• türkiye'de böyle olduğunu iddia edenlerin %87,5'i harlem'de yadırganmaz. öyle diyeyim ben sana.
  • 400'e yakın entry'yi iki maddede özetleyebileceğim başlıktır.

    özet geçersek
    1. ay cok kızarıyorum, 50 faktörden aşağısı kurtarmıyor. *
    2. çok güzel ten, hele bir de x saç rengiyle.
  • sahip oldugum ten... saka lan saka, 3 kilometreden kürt oldugum belli oluyor, o kadar esmerim.
  • özellikle sahibelerinin şikayet edermiş gibi görünüp sahip oldukları için içten içe ayrıcalıklı olduklarını düşündükleri, sahip olduklarını vurgulayabilmek için kıçlarını yırttıkları tendir. insanları hala "ay dizim kızarıyor çok kötüüüüe"ye inandırabildiklerini sanıyolar.
  • nice kara kıllı türk kızlarımızın, zenci olmadıkları için sahip olduğunu sandığı ten rengi.
  • sözlükte ara sıra hortlayan megaloman turnusolu.
  • televizyonda gördüğümüz çoğu ünlünün sahip olmadığı ten rengi. bu şekilde tanımımızı yaptıktan sonra devam edelim. evet televizyonda gördüğümüz çoğu ünlü aslında açık buğday dediğimiz ten rengine sahiptir. ama fondoten, ışık derken nerdeyse hepsi 4-5 ton daha açık görünür. bunu hem ünlü bir fotoğrafçının asistanı olan bir arkadaşımdan duymuştum, hem de aynı ortamda bulunduğum bazı ünlülerde gözlemlemiştim. hazal kaya, beren saat, merve boluğur, cansu dere gibi beyaz tenli olduğu söylenen çoğu tv yıldızımızın aslında açık buğday tenli olduğu, fondoten ve whitening işlemleriyle ekranda öyle gözüktüklerini, mehmet günsür, kenan imirzalıoğlu gibi isimlerin ekranda göründüklerinden çok daha koyu tenli olduğunu söylemeyi de borç bilirim.

    devam etmek gerekirse bu beyaz ten dediğimiz şeyin her ten renginde olduğu gibi türlü türlü alt dalları vardır. beyaz-beyaz, pembe-beyaz ve sarı-beyaz şeklinde. beyaz-beyaz dediğimiz tonu iskandinav yarımadalarında yaşayan arkadaşlarda çok rahat görebiliriz. avrupaya indiğimiz zaman pembe-beyaz denilen cinsi karşımıza çıkar. uzakdoğu ve türkiyede ise sarı alt tonlu dediğimiz sarı-beyaz olanı baş gösterir.

    koyu renk tene solaryumla sahip olunabilir ama beyaz ten doğaldır, yapay yollarla sahip olunamaz diyen arkadaşlara selam ederim ve uzakdoğuda cilt beyazlatma pazarının %90, avrupada ise %60 olduğunu, bir pakistanlının bile 2-3 yıl içinde pür-i pak beyaz tenli olabileceğini söylerim. (bu olay da gözümün önünde gerçekleşmiştir) günümüzde beyonce, rihanna gibi çoğu zenci arkadaşımız da bu pazardan yararlanmaktadır.

    peki bu pazar nasıldır, neleri içerir? yves saint laurent, dior, lancome, shisido gibi çoğu markanın nemlendirici, süt, losyon vb şeklinde beyazlatıcı ürünler çıkarmıştır. bu ürünler düzenli kullanımda ten rengini 5-6 ton açabilir. aynı zamanda doğal maskeler dediğimiz yoğurt-limon-bal karışımları, pirinç suyu da cilt beyazlatma ve aydınlatma konusunda yardımcı olabilirler. içten takviyede önemlidir. nar, portakal gibi meyveler anti-oksidan özelliği sayesinde cilt renginizi içten açar.

    son olarak beyaz tenlilerin karaciğerinde l-glutathione adlı radikalin çok olduğu, beyaz tene bunun sebep olduğu tespit edilmiş ve piyasada bu tarz l-glutathione içeren haplar türemiştir. karaciğerimde sorun olduğu zamanlarda bu haplardan kullanmış biri olarak 6 aydan sonra cildi baya beyazllatığını söyleyebilirim ama eğer kullanacaksanız doktor kontrolünde kullanmanızı öneririm. yoksa beyaz ten diye mezara girmek işten bile değil.
  • hakkında sahip olduğum tendir deyip arkasından bu ten renginden çok muzdarip olduğunu beyan etmeyeni dövüyolar sanırım. ülkemizde ekşi sözlüğün aksine esmer ve buğday rengi tenlere göre daha az rastlanan tendir.
  • "beyaz tenim o kadar beyaz ki gune$e ciktigim mikrosaniyede 'red alert' diye neon i$iklari yaniyor, dunyaya kaos hukmediyor" diyen insanlarla dalga gecerken farkina vardim ki bu arkada$lari delirtecek bir grup insan da varmi$ ve belki o arkada$lar (mesela ben) pek o kadar da haksiz degillermi$ "ne kadar beyaz ve hassas" olduklarini aciklamakta.

    annem di$inda biriyle tatile cikinca ba$liyor cunku sorular, "sen neden bu kadar beyazsin", "gune$e hic cikmiyor musun", "denize girmicen mi yani", "gune$ yagi surmuyor musun" filan diye. bu kadar beyazim cunku allah baba oyle yaratmi$, gune$e cikiyorum ama sizin gibi sabah 9 ak$am 7 mal gibi yatmiyorum, tatile geldim ama denize girmiycem mi sandinizdi? gune$ yagi denen nane bildigin rihanna rengi, bilemedin bronzla$mi$ insanlar icin, sen manyak misin karde$im?

    sabahtan ak$ama "yansana", "gune$e cik daha cok", "kac faktorlu o $imdi", "ama rengin degi$miyor neden?" diye virvirvir.
    size ne lan. got benim govde benim. on dakika gune$te kalinca ciller basan benim vucudum, giren cikan bana, sana noluyor? anladim ki ailelerinde ve yakinlarinda "gercekten" gune$ten korunmasi gereken birileri olmayan insanlar "ben cok cabuk kizariyorum, doktorum da sakin gune$e cikma" dersen "ayyyyy kendini ovuyo, sanki olecek iki dakika gune$ gorse" filan diye du$unuyor herhalde (ki, evet biraz fazla gune$te kalirsa olebilir o ki$i mesela).

    bilmiyor cunku, ba$ina gelmemi$, kizil kafali bir insanin mal gibi gune$te yatarsa cilt kanseri riskini inanilmaz arttirdigini, doktorunun "yasak" ettigini bilmiyor ve gotunden sallamaktan haz aliyor. o bugday tenli ve kahverengi sacli, onun gune$e ciktiginda ekstra korunmasina gerek yok ve yanindaki teleme peyniri arkada$ yuksek koruma faktoru surup "ben golgede oturup kitap okicam" derse prenses, kendini begenmi$ filan addediyor. zaten ben azicik gune$te durup istakoza donup gece ate$lenince onu tamamen $ov amacli yapiyorum, birkac seneye de ne kadar hassas ve beyaz oldugumu kanitlamak icin kanser olucam, oldu mu?

    edit: bu entryde beyaz tenden degil, beyaz tenine koruyucu gune$ kremi suren ve golgede oturanlarin "gune$e cik! bi$i olmaz! surme krem!" diyerek beynini yiyen topluluklardan $ikayet edilmi$tir.
hesabın var mı? giriş yap