• ya anıra anıra bağırarak koşmak filan istiyorum, ağlamak ama aynı zamanda da dans etmek istiyorum, botter apartmanı açıldı!

    şimdi neden içimdeki hayvanı salmak istediğim kısma gelelim.

    arkadaşlar, istanbul somut kültürel miras yönetimi olarak sıçmış bir şehirdir. ve bunu o kadar kısa zamanda öyle başarılı yaptı ki, yani gerçekten bence tebrik edilmeli. hep söylerim, istiklal caddesi o mimari ve onca sanat merkezi ile bir döner cenneti olmaktan ziyade yaratıcı endüstrilerin ve kültürel girişimlerin fink attığı, paralel evrensel bir yer olabilirdi. eğer somut kültürel mirası güzel kurgularla halka arz ederseniz, neden bir berlin olmasın orası yani. düşünsene, dijital nomadlerin geldiği hublar filanlar. ya çok sokak ağzı yazıyorum kusura bakmayın çok heyecanlıyım, şimdi uzun uzun yaratıcı endüstrilerin hem kültürel sürdürülebilirlik hem ekonomiye etkisini filan anlatamayacağım. ilgili eski entrylerim var, merak eden ilgili başlıklara gider okur zaten.

    abi botter apartmanı sadece restore edilmekle kalmamış, italyan kültür merkezi yürütücülüğünde halka açık sanat ve tasarım merkezi olmuş.

    ağlayacağım.

    neden? zira bu ülkede herhangi bir restorasyon zaten başarılı yapılmaz o ayrı bir konu ama restorasyon birince de birilerine satılır. özel mülk olur. müze olur, müze kadar sıkıcı bir şey de yoktur zaten 2022 senesinde. didaktik öğrenim yöntemlerinden kusacağız dünyacak.

    neyse.

    botter apartmanı açıldı ey ahali! hem de yaratıcı endüstriye hizmet eden bir yer olarak açıldı! mis gibi restorasyonuyla açıldı! istanbul’a dair umudumuz biteli altı yedi sene filan olmuşken beşinci günün şafağında gelen gandalf gibi açıldı yemin ediyorum ya.

    dünya 5 dakikalığına isveç oldu arkadaşlar.

    saygılarımla, kalbi kırık bir istanbul aşığı
  • istiklal caddesi'nde, tunel'e dogru giderken solda, turk alman kitabevi'nin yaninda bulunan, mimar raimondo d aronco tarafindan saray terzisi icin yapilmis, istanbul'daki ilk art nouveau yapi olma ozelligini tasiyan, 1. siniftaki rolove projem olan bina.
  • apartmanin zemin katinin caddeye bakan kisminda botter modaevi'nin satis ve teshir salonlari bulunmaktaymis. bu salonlarda, karsilikli yerlestirilmis bir cift egrisel merdivenle baglanan ve dairesel bir plana sahip de bir asma kat varmis. duvarlarinda ayna ve renkli kumaslarla kapli, vitrayli pencerelere sahip olan alan cogunlukla defileler icin kullanilirmis. botter apartmaninin en gorkemli yeri olan bu alan 1960'ta bir banka subesine donusturulerek ortadan kaldirilmistir.

    botter apartmani birinci derecede korunmasi gerekli kultur varligi olarak tescil edilmesine ragmen gunumuzde bir kismi konut bir kismi isyerlerince kullanilan bir is hani kivamindadir, bakimsiz ve ilgiden yoksundur.

    ayrica d'aronco'nun bu apartman için hazirladigi 32 paftalık proje udine kent muzesi arsivinde bulunmaktadir. biz binaya bakamazken millet paftalarini muzede sakliyor.
  • raimondo d aronco nun istanbul'da bulunan şaheserlerindne birisi. jean botter'in zamanında alt katında butiği, üstünde terzihanesi ve de atölyeleri ve onun ütündeki 2 ktta da ailesi ile ikamet ettiği muazzam art nouveau örneği yapı. merdiven boşluklarındaki vitraylar bile ince işçiliği ve estetik kaygıları yansıtır. çelik konstruksiyon giriş kısmı ne yazık ki günümüze ulaşamamıştır.
  • ii. abdülhamidin terzisi j. botter'ın ailesiyle birlikte yaşayacağı konut olarak inşa edilmiştir. j. botter'ın oğlu pierre botter kısa bir hastalıktan sonra après une courte maladie gezmek için gittiği paris'te vefat ederek 575 nümerolu servet-i fünun gazetesinde* haber olmuştur.
  • her dairesinde boydan boya geçen bir koridora*, antika ama çalışan süslemeli bir asansöre*, geniş odalara, bilindik taş bina kokusuna sahip, geriye doğru uzanan, cephesindeki pencerelerin bir salon ve odacığa göz kulak olduğu, güzeller güzeli bir şey.
  • restore edildikten sonra casa botter adıyla tekrar hayata dönen tarihi apartman. beyoğlu böyle böyle küllerinden doğacak, aşırı sevindiğim bir haber.
  • dil ve üslup açısından kolay okunabilen bir ayşe övür romanı. yanlış anlaşılmasın, basit yazmak her zaman daha zordur.

    ancak ismi, size bina hakkında bilmediğiniz şeyler öğretecek gibi görünse de içindeki kurgu o şekilde ilerlemiyor. elbette çoğu edebi eserdeki gibi gerçekten alacağı kadarını alıyor ve kurgu dünyasıyla harmanlıyor.

    bana biraz, günümüzün moda mevzularına dokunmaya çalışmış gibi geldi. yani şundan da bahsedersem iyi olur, bundan da yazayım, ilgi çeker gibi... mesela psikolojik sorunlar, mesela mevlevilik, mesela gayrimüslümler. elbette bunlar çok öznel yorumlar ve beni bağlar.

    kötü diyemem, biraz yavan gibi. "mutlaka okumalısın" diyeceğim bir kitap değil.
  • istiklal caddesi üzerinde yer alan ve art nouveau mimari akımını yansıtan en sevdiğim apartmandır kendisi. yıllardır atıl bir şekilde restore edilmeyi bekleyen bu sanat eserine ibb sonunda el attı ve restorasyon çalışmalarına başlandı. inanılmaz mutluyum. bu apartmanı eski muhteşem günlerine geri döndürme çalışmalarında emeği geçecek herkese teşekkür ederim.
hesabın var mı? giriş yap