir bir mankenlik ajansından çıkan cameron diaz'ı görünce değiştirilir. tina rolü için cameron'la 12 kez deneme çekimi yapılır ve çekimlerin başlamasına 7 gün kala daha önce hiçbir filmde oynamamış, hiçbir oyunculuk deneyimi olmayan 21 yaşındaki bu kıza filmin en önemli ikinci rolünü verirler ve o da kendini birden performans dünyasının içinde bulur. jim carrey'le birlikte rol aldığı the mask, büyük bir ticari başarı elde ederek diaz'ı 90'ların seks sembolü haline getirir. bu başarı keanu reeves'le beraber oynayacağı the last supper ve feeling minnesota ve jennifer aniston ile oynayacağı she's the one gibi filmlerdeki rolleri getirir.

    jennifer aniston ve julia roberts gibi dönemin en ikonik yıldızlarından bazılarıyla omuz omuza rol alan diaz, 1995-97 yılları gibi henüz herhangi bir başrolde yer almamış olmasına rağmen (yaydığı star enerjisi nedeniyle olacak) hollywood'un elitleri arasında kabul ediliyordur. my best friends wedding ve ah mary vah mary filmlerindeki rolleri ise popülaritesini iyice stratosfere kadar çıkarır. bu filmlerle beraber imajı hollywood'un "baştan çıkarıcı kadını" haline gelir. 2000'li yıllarda ise cameron diaz'ın endüstrinin anlaşılmaz dünyasındaki rolü bulanıklaşmaya başlayacaktır.

    aslında diaz'in 21. yüzyıla geçiş yılları kesinlikle başarılıdır. spike jonze'un ilk yönetmenlik denemesi being john malkovich (1999) ve al pacino ile birlikte rol aldığı spor draması any given sunday (1999) ile eleştirmenlerden de övgü alır. charlie's angels (2000), vanilla sky (2001) ve shrek (2001) gibi filmlerle de milenyuma girer ve işte tam bu sıralar diaz'in bir aktris olarak karizması çatırdamaya başlar çünkü sektördeki kimliği eski seks sembolü ile komedi oyuncusu arasında bir yerde sıkışarak kafa karıştırıcı bir hal almıştır.

    shrek'ten sonra diaz'ın kariyeri garip bir noktadadır çünkü 2002'de martin scorsese'yle gangs of new york'ta yaptığı işbirliğinin ardından komedi köklerine geri dönmek istiyordur. 2000'lerin devamını gelişigüzel yapımlarla doldurur; 2003'te charlie'nin melekleri'nin sıkıcı bir devam filminin yanı sıra the holiday ve what happens in vegas gibi romantik komediler çeker. aslında the holiday gayet güzel bir romantik komedidir ama talihsizlik odur ki "romantik komediler devri" de bitmektedir. bu dönemler cameron diaz'ın kariyerinin hızlı bir şekilde durma noktasına geldiği görülüyordur.

    bad teacher ve sex tape gibi birkaç başarısız komedi denemesinin ardından diaz, film sektöründen tamamen çekilmeden önce 2014 yapımı annie müzikalinde rol alır. 2017'de bir etkinlik sırasında konuşan oyuncu, sektörden emekli olmasının nedeni olarak sık seyahat etmesini göstermiş ve şunları eklemiş: "'kendime kim olduğumu söyleyemiyorum' dedim, ki bu yüzleşmesi zor bir şey".

    ancak belki de cameron diaz için popülaritesinin ve şöhretinin artık sonuna gelmişti denilebilir. hollywood'un hızlı dünyasında, eğer hareket etmiyorsanız, geride kalmışsınız demektir ve yeni milenyumda sektör hızla değişirken, cameron diaz, 90'ların benzer birçok ikonu gibi, yeni hıza ayak uyduramadı.
  • saçlarım aynı kate moss gibi olsun diye kuaföre koşarken paparazilere yakalanmış insan.
    ablacım kate moss kimdir senin yanında, titre ve kendine gel.
    http://www.milliyet.com.tr/…leriid=6124#galeristart
    (bkz: sen cameron diaz'sın büyük düşün)
  • bir insan evladi cemiyette pi$ecegine kotuye gider mi? bu kadin gidiyor. ya$landikca oyunclugu berbatla$ti. zannediyorum hicbir zaman $ahane degildi de gideri oluyordu, gulduruyordu. olgunla$tikca yuzu iyice yassila$ti, agzi jokerle$ti, gozleri donukla$ti. oynamiyor da gecerken ugrami$ gibi duruyor. bizim manken bozmasi dizi oyuncularindan bile kotu. bildigin, net kotu.
  • uyarı: sanıyorum 12+*
    http://www.youtube.com/watch?v=9vxi-ozwdp0

    alttaki yaran yorum da hediyesi: 54 people missed the like button? because of masturbation

    (bkz: the sweetest thing)
  • kendisiyle geçmişte 4-5 dk'lık bir ilişkimiz olmuştu. sonra filmi kapatıp yattım.
  • kesinlikle doğum tarihi yanlış kaydedilmiş kadın.

    sekse bayılıyorum diyen, kırk yaşında olmak harika bir şey diyen, yaşlı erkeklerle birlikte olacak kadar enayi değilim diyen, keşke 24 saat sevişebilsem diyen başak burcu kadını mı olur yahu.
  • yeni filmi "my sister's keeper" da losemili bir kizin ablasini canlandiracakmis. kafa kazitma/kazitmama konusuyla ilgili wwtdd'nin yorumu ise muazzamdir, sabah sabah yerlerde surundurmustur:

    cameron diaz was spotted in santa monica on the set of "my sister’s keeper" yesterday, in which she plays the sister of a girl with leukemia. in the movie, cameron’s character shaves her head as a show of support. in reality, cameron took the easy way out and used a cap and makeup. so now this movie about sick little kids looks like some kind of alien invasion project. she looks like that little kid from x-men 3. a real actor would have shaved their head. daniel day lewis would have actually given himself leukemia.

    edit:
    meali: cameron diaz dün santa monica'da "my sister's keeper"ın setinde görüntülendi. filmde diaz lösemili bir kızın ablasını canlandırıyor. filmde, cameron'un karakteri, destek olmak için kafasını kazıtıyor. gerçekte ise cameron işin kolayına kaçarak makyaj ve "kel şapkası" kullanmış. yani küçük hasta çocuklar hakkındaki film artık bir tür uzaylı istilası projesine benziyor. cameron, x-men 3'teki o çocuğa benzemiş. gerçek bir aktör kafasını kazıtırdı. daniel day lewis ise kendini gerçekten lösemili yapardı.
  • pervasızlığın önemi üzerine düşünürken aklıma düşen emekli oyuncu. kendisini nepal'de yanılmıyorsam mtv için çekilen yapımda çadırda "zart zurt" salıp kahkahalar atması ile hatırlamam da kaderin bir cilvesi. *

    ecnebi deyişiyle cinsel hazzı submissive rolde bulan bir değişik şahsiyet. yıllar içerisinde insanların şöhreti, başarıyı yakalama hikayelerinde hep karşımıza çıkan bir örüntünün en keskin hatlı örneklerinden. angelina jolie ya da madonna'yı da yazalım plase.

    bu insanların ortak özelliği abd gibi rekabetin ve sofradaki kurtların artıklarına yalanmayanın bir yere gelemediği o imkanlar çukurunda maddi başarıya ulaşmış olmaları.

    asıl hoşuma giden bu insanların çok da üstü kapalı olmadan besin zincirinde yukarıya tırmanmanın yollarını pasif-agresif bir şekilde veriyor olmaları.

    doğulu bir ergen olarak bizler yumuşak dokunuşlar, güzellik arzusu, çaba, dürüstlük gibi kavramlar arasında debelenirken lisede hocalarıyla halvet olmakla başlayıp, göbekli yapımcıların suratına boşalmasına imkan verip o darlayan yaşamın içinde şeyleri çekilebilir kılmak adına uyuşturucuya abandıktan neden sonra sahip olunan maddi güçle maneviyatı kovalayan ve elbet bunu yüzüne gözüne bulaştıran insanlar üzerine daha çok düşünmeliyiz kanısındayım.

    iyi niyet elçilikleri, din değiştirmeler, asya mabetleri, evlat edinmeler derken antik zamanlardan kalma kötücüllüğün dahi kendi içinde bir disiplini olduğunu ve mafya misali bir girdin mi bir daha çıkmanın imkansızlığıyla ilgili...

    yine de sözde azizelerden ziyade cameron diaz gibi insanların tekamülde 1 adım önde olduğunu düşünüyorum. çürüyen bir beden ve her seferinde şiddetini arttırarak çağlayan bir hissizliği boğmak adına gücünün son raddesine kadar boğuşmak.

    spor salonları, 5 kıta, otel odaları, setler derken insan en son kendine kaldığında, o kendine sakladığı son gerçek nedir acaba? sorsanız da söylemezler ama bilirler. cameron diaz üzerinden bu felsefeye neden mi girdim? vasat üstü bir çorap tüccarının ya da tekstilcinin belarus'ta, polonya'da ayıklayabileceği(dolar üzerinden) bir fiziksel kondisyondan, bedenden ziyade bu güzide şahısların düşes formatını yakalama yolu bize dünyanın işleyişiyle ilgili daha net bir bilgi veriyor da ondan.
  • romantik-komedi film deyince belki de aklımıza ilk gelen aktrislerden biridir. son yıllarda ortalarda gözükmese de zamanında eğlenceli filmlere imza atmıştı.

    - scarlett johansson, zoe saldana, cate blanchett ve emma watson'dan sonra hollywood'un en yüksek hasılat getiren 5. aktrisidir.

    - batıl inançlı ve görüşmelere geç kalmasıyla bilinir.

    - liseden sonraki 5 yılı model olarak ve dünyayı dolaşarak geçirdi. paris, japonya, meksika, fas, avustralya dahil birçok yerde yaşadı. ve bunları yaparken tek başındaydı.

    - çocukluğunda çok zayıf olduğu için takma adı ''iskelet'' idi.

    - evliliği ''ölmekte olan bir kurum'' olarak tanımlamasına rağmen, müzisyen benji madden ile 2015 yılında evlenmiştir.

    - gençliğinde iron maiden, whitesnake ve ozzy osbourne hayranıydı.

    - 17 yaşındayken diaz, seventeen dergisinin kapağında yer aldı. o zaman dergiye, ''nihai hayalinin zoolog'' olmak istediğini söylemiştir.

    - sık sık sörf yapmayı sever. 2003 yılında tatilde sörf yaparken burnunu kırmıştır. bu ilk olayı değildi, toplamda 4 defa burnunu kırmıştır.

    - eskisi gibi filmlerde oyuncu veya yönetmen olarak rol almak istememesinin nedeni dikkat eksikliği hastalığıdır.

    - charlie's angels filminde beraber rol aldığı drew barrymore ile çok iyi arkadaş olmuşlardır.

    - charlie's angels filmi için tanıtım ziyaretleri yaparken diaz, “bush'un oğlu için oy vermeyeceğim!” yazan bir tişört giymiştir.

    - idolü oscar'lı oyuncu helen mirren' dır.

    - 1999 yılında los angeles uluslararası havaalanında iken diaz, pasaportunu ve bagajında büyük miktarda parayı kaybettiğini polislere bildirdi. polis neyse ki eşyalarını çalmaya çalışan güvenlik görevlisini(evet, güvenlik görevlisi) yakaladı.

    - snoop dogg ile aynı liseye gitmiştir. snoop dogg hakkında, ''birlikte aynı liseye gittik, benden bir yaş büyüktü…çok uzun ve zayıftı ve saçında çok sayıda at kuyruğu vardı ve ondan ot aldığımdan eminim'' demiştir.

    - katıldığı jimmy kimmel live programında porno izlemeyi sevdiğini söylemiştir.

    - en sevdiği çizgi film tom ve jerry' dir.

    - 1995 yapımı 'mortal kombat' filminde sonya blade'i canlandıracaktı, ancak role hazırlanmak için karate dersleri alırken bileğini kırdı ve yerini bridgette wilson almıştır.

    - 2018 itibariyle, diaz'ın filmlerinin abd yerel gişe hasılatı toplamı 3 milyar abd dolarını, dünya çapındaki ise 7 milyar doları aşmıştır.

    - gangs of new york filmindeki rolünün kariyerinin zirvesi olduğunu söylemiştir.
hesabın var mı? giriş yap