• yerli örneği olarak ilk akla gelen serdar kılıç oluyor muhtemelen.

    ikisini de izliyorum fırsat buldukça. mesela serdar kılıç geçenlerde ormanda gezerken ağaç dallarına asılmış bir kozalak buldu:

    - sincaplar bunu kurutup yemek için bırakmış. yerine koyup devam edelim.

    işte bu noktada bear efendi olsaydı önce o kozalağı yerdi, sonra da rızkını almaya gelen sincapları yiyip kuyruğundan atkı yapardı kesin.
  • herşeyi, ama "her-şey-i" yiyen adam. programında sıkca şu tip konuşmalara şahit olursunuz

    *- bu böcek bu civarda çokça rastlanan bir böcektir. onu sekiz bacağı, uzun antenleri, yeşilimsi rengiyle kolayca ayırt edebilirsiniz. bu kadar küçük olmasına rağmen çok iyi bir protein deposudur. şimdi ben bunu şöyle ...nımnımnımnım *... tadı bozulmuş peynire benziyor.. ama proteinli. bunu yiyebilirsiniz.

    *- bu ot, mavi yapraklarıyla hemen fark edilebilir. bu kadar güzel görünmesiyle birlikte içinde çeşitli demirler bulundurur. bunu rahatlıkla yiyebilirsiniz ...nımnımnım * ... tadı ıspanağa benziyor..hmm..

    * - bu ağaç (!) bu ormanda çok rahatlıkla fark edilir. diğer ağaçlara göre daha incedir vs. bunun böyle kabuğunu sıyırırsınız. çok proteinlidir... nımnım *... tadı bi boka benzemiyor.. ama yiyin bunu bak. görürsen ye bunu hafız. kaçırma derim ben.

    * - çölde en çok akrebe rastlayabilirsin. aha bi tane gördüm! şimdi bunu böyle alıp bunun kuyruğunu keseriz...nımnımnımnımnım*` :ama canlı canlı yeme efektitadıgötüme benziyor`. ama yerim ki ben bunu.

    kısacası kendisi tam bir "yenir ki bu. ben bunu yerim hafız." insanıdır.
  • protein için ruhunu satar bu adam.
  • bu adamla vedat milor aynı adaya düşerlerse , vedat bey yemek beğenmeyeceği için açlıktan ölür. bu adam da vedat milor u afiyetle yer.
  • adam yürüyemez denildikten 18 ay sonra everest'e çıkmış siz hala bal porsuğu diye sayıklayın.
  • dün akşam bir tabak dolusu kabuklu ceviz almış, bear bey'in alaska macerasını seyrediyordum. avucumda iki cevizi sıkarak kırdığımı gören hanımım yüce insan adistantsadness, mutfağa gidip geldi;

    a: al bununla kırsana yahu :)
    r: ana bizim ceviz kıracağımız mı vardı?
    a: e sen nasıl kırıyorsun ki bunu???
    r: bu ceviz. elimizle bu şekilde kırarak da yiyebiliriz. içindeki protein, mineral ve yağ hayatta kalmamı sağlayacak. hımm nımm nımm, tadı nefis, bu moralimi düzeltti.
  • bu herifin, 11.05.2009 tarihinde discovery da yayınlanan ultimate survival programına göre yalancı, kandırıkçı, insanları kandıran bir insanoğlu olduğu kesin bir şekilde ortaya çıktı. ayı girils daha önceki gezilerinde kah arap çölleri, kah buzullar, kah afrika da dolaşırken başına gelen o olaylar karşısında hayatta kalma konusunda bizlere yön gösterdiğini zannediyorduk. yolda eline geçen her türlü hayvanı yemesini vay anasını nidaları ile seyrediyorduk. bizlerde o duruma düşsek, daha dakkasında boktu püsürdü yemeliyiz, hayatta böyle kalınır diye biliyorduk. suyu damıtmayı, yağmurdan korunmak için sığınaklar yapmayı, hayvan leşlerini kullanmayı öğrendik sanıyorduk. yanımızda taşıyacağımız bir rambo bıçağının herşeye yeterli olduğunu düşünüyorduk. daha neler. neler

    ama bu yalançı adam dün toroslara helikopterle indi. ardından kendini ıhlara vadisine attı. sonra göreme ve zelve bölgesinden çıktı. ordan tuz gölüne gitti. sonra göreme civarında bir köyde, "burda insanlar yaşıyordur, bu çöllerden de canlı çıktık" diyerek ve arap müziği eşliğinde programı bitirdi. yalancı adam, peri bacalarının üstüne çıktı, canlı kimse var mı buralarda diye. insanlara ulaşmak için güya mağara araştırması yaptı. ama yavşak, mağaraya girmeden büfeden su alabilirdi. bizi yiyormuşun girils, ben bunu anladım. heyecan yaptırmak adına, sistemin bir kölesi olmuşun. ingiliz olmandan anlamalıydım lavrıns seni. ama eski taktiğiniz olan "bunlar dışardan değil içerden yıkılır" hurmaları, geldi dötünüzü tırmaladı, içerde çektiğiniz bölüm ile foyanız ortaya çıktı. bittin olm sen.

    artık varsa yoksa "içimdeki doğa", omuz omuzayım serdar kılıç la
  • yaban domuzu pisliğinden namibya usülü çay yapıp bunu içtikten sonra "sağlıklı şeylerin tadının kötü olduğu gerçeğini göz önüne alırsak, bu içtiğim çay son derece faydalı bir şey olmalı" diyebilmiştir, o anki yüz hali görülmeye değerdir. işin ilginci namibya san yerlileri bu çayı antitoksin amaçlı kullanıyormuş. ve asıl bomba cümle bundan sonra gelmiştir;

    - bunu nasıl bulduklarını çok merak ediyorum.

    haklı ama, şaka gibi. çinlilerin barutu bulmasından da öte bir şey bu sanki..
  • birkaç gündür geceleri kısa kısa izliyorum, protein var, enerji var ayağına yemediği bok kalmadı pezevengin. yalnız henüz pırasa yediğini görmedim. o kadar iğrenç bir adam değil demek ki.
  • rahat koltuğundan götünü başını kaşıyarak izleyip, bok atan seyirciye yaranamamış adamlardan biridir, ben bunu gördüm. yahu adam ekiple bile kalkışılması çok tehlikeli ve iğrenç hareketlere kalkışıyor, bok yiyor, püsür içiyor, böcek kemiriyor, dağa taşa vuruyor, buzlu sulara, kızgın kumlara atıyor kendini. bizim efendi oradan; "samimi bulmadım", "numara yapıyor", "arkasında ordu gibi ekip var lan onun", "hede hödö" diyor. lan adam ne yapsın? sana daha samimi görünsün diye kolu bacağı mı bıraksın ücralarda, kafayı, gözü mü yarsın, binbir çeşit parazit, hastalık vb. içeren şeyleri yeyip de, önlemini almayıp heder mi olsun? aldığı riski en düşük düzeyde tutmaya çalışacak tabii adam, işi ölüm tehlikesini simule etmek değil ki adamın, sadece olası durumda şansı artıracak bilgiler sağlamak, tatbikini göstermek. tabii geldiği coğrafyaya çalışacak önceden, tıbbi önlemini alacak, ne yenir ne yenmez inceleyecek, bunları tecrübesi ve yetenekleriyle birleştirecek ki sana da sağlıklı bilgi verebilsin. sen adamın gözlerinin bağlanıp, hiç fikir sahibi olmadığı, duymadığı, görmediği bir yere bırakılıp; hiç bilgi almadan, teker teker bilinip bilinmeyen, zehirli zehirsiz herşeyi yiyip test etmesini bekliyorsan, öyle bir beyinsiz daha bulunamadı, kusura bakma. ama böyle bir durumda dahi olsa, yaban hayat hakkında fikri olmadan, rahat koltuğundan sallayanların yanında kat kat daha fazla şansı olduğu kesin.
hesabın var mı? giriş yap