• marketlerde, ya da dnr'da gözüme çarparsa bakıyorum, güzel bir dvd var mı yanında diye.

    dvd'sini derginin pakedinden özenle çıkarıp bir kenara ayırdıktan sonra; posterini/headbangini/kendisini küllüm çöpe atıyorum.

    dvd vermesin, kaç satar; çok da merak ediyorum.

    edit : hırsızlıkla itham edildiğim için belirtmek durumundayım, dergiyi çöpe atma faslına geçmeden önce bulunduğum satış noktasının kasasına gidip, bedeli karşılığında dergiyi satın alıp eve gidiyorum. 5 lira gibi bir paraya satılan derginin dvd'si için hırsızlık yapacak kadar haysiyetsiz değilim.

    edit2: bir sürü kişi okumuş lakin anlamamış, tekrar yazıyorum. derginin parasını ödüyorum, kasada barkodu okutuyorlar, diğer aldığım ürünlerle birlikte bana çıkartılan yekün ücret ne kadarsa ödüyorum, öyle çıkıyorum. yani dergiyi eve götürdüğümde, atmadan hemen önce zilyetlik hakkı bana ait oluyor.
  • her ne kadar simdi inkar edilse de bu ulkedeki yabanci muzik dinlenimini ciddi ciddi etkilemis olan dergi. "lisede okunur, universitede atilir" formatinin disina cikilamadiysa da bir universite ogrencisi olarak hala okuyorum, cunku bu ulkede merkezi tutmaya calisan baska bir populer muzik dergisi yok hala.
  • bir iki yıl boyunca biriktirdim ben bu dergiyi(emilia'nın twist of fate zamanları, shakira'nın kızıl saçlı olduğu yıllar). ilk alma sebebim ise verdikleri metallica posteriydi. sanırım s&m dönemleriydi.

    son sayfalara doğru okuyucuların mektupları yayınlanırdı. ben de dayanamadım ve mektup yazdım. çok özendim bu mektuba. her okuyucu, mektubun sonuna e-mail adresini yazardı. ben de eksik kalmayayım bu durumdan diye internet cafeye(hatta c`@`feye) gittim ve turkport.net'ten bir mail adresi aldım. yazdığım mektubun sonuna bu mail adresini de ekleyip yolladım. ertesi ay dergiyi aldığımda hemen okuyucu mektupları kısmına baktım ve kendi yazımı orada gördüm. nasıl sevindiğimi anlatamam. şimdi bu dergiye editör olsam o kadar mutlu olamam galiba. etrafımdaki herkese anlatmıştım.

    yaş arttıkça dergiyi alma sıklığım düştü ve yıllardır da almadım. ama şimdi dergiyi nerede görsem, bana yaşattığı o mutluluk aklıma gelir ve güzel anarım blue jean'i.
  • bana ingilizce ogreten dergidir..
    simdi yaparlar mi bilmem..
    ergenlik zamanlarimda.. ingilizce sarkilarin cok guzel turkce cevirilerini yaparlardi.. karsilastirir..
    kalip cumleleri kafama yazardim..
    mesala..
    you'll never stop me from loving you...
    lafin bu dergiden ogrenmistm de.. ne cok isime yaramisti..
    deli posterler verirdi..
    batman ilk ciktiginda cosmuslardi.. merakliydik iste..
    civil civil.. sikir sikir bir dergiydi..
    mektup arkadasi kosesi falan vardi.. hatirladigim kadari ile..
    new kids on the block hayrani bir suru kiz vardi..
  • her sayıda verdiği şarkıcı türkücü çıkartmaları, renkleri solmuş halde yatağımın başında bulunmaktadır. 10 yıldır marilyn manson ile göz gözeyim amk.
  • madonna özel sayısını almak için yağmur altında, şehrin tüm kırtasiyelerini gezmeme neden olan dergi.

    who is that girl yıllarıydı.

    özel sayı pahalıydı. dergi için harçlığımı biriktirmiştim.

    taşraya dergi pek gelmiyordu. gelenler hemen bitiyordu.

    ailem de parayı dergilere gömmemden hoşlanmıyordu.

    dergiyi bin bir güçlükle aldım, gizleyerek eve soktum ve yıpranmasın diye jelatin ile kapladım.

    neredeyse otuz yıl oldu. dergi hala kitaplığımda duruyor.
  • placebo'dan tea party'e, iron maiden'dan dido'ya, metallica'dan mariah carey'e, nick cave'den the fall'a, megadeth'den marillion'a, darren aronofsky'den marilyn manson'a kadar birçok zor ulaşılır ve zor roportajyapilabileteye sahip değerle yüz yüze veya telefonla -çeviri değil özgün- röportajlar yapan, yabanci festivalleri ve önemli konserleri yerinde izleyen, yazar kadrosunda (yazar sayısı da -sözüm meclisten dışarı- 40 kişi değil 10 kişiyi zar zor bulan) sadece deneyimli ve entellik taslamaktansa müzige aşkla bağlı olan yazarlar olan (eralp baydar, tunç dindaş, özlem gürel, ergün arsal, çağlan tekil...), büyük bir dergi grubuna bağlı olduğundan bazı tavizler vermek zorunda olsa da çeviri yazıya asla yer vermeyen, teeanage formatı ile belki de stratejik bir hata yapan ve böylece 20 yas üzerinde birçok insanın almasına rağmen kapağını dışta tutarak taşımaya utandığı, sevmeyenin almayacağı ama almadığı düşünüldüğünde taşlamasının da bir anlamı olmadığı, bir müzik dinleyicisinin içeriğinde her zaman okunacak bir şey bulabileceği, zira 30.000 tirajiyla teenage-veya-değil okuyucusu olan, türkiye'nin en çok satan ve okunan müzik&gençlik dergisi.
  • bu ay yayınladıkları gezi parkı dosyasıyla "neden blue jean hala ayakta" sorusunun yanıtını veren dergidir. 7 sayfalık dosya dışında hemen hemen her yazıda, her röportajda direnişten yana alınan tavır dikkat çekici. this is "rock'n roll"!
  • "fuck of the rest, we are the best" diye sloganlari vardi yakin tarihte, off yazmaktan aciz dergi..

    eskiden daha marjinal bir kesme hitab ederken sonradan saclari joleli pop gencligine donmu$lerdir.. eskinin super go dergisini cikaran ekibin cogunun bu dergide yaziyor olmasi enteresandir.
  • bir zamanlar; özlem tekin'in, bir motorsiklete sırtını yaslayarak "uzaklara bakmalı" posterini vermişlerdi. posterdeki mont sarıydı. ama resmin orijinalinde mont kırmızıydı. montu sarı yapmak için neden uğraştıklarını anlayamamıştım..
hesabın var mı? giriş yap