• bimarhanenin akıl hastanesi veya tımarhane zannedilmesi oldukça hatalıdır. zira osmanlı dönemi bimarhanelerinin vakfiyelerine baktığımızda, baş hekim, yardımcı hekim, göz hekimi, cerrahların da olduğu bir kadroyla karşılaşırız. yine aynı vakfiyelerde her türlü hastalığın tedavi edilmesiyle ilgili hükümler alenen yazılmıştır. hastanelerle ilgili arşiv vesikaları da aynı durumu destekler niteliktedir.
    yani bimarhane kelimesi eskiden hastaneye verilen isimlerden sadece biridir. bunun yanında yaygın olarak kullanılan bir diğer isimse darüşşifadır.
    tımarhane zannedilmesinin sebebiyse geçmişte bazı bimarhanelerin özellikle xix. asırda akıl hastalarının tedavi edildiği yerler halini almasıdır.
    (bkz: manisa bimarhanesi)
  • eskiden islam ulkelerinde akil hastalarini tedavi etmek icin yapilan yapi. bir nevi akıl hastahanesi, tımarhane.
  • ayrıca akıl hastalarının müzik eşliğinde tedavi edildiği yer. amasya daki kocaman bir bina ortasında gökyüzünü görebileceğiniz geniş avlusu var.
  • “hepimiz kardeşiz ” temalı antalya devlet tiyatrosu oyunu.

    jean-jacques rousseau'nun şu pasajına atıfta bulunmuş olması hoşuma gitmiş olmalı ki öz itibariyle beğendimi söyleyebilirim ;

    “ tarihte ilk kez bir toprak parçasının etrafını çitle çevirip “burası benimdir” diyen ve buna inanacak kadar saf olan insanlar bulabilen ilk insan, uygar toplumun ilk kurucusu oldu. o zaman biri çıkıp, çitleri söküp atacak ya da hendeği dolduracak, sonra da insanlara “sakın dinlemeyin bu sahtekârı. meyveler herkesindir. toprak hiç kimsenin değildir. ve bunu unutursanız mahvolursunuz” diye haykırsaydı, işte o adam, insan türünü, nice suçlardan, nice savaşlardan, nice cinayetlerden kurtaracaktı.”
  • aslında bimarhane pek de hastane tanımını karşılamaz. bimarhanelerde hastalığın dokunulan, görülen bir yanı yoktur.
    hatta osmanlı'da aşk yüzünden akıllarını yitirenler de bimarhanelere giderlermiş.
    hastalık değil de aklın geçici olarak kaybedilmesi durumlarında, insanların görece iyi davranılarak, tedavi edildikleri yer diyebiliriz.
  • “eski şifacıdan ruha:
    ağrıyan sırtın değil, yaran
    ağrıyan gözlerin değil, adaletsizlik
    ağrıyan başın değil,senin düşüncelerin
    boğazın değil, kızgınlıkla söyleyemediğin ve ifade edemediklerin,
    ağrıyan miden değil, ruhunun hazmedemedikleri
    ağrıyan karaciğerin değil, o kızgınlık
    ağrıyan kalbin değil, sadece sevgi
    ve en güçlü ilaç sevginin kendisi
    ada luz marquez

    müziğin, suyun, bitkilerin şifasını yüzyıllar öncesinden fark eden ilim insanları bimarhanelerde, şimdiki adı ile bilinen şifahanelerde hazırladıkları terkiplerde bunları sık sık kullanmakta idiler. vakfiyelerinde baş hekim, yardımcı hekim, göz hekimi, cerrahların da olduğu bir kadroyla karşılaştığımız amasya ve edirne bimarhaneleri tıp ve cerrahi tarih müzesi'ne dönüştürülmüştür.

    evliya çelebi’nin aldığı notlar arasında tedaviye ilişkin şunlar düşülmüştür:
    “bu şifahanede akıl sağlığı bozulanlar, burhan sorunu yaşayanlar müzik, su sesi ve koku ile ücretsiz olarak tedavi ediliyor.

    rast makamı: havale ve felç geçirenlere dinletilirken buhurdanlıkta nane, okaliptüs, gül, hint defnesi

    ırak makamı : har mizaçlılara, sersamlere (halüsinasyon görenlere) buhurdanlıkta bergamot, misk, melisa, fesleğen, yasemin ve kananga koklatılır.

    isfahan makam: zihni açar, zekayı artırır ve unutkanlığa iyi gelir. kokusu gül, amber turunçgiller, sedir, lavanta ve kuşdilidir.

    zirevkent makamı: sırt, eklem ağrılarında ve kuluncun tedavisinde faydalıdır. kokusu mandalina, karabiber, zencefil, kayeput, adaçayı ve ardıçtır.

    rehavi makamı: baş ağrısına devadır. kokuları; nane, misk, adaçayı, sedir ve lavanta’dır.

    büzürk makamı: ateşli hastalıklara iyi gelir, vesveseyi ve kokuyu uzaklaştırır, fikre yön verir. ıtır, portakal, neroli, lotus ve güldür kokuları.

    neva makamı: kadın hastalıklarına iyi gelir. kokuları; melisa, gül, nane, servi, papatya, adaçayı, tarçın ve hatmidir.

    buselik makamı: bel ve sırt ağrılarına iyi gelir. kokuları ; kuşdili, biberiye, limon, tefarik, nane ve kafuru nanesidir.”
  • yok artık bir allahın kulu müzikle tedaviyi yazmamış. hastalığa göre makam var yahu.
  • ilk islam bimarhanesi hendek savaşı sırasında seyyar savaş hastanesi olarak kurulmuş.
    ilk tam teşekküllü hastane 707 yılında emevi halifesi velid b. abdulmelik tarafından yaptırılmış.
  • bu sene antalya devlet tiyatrosu tarafından sahnelenen, 18 aralık'ta premieri gerçekleştirilecek olan, murat can kibiroğlu'nun kaleme aldığı ve ömer naci topcu'nun yönettiği oyun.
  • bimar farsça "hasta" demek, bimarhane de dolayısıyla "hastahane" manasına çıkıyor. 19. yy ile birlikte bimarhane, yalnızca akıl hastalarının yattığı tımarhane anlamında kullanılmaya başlıyor.

    tımar, iyileştirme, daha iyi hale getirme manasındadır biliyorsunuz zati.

    ör: toptaşı bimarhanesi
hesabın var mı? giriş yap