• son gununu yasadigimiz efsanevi festivaldir. orphaned land'in klasik sahne ve hava olaylari talihsizligi, fear factory'nin ve in flames'in cok pis yardirmasi, carcass'in bageti kucagima sallamasi, gencligin ot bayrami ve ciplaklik ozgurlugu, crowd surfing yapan genclerin sahne onunde inisini baba sefkatiyle kolaylastiran guvenlik elemanlari...

    detayi bol, sevgi dolu ortam.
  • kolumda ve omzumdaki morluklar, göz altımdaki torbalar ve rengi beyazdan bok rengine dönen spor ayakkabılarımla 2015 ayağının sonuna geldiğim metal festivali. 2016 yılında avrupada bir festivale gitmeyi düşünenlere tavsiyem kabarık line up'lara kanmayıp graspop ve hellfest'i siktiretmeleridir (zaten günde 10, 12'den fazla grup izleyebilmek için kendinizi baya zorlamanız gerekir.) kanaatime göre wacken'ı bir kenara bırakırsak festival ortamı olarak brutal assault ile yarışabilecek tek etkinlik slovenya'daki metaldays'tir.

    benim için festivalin zirve noktası primordial, the dillinger escape plan, napalm death, candlemass,
    sepultura ve death to all'u üst üste seyretme şansı bulduğum 3. gün idi.

    yalnız gitmekten kesinlikle çekinmeyin. dünyanın her yerinden sırf bunun için çek cumhuriyeti'ne gelmiş bir sürü insanla tanışma, içme ve partileme fırsatınız olacak.

    paralı kamp alanını boş verin. en iyisi bir gün önceden josefov'a ulaşıp festival alanına yakın gölgelik bir yere çadır kurmak.

    genel tuvaletler inanılmaz pis olsa da yarım bira kuponuyla kullanabileceğiniz tuvaletler gayet temiz ve konforlu. duşlar için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.

    en büyük düşmanınız güneş olacak. gündüz maksimum sıcaklık bu sene 35 derecenin altına hiç inmedi. hele çadırınız gölgede değilse sabah 7'den sonra uyumayı unutun.

    doğu avrupa'nın kanayan yarası ingilizcesizlik malesef çeklerin hatrı sayılır bir kısmı için hala geçerli.

    2016 ayağı için exodus açıklandı. fırsatınız varsa düşünmeyin bile. şimdiden yaz tatil planınıza dahil edebilirsiniz.
  • carcass var, anthrax var, emperor var, sodom var, electric wizard var; anasını sikeyim nasıl kadro öyle?

    bir türlü sevemediğim prag'ın yollarına heavy metal uğruna yeniden düşeceğim anlaşılan.
  • beşinci defa yollarına düşmek için gün saydığım, gözümün nuru festival.
    dünya gözüyle dismember izleyeceğimi düşündükçe tüylerim diken diken oluyor. cehennem evet

    ayrıca sosyal mecralarda gözlemleyebildiğim kadarı ile bu senekinde öncekilere nazaran daha fazla türk katılımcı olacak gibi. blessed be our gaza.
  • brutal assault festivalini gün gün değerlendirdiğimiz yazı dizimizin yeni bölümü yayında! onslaught, butcher babies, cattle decapitation, 1914, paradise lost ve mercyful fate konserlerine dair notlar, metalperver'de!
  • brutal assault 2022'nin nabzı metalperver'de atmaya devam ediyor! artillery, swallow the sun, decapitated, abbath, panzerfaust gibi grupların konserlerine dair notlar için siteyi ziyaret etmeyi unutmayın!
  • brutal assault 2022'nin nabzı, metalperver'de atmaya devam ediyor! festivalin 2. gününün gündüz seansında izlediğimiz heathen, lorna shore, schizophrenia, misery ındex ve ımperial triumphant'ın performanslarından notlar için siteyi ziyaret etmeyi unutmayın.
  • türkiye'de hiçbir zaman tam olarak yurt dışındakileri yakalayamayan ama bu çaba içerisinde gelecek vaadeden pek çok festivalin köküne kibrit suyu döktüler. kalan festivaller de markaların aktivasyon alanına dönüşüp sik gibi oldu. bu nedenlerle bakışlarımızı çevirdiğimiz bir festivaldi brutal assault.

    pandemi öncesi dört yıl üst üste katıldık. ilk yıl arap turistler gibi “her şey ne kadar ucuz lan” diye para saçarken, her yıl git gide alım gücümüzün düşüşüne de şahitlik ettik. geçtiğimiz yıl pandemi nedeniyle 25. yıl kutlamalarını iki yıl geç olarak yaptılar ama kurların delirmesi ile sadece uzaktan bakabildik.

    bu yıl türkiye'de fiyatlar o kadar arttı ki, brutal assault için yapacağımız harcamalar türkiye'de bir hafta tatil yapma parasına denk hatta biraz altında bile kaldı. bu nedenle yine dellendik ve biletlerimizi aldık bakalım.

    bu yıl her şey yolunda giderse beşinci kez katılacağımız festival bence avrupa'nın fiyat / performans oranı en iyi festivallerinden biri. türkiye'de kültürel tüm etkinliklerin "business" konusu olması, markaların bağlamdan kopuk alanda görünme çabalarına karşılık brutal assault'ta hâlâ henüz her şey oldukça samimi görünüyor. bir grup arkadaşın 27 yıl önce ufaktan başladıkları ve şimdi şili'den çin'e her yıl binlerce metalseveri buluşturan büyük bir organizasyon oldukları halde o amatör ruhu hissetmek harika; bir avrupa ülkesi olmanın nimetleri diyelim... buna karşın sahne karşısına kurdukları vip izleme alanları bile kurulduğu yıl büyük infial yaratmıştı "siz de paracı oldunuz hee" diyerek. oysa türkiye'de böyle bir festivali mümkün kılmanın tek yolu tüm seyircilerin alnına reklam almak olur herhalde. elin avrupalısı bilmiyor tabii böyle şeyleri.

    katıldığımız dört yıl içerisinde binlerce insanın sadece eğlenmek ve müzik dinlemek için orada olması ve elbette festival yönetiminin ırkçılık, ayrımcılık gibi ortamı gerecek her konudaki sıkı politikası festival alanını barış içinde bir ortam haline getiriyor. dört gün boyunca içkinin yirmi dört saat su gibi aktığı bir ortamda "kavga" namına karşılaştığım tek şey iki arkadaş arasındaki bir itişmeden ibaretti (zilzurna bir adam kendi arkadaşını darlayınca arkadaşı "öef git bea" diyerek ittirince bizim zurna yere devrildi. anında on tane güvenlik gelip sarhoşu yerden kaldırıp uzaklaştırdı.)

    gruplar türk metal dinleyicisi için nimet sayılır. dört gün içerisinde ortalama 130 grup sahne alıyor ve tabii bunların hepsini izlemenin olanağı yok. sahnede izlemesi mutlak gruplar haricinde benim en sevdiğim, festivalde keşfe çıkmak oluyor. önceden bir araştırmayla ilginç bulduğum grupları genelde çıktıları küçük sahnelerde izliyorum. son gidişimde zuriaake'yi izlemek için heilung'u harcamıştım mesela. festivalin neşeli bir kazanımı da "bok temalı" çek grup gutalax olmuştu.

    uzak gelecekte bir gün türkiye de böyle köklü bir festivale kavuşacak ortama sahip olur umarım. ben de o zaman brutal assault'a bastonları ile gelen 80 yaşındaki insanlar gibi iştirak ederim muhtemelen. şimdilik büyük başka dertlerimiz olmadığı yıllarda dişten tırnaktan arttırıp çekya yollarını tutmaya devam edeceğiz.
  • bu sene yine 110 grup ile efsane bir festival olacak ve bu sene türkiye'den ben dahil çok kişi gidecek, benim bildiğim şu an 25-30 kişi gidecek kişi var.

    2 hafta sonra yorumlarımı detaylı olacak yazarım, gelecek olan varsa yeşillendirebilir.

    edit: 2 sene sonra olsa da deneyimlerimi yazdım:
    (bkz: #88810386)
hesabın var mı? giriş yap