bir derdim var

• 2000'in ilk on yılı geride kaldığına göre gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki geçen on yılda yapılan en iyi on şarkı içindedir türkiye'de. bilmemkaçbininci dinleyişte yüreğin aynı yerine nasıl aynı şekilde dokunabilir ki bir şarkı?
• sözleri de şöyledir:
  
  bir derdim var artık tutamam içimde
  gitsem nereye kadar, kalsam neye yarar
  hiç anlatamadım, hiç anlamadılar
  
  herkes neden düşman, herkes neden düşman
  unuttuk hepsini, nuhun nefesini
  gelme yanıma sen başkasın ben başka
  
  bir derdim var artık tutamam içimde
  gitsem nereye kadar, kalsam neye yarar
  hiç anlatamadım, hiç anlamadılar
  
  bak bu son perde oyun yok bundan sonra
  işık yok hiç bir şey yok, yok, yok, yok
  bir derdim var artık tutamam içimde
  
  bir derdim var artık tutamam içimde
• ... ozellikle iki cumle:
  
  (...)
  "hic anlatamadim hic anlamadilar"
  (...)
  "gelme yanima sen baskasin ben baska"
  
  (bkz: isik), (bkz: yok). evet.
• mor ve otesi nin nisan ortasında çıkacak yeni albümündeki parçalardan biri. aynı zamanda mustafa hakkında herşey ' in film müziği.
• 6 sene olmuş.. dün gibi bu şarkı ve ilintili anılar.
  zaman ne çabuk geçiyor lan?
• yıllar geçse de üstünden, yerine başka bir tanesi konulamayan..
• 50 yıl sonra bile dinlerken vay be dedirtecek olan muhteşem ötesi şarkı.
  
  özellikle giriş kısmındaki müzik ve monitörlerin görüntüsü resmen dertlerimizin kesişimini anlatıyor gibi.^*
• bu şarkının çıktığı yıllarda harun'un saçları daha fazlaydı, benimse yolum henüz makine mühendisliğiye kesişmediğinden saçımda ak bulunmuyordu.
  o zamanlar ne kerem ''yetmez ama evet''çiydi ne de harun ''ergenekoncu''ydu. zaten öyle şeyler yoktu.
  
  o zamanlar eurovision yarışmasında kuzey ülkeleri hep birbirine verirdi, bize de bülent özveren'le üzülmek düşerdi.
  bugünlerde kuzey ülkelerini bilmem ama güney ülkeleri yani mesela bizim güneydeki suriye, ırak ve de alfabedeki harfleri bile tüketecek kısaltmalara sahip terör örgütleri birbirlerine veriyor.
  arada bir de bize düşüyor... kısaca toplumsal dert bitmiyor...
• tedirgin birinin,
  “artık yeter” dediği noktadır.
  
  artık saklanamayan şeylerin
  konuşulmasıdır.
  
  hepimizin hikayesidir.
  test edilmiş ve onaylanmıştır.
  
  şarkıya gelirsek;
  çok iyidir,
  daha iyisi zor çıkar.
• çok sevdiğim bir şarkıydı, senfoni versiyonunu dinledim ve açıkçası dehşete düştüm. ve bir kez daha anladım ki, eğer türkiye'de ortalama üne sahip bir rock grubu yurtdışında iş yapsa uzun süreliğine rezil olacak.
  
  senfoni versiyonu sözüm ona "canlı kayıt". sıra sıra yazıyorum bu noktaları.
  
  1- harun tekin sanki hiçbir şekilde prova etmemiş gibi nefesini kullanamadı şarkıda. yahu kaç yıllık şarkın, şaka mı bu? hele şarkının başı vokal anlamında leş. hadi diyeceğim yaşlandı sesi yetmez, genç yani adam. sanki şarkıda da aman aman vokal pasajları var. dümdüz şarkı sonuçta ve ona bile nefesi yetmeyen harun tekin... üzgünüm ama komik.
  
  2- şarkıyı kim mikslemişse sanırım mor ve ötesi grubuna karşı kini var. daha leş bir miks görmedim. her şey çorba ve boğuk. arkada kemanlar falan çalınıyor ama duyana aşk olsun. dikkat ettiğim diğer şey ise, tünel miks yapılmış. her enstrüman grubu aynı yoldan kayıt edilmiş ve bu yüzden denge yok. muhtemelen şu parçayı birebir o ortamda canlı dinlesen daha kaliteli verim alırsın kulak olarak.
  
  3- introdaki gitar stüdyoda tekrar kayıt edilmiş ve kesinlikle canlı değil. muhtemelen canlı çalarken bir sorun oldu ya da miksleyemediler ve çareyi bunda buldular. lakin bu gözardı edilebilir bir hile.
  
  4- gözardı edilemeyecek hile vokallerin bazı noktalarda bol bol autotune yapılmasıdır. şahsen bir rock solisti bunu yaptığında küfür etmiş gibi hissediyorum. hadi popçulara falan alışığız, onların yapması allahın emri. rock vokaller yapınca, bir de canlı performanslara serpiştirince dinleyiciye saygısızlık olarak görüyorum. kendileri bilir elbette. vokaline güvenmiyorsan yapma bu işi.
  
  fikir iyi, şarkı iyi lakin sonuç kötü. şu pre ve post prodüksiyonla bunu canlı dvd diye yurtdışında yayınlasan adama mabadlarıyla gülerler.