• zamanında ne yaparsam yapayım her halükarda gittiğim götürüldüğüm namaz.

    yok arkadaş bu babalar anneler hiç bi şeye karışmadı şu namaza karıştıkları kadar. farz da değil ki. ha bunu söyleyince bak bak, karşı mı geliyosun oluyo. lise bitene kadar evdeydik mecburen de, üniversitede rahat ederiz dedik.. neyini ediyon amına koyiim.. bayram bu, ailenin yanına gidiyoz.. okul bitti, aileden ayrıldık bu seferde telefonda konuşuyolar.. yarın gidiyon di mi namaza diye.. hee gidiyom..

    ha gidiyon noluyo.. köye sadece yazları ya da bayramları giden birisiyim. küs olduğum yok, tanıdığım ettiğim yok.. namaz biter, bayramlaşırsın ya.. kimseyi tanımıyom lan.. ellerini sıkıp allahümsallisi hamme hamme diye kafadan atıyom her elini sıktığım kişiye. son 3-4 yıldır köye de gittiğim yok, istanbul'dayım.. burası daha garip.. burada da tanıdık yok.. bayram kaynaşmak, barışmak, öpüşmek koklaşmak da, ben bu adamları senede 2 kere görüyom, onda da her sene değişiyo bunlar..

    bi de benim ezberim iyi değil.. hoca ne dese ben illa gözümü kestirdiğim birisini taklit etmem gerek. şans ya amına koyiim o taklit ettiğim benden salak çıkıyo. eğilmeyecek yerde biz ikimiz eğiliyoz sadece koca camide.. geriliyom bilader ben bu bayram namazlarında..

    neyse, hadi iyi bayramlar..
  • insanların en güzel kıyafet ve en eski ayakkabılarıyla gittiği namaz.
  • tam bir karmaşaya sebep oluyor her sene.

    mesela biz evde 3 erkek olarak katılım gösteriyoruz. bu akşam yine nasıl kılınacağı konuşuldu. kardeşimle ben cemaatten kopya çekmeyi teklif ettik. babam bildiğini iddia etti. babam bana farklı, kardeşime farklı anlattı. sonumuz hayrola.

    bir de bu bayram namazının saati neye göre belirleniyor? çok erken değil mi?
  • eğer baba başını alıp çoktan gitmişse bu hayattan evin tek erkeğine farz olur bu.

    istediğin kadar inanma, istediğin kadar kendince soruların olsun, istersen git krem peynire tap. evde bir tane anne varsa daha arefe gününden gözünün içine bakan, eğer senden önce kalkıyorsa namaz sonrası yapacağın kahvaltı için, eğer gözleri nemli bir o kadar da gururlu - neyin gururu olduğunu sadece o biliyor - bir şekilde bakıyorsa sana gidersin o namaza. git cemaatle takıl istiyorsan, girme camiye istemiyorsan. kapısının önünde yak bir sigara. düşün, sağa - sola bak, açık bir bakkal bulursan al bir gazete oku spor sayfasını. ama baban çoktan gitmişse ve daha da önemlisi geride kalanlar sana çoktan yeni bir rol belirlemişse gidiyorsun bayram namazına. kılıyorsun, kılmıyorsun o sana kalmış. ama o saatte çıkıyorsun evden.

    bu kadarını da yapamıyorsan ailen için. sen bilirsin.
  • şimdi her yerde böyle midir bilmiyorum ama -zira pilot bölge seçildiği geyiği vardı, e başka yerde de namaz kılmadım-, tekirdağ'da tek bir camiden verilen vaaz diğer camilerdeki kolonlar sayesinde duyulur. yani her caminin imamı ayrı ayrı vaaz vermez de, merkez camisi imamının konuşmaları diğer camilerde de yankılanır.

    bayram namazının katılımcı kitlesi ilginçtir. normalde neredeyse hiç bir namaza gitmemiş insanlar ve yataklarından anne-babaları tarafından zorla kaldırılmış çocuklar bu kitlenin %60'ını oluşturur. dolayısı ile her bayram namazına 20 dk., ne bileyim işte yerine göre 1 saat öncesinde camilerde yer bulmak imkansızlaşır, insanlar içeriye sığmazlar. en kalabalık olan camiler de, artık orada kılınan namazın daha büyük sevap olduğu mu düşünülüyor bilemem fakat, merkezi ya da "ünlü" camilerdir. bazı insanlar bu camilerde namaz kılmak için neredeyse yarışır.

    tekirdağ'da en popüler ve eski cami merkez camisidir. ben nispeten daha düşük nufuslu bir bölgede yaşıyorum, buna rağmen namaz kılmaya gelen diğer insanlar ile "cıkcıkcık birader, dolu içerisi görmüyor musun, kalabalık git dışarıda kıl" şeklinde tepki gösteren insanlar ile "abi birazdan herkes ayağa kalkınca, rahatlayacak ortam" şeklinde tartışmaya girmemek için bayram namazlarına çok daha erken giderim, en arkaya duvara sırtımı yaslar otururum.

    yine böyle bir bayram sabahı, erkenden yerimi almışım camide, arkamı yaslamışım duvara, önümde 10-15 kişi var, fakat bana yakın oturuyorlar. canım sıkılmasın ve çabuk zaman geçsin diye çıkardım telefonumu telefonumla oynuyorum. merkezden konuşan imamın diğer bütün camilerde yankılanan sesi bana eşlik ediyor, hayattan tamamen soyutlamışım kendimi, nereden baksanız kalabalığı dolmasına yarım, namaza bir saat var. merkez cami o saatte bile ağzına kadar dolduğu için, imam vaaz verirken arada 5-10 dakikada bir "sevgili din kardeşlerim, içerisi çok kalabalık, dışarıda insanlar kaldı, hava da soğuk, sizden ricam biraz safları sıklaştıralım" diyor. e bu ses de bizim bomboş camimizde de yankılanıyor. iyice telefondaki oyuna dalmış bünyem birden "hoca!! git git duvara yaslandık, yeter artık, bomboş cami sen safları sıklaştıralım diyorsun" şeklindeki bir feryatla irkildi.

    ulan kafayı bi kaldırdım, biraz önce dibimde dağınık bir şekilde oturan 10-15 kişi ile aramda yüz metre var artık. 1-2 abi iyice caminin ön duvarına yaslanmış, kendi kendilerine söyleniyorlar, iyice bir lemmings ortamı oluşmuş camide, birinin eline kazma versen kırıp duvarı aşağı düşecek, diğerleri de arkalarından düşecek, durum bu.

    meğersem sen merkezde verilen vaazı o camide veriliyor san, hoca "safları sıklaştıralım" dedikçe yerinden kalk, ilerle, üstüne bir de hocaya fırça at. gülmedim ben, anlattım durumu, "belki hoca bile gelmemiştir daha abi, geniş geniş oturun" dedim. her bayram namazında 1-2 amatör ruhlu kişiye rastlamışlığım vardı da, o gün 15'i birden denk gelmişti. hala düşündükçe, yaşamayıp kafamda kurduğum bir olaymış gibi gelir.
  • dinlemesi farz olan hutbesi namazdan sonra okunduğu için ekşicilerin yarısında çıkmamaları gereken namazdır.
  • bayramı fevkaladenin fevkinde hissedebilmenin şart olduğu namazdır kanımca, -kılan için değil sadece bekleyen içinde- dönüşü özellikle muhteşem olur, babanın elini öpmek için kıta dura geçilir , eller öpülür , harçlıklar alınır, akşamdan yapılan börekle, sarmayla ziyafet çekilir. sonrası malumunuz komşu akraba dolaş dur.
    edit: namaz sonrası bekleyeniniz, beklediğiniz bol olsun.
  • bulunduğumuz beldedeki caminin imamı yanlış kıldırınca, tekrar kıldırmak zorunda kaldığı namaz.

    rukuyu atladı, direk secdeye gitti, cemaatin çoğu rukuda kaldı, millet hemen secdeye gitti, namaz bitti, hutbeye çıktı hoca, ben mi yanlış kıldırdım, siz mi yanlış yaptınız diye sordu, cemaat sen yanlış yaptın deyince, tekrar indi ve kıldırdı. sonrada 33 yıllık hocalığımda ilk defa oldu, kimseye söylemeyin dedi.

    bende o yüzden koşa koşa geldim yetiştirdim size.
  • istanbul ili için 06:50'de eda edilecektir.

    not: bayram namazı saatini ekşi sözlükten öğrenecek adam çıkar mı diye deneme yapıyorum. gerçi nasıl ölçeceğim onu bilmiyorum.
  • hayatımda hiç kusursuz kılamadığım namazdır. yine çalım yedim, rükuya erken gitmekten son anda döndüm.
hesabın var mı? giriş yap