ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bülent serttaş'ın oryantal didem'e bakmaması
-
mantıklı harekettir. böyle dansöz mü olur amk.
metro saldırganının yakalanma anı
-
adamın maskeyle evde beklemesi de bilinçli bir suçlu olduğunu gösteriyor.
dolar artarken işyerlerinin son durumu
-
sektör = mobilya
mağazada öyle boş boş takılıyoruz. girip fiyat soran bile yok.
arada bloomberg'i açıyorum. pariteye bakıyorum.
film açayım dedim heyecan vermiyor. pariteyi izlemesi daha heyecanlı resmen.
öğretmenden işitilen en komik azarlar
-
-bugün silgisini unutan, yarın terörist olur!!
pms diyalogları
-
-hayatım ne oldu?
-neye ne oldu?!
-ne biliim yüzün biraz solgun gibi...
-nasıl yani, kötü mü görünüyorum?
-yok hayır ne ilgisi var?
-ne yani ilgisi yok mu?
-ya üff, hasta mısın?
-yaa hastayım evet, var mı diyeceğin!
-nooldu şimdi ya?
-neye nooldu? karnım ağrıyo tamam mı?
-tamam...
-ne demek tamam, benim canım acıyo diyorum!
-peki ne yapayım, ilaç ister misin?
-hayır, hiçbişi yapamazsın, yapamazsın!
-ağrıkesici vs. ister misin?
-hayır istemem, kimyasal ilaçlar kullanmamalı demiyo muydun sen?
-evet de hastasın diye!
-yaa başın ağrıdı di mi, çok mızmızlandım...
-ya ne ilgisi var şimdi, senin için...
-yok yok istemiyom, hiçbişi yapma benim için!
-.....................
-bana çikolata alsana...
şafak sezer'in 1.5 senedir işsiz olması
-
şaşırtan bir olay.
demek ki daha fazla yalaması şey pardon çalışması gerekiyormuş.
almanların beceremediği şey
-
dünya savaşı kazanmak. hadi birincisini kaybettin bari ikincisini kazan be kardeşim.
22 şubat 2014 galatasaray beşiktaş maçı
-
lazercinin yaninda bir adet "hd canli" gozlugu takmis amcanin da izledigi mac.
http://i.imgur.com/szkkct9.jpg
klibi kısa film tadında olan şarkılar
-
2016 yılında hande kader cinayetinden hemen birkaç ay sonra yayımlanan ses etmedir. gerek konusu gerekse konunun ele alınış biçimi athena'yı gözümde bir tık daha yükseltmiştir.
athena-ses etme
edith piaf
-
3 yasinda menenjit geçirip kör olmus, sonra 7 yasinda kendiliginden görmeye baslamistir tekrar. ama hayati boyunca talihsizlikler, acilar pesini birakmamistir. küçük kizini yine menenjite kurban vermistir. ve cenazesini kaldiracak parasi bile yoktur o zamanlar.
hayatim adli otobiyografisinde geçen çok içli bir hikayedir bu: sabah saatin dördünde öyle ümitsizce para ararken, kendisi gibi fakir arkadaslarinin yardimlari da yetmezken ve cenaze masraflari için gerekli 10 frankin eksikligini hissederken bir adam laf atar arkasindan, "benimle birazcik eglenmek için ne istersin?" diye. "10 frank" der o da. küçük bir otele giderler. yabanci 10 frank'i pesin verir hatta. ve yapamayacagini anlar o zaman edith. aglamaya baslar adamin karsisinda; ve hikayesini, çocugunu kaybettigini, topraga verecek parasi bile olmadigini anlatir. ve adam parayi alarak gitmesine izin verir...
söyle yazar piaf (ki fransizca serçe demektir piaf): "iste, bugüne kadar darda kalanlara en ufak bir karsilik bile beklemeden yardim etmemin asil nedeni bu adamdir. peki, bu adam bana bir fahise gibi davranmis olsaydi... belki de bugün birçok insanin vücudunu, birçogunun da ruhunu son anda kurtaran biri olmayacaktim. bugün dahi, bana başkalarina yardim etme duygusunu saglayan bu insana minnettarim".
bilmiyorum, hislenirim ben...
benden daha alevisi olamaz
-
tahmin edilebileceği gibi, "alevilik hz. ali'yi sevmekseee..." ön şartına bağlanmış iddia.
alevilik hz. ali'yi sevmek değildir. kimseyi sevmek değildir. öyle düşünmek veya şöyle inanmak da değildir. bunların hepsidir, her biridir, hiç biridir. alevilik bir kimliktir. alevi olmayan herhangi bir kimsenin "ben de aleviyim" demesi de alevilerin... umurunda... evet umurunda değildir. "x y ise ben de aleviyim"e içkin aşağılamayı, tenezzül tavrını en iyi aleviler hisseder. rte'nin bu lafına alevilerin tav olmasını bekleyen sünni, geri zekâlıdır.
(bkz: sen gelme ulan ayı)