hesabın var mı? giriş yap

  • lan şaka maka bir ton psikopatla aynı ortamda yaşıyoruz farkında değiliz. toplumun ruh sağlığı almış başını gitmiş. yalnız türbanlı iki hanım kızımızı takdir ettim. var demek az da olsa böyle gönlü geniş dindarlar. korkunçlu kadının da allah kocasına yardım etsin dört duvar arasında.

  • bayrağımıza hakaret eden stern dergisi değil, ülkemizi bayrağımızı, dış politikadaki ağırlığımızı, devlet olma ciddiyetimizi yerlerde süründürenler; içeride muhaliflere en yoğun baskıyı uygulayıp dışarıda demokratik ülkelere "nazi" diyenlerdir.

  • theseus'un gemisi, felsefede bir paradoks.

    plutark'ın aktardığı yunan efsanesine göre, girit'ten muzaffer dönen theseus'un gemisi atina'da hatıra olarak uzun süre muhafaza edilir. zamanla geminin tahtaları çürüdükçe yenileriyle değiştirilir. öyle ki, bir gün geminin değiştirilmedik hiçbir parçası kalmaz. bu durumda gemi hala theseus'un gemisi sayılır mı, yoksa başka bir gemi haline mi gelmiştir? gemi, antik filozoflar için tartışma konusu olur.

    theseus'un gemisi, filozofları tarih boyunca uğraştıran bir konudur. paradoksun çözümü için çeşitli öneriler ortaya atılmıştır.

    heraklitos'a göre, varlıklar sürekli değişmektedir. bu nedenle yukarıdaki konu bir paradoks değildir, theseus'un gemisi daha atina'ya vardığı günün ertesinde farklı bir gemi olmuştur.

    aristo'ya göre bir varlığı tanımlayan dört neden vardır. şekilsel neden veya şekil, bir varlığın görünüşü, tasarımıdır. maddesel neden, maddesidir. aristo'ya göre bir şeyin neliğini şekilsel neden tanımlar, dolayısıyla theseus'un gemisi, aynı gemi olarak kalmıştır, zira şekli değişmemiştir. aristo'nun diğer bir nedeni nihai neden veya maksattır. theseus'un gemisinin tahtaları değişse de maksadı (theseus'u taşımak) değişmemiştir, hala aynı gemidir. son olarak etkin neden bir şeyin kim tarafından ve nasıl yapıldığıyla ilgilidir. örneğin, bir geminin hangi tür ustalarla, ne tür aletlerle yapıldığı. theseus'un gemisini ilk yapan ustalar ve onların aletleri, gemiyi onaranlarla aynı olduğu için, bu neden açısından da gemi aynı kalmıştır.

    geminin hala theseus'un gemisi olduğunu söyleyenlere karşı ikinci bir soru daha ortaya atılmıştır: değiştirilen tüm parçalar bir tarafta saklansa ve bunlar kullanılarak ikinci bir gemi yapılsa, bu theseus'un gemisi olur mu?

    theseus'un gemisi, modern hukuktaki bazı sorunlarla ilgilidir. örneğin, theseus'un bir gemisi yerine otomobili olsaydı, tüm parçaların değişmesi ruhsat ve sigortayla ilgili sorunlar doğuracaktı. araçların şasi numaraları en belirleyici unsur olarak ruhsatın üzerine kaydedildiğine göre, hukuksal açıdan şasi numarasının değişmesi, aracın değişmesi anlamına gelir mi? theseus'un şasi numarası değiştirerek yeni bir araca sahip olduğu öne sürülürse, yeniden alım-satım vergisi ödemesi gerekir mi? şasi değişiminden önceki sigorta poliçesi hala geçerli olur mu?

    paradoksun kişilik sorunuyla da ilgisi vardır. tüm organları zamanla nakledilerek yenilenmiş bir insan, başlangıçtakiyle aynı kişi midir? hayatımız boyunca vücudumuzdaki tüm atomlar doğal bir şekilde yenileriyle değişse, bu hayatı sürenin tek bir kişi olduğu söylenebilir mi?

  • bu pazar yaptığım eylem. dünya tatlısı bir sözlük yazarı ile tanıştım. hatta enteresandır birbirimizi neredeyse hiç görmeden tanıdık, tanıştık sıcak bir cay içtik aynı sıcaklıkta bir sohbet ettik.

    bu ilk değil aslında, gerçek hayatta görüşmeye devam ettiğim bir sürü dostum oldu. hatta geçen sene evde kızılca kıyamet kopup ben pılımı pırtımı toplayıp evi terkettiğimde, bu dostlarımdan biri öğrenir öğrenmez "ev bomboş duruyor, anahtar komşuda al, gir istediğin kadar kal" diyen jet hızında bir mesaj çekti taa londra'dan.

    bir başkası avukat dedi istediğin an. bir başkası iş dedi hatta "düşünüyorum, ne yapabilirsin diye 3 gündür, istersen buraya gel" dedi. tabi ki istisnalar vardır ama insanlar her yerde tanışıyorlar her yerde arkadaş, dost, sevgili olabiliyorlar. iyi insanlarla, kötü insanlarla karşılaşma ihtimali her yerde var. bu ihtimal galiba sizin ne aradığınızla da alakalı.

    sonuç olarak şu ana kadar, gerçek hayatta karşılaşıp, dost olduğunu zannetiğim kadar zarar görmedim henüz hiç birinden. demek ki o kadar da kötü bir şey değil.

  • bir organofosfat turevi olan ve gb ya da zarin olarak da bilinen savas gazi. 1938'de almanya'da , ambros, rüdriger, ve van der linde tarafindan kesfedilmistir. alman hukumeti berlin'in guneyinde bulunan falkenhagen'de bir laboratuvar kurarak sarin gazi uretmeye baslamistir. nazilerin kullanimi icin 500 kg kadar uretilmistir. amerika da bos durmamis ve 1950'den itibaren sarin gazi uretmeye baslamistir fakat 1956'da buna son vermistir.
    genel olarak esteraz enzimlerinin inhibitoru olarak bilinen sarin gazinin en onemli etkisi asetilkolinesteraz uzerinedir. bir cesit norotransmitter madde olan asetilkolin'in parcalanmasinda kullanilan bu enzimin inhibe edilmesiyle birlikte sinirsel iletimde buyuk aksakliklar ortaya cikar. kas ve refleks kontrolunun kaybi gibi etkilerle baslayarak olume kadar goturur, olumcul miktarda alindiginda. 20 mart 1995'te aum shinrikyo tarafindan duzenlenen tokyo metrosu saldirisinda, kasumigaseki istasyonunda kullanilmis ve 12 kisinin olumune, 5500 kisinin yaralanmasina yol acmistir. 1988 yilinda kuzey irak'ta da kullanildigi ve 5000 ila 8000 arasinda insanin olumune yol actigi sanilmaktadir.
    c4h10fo2p formulune sahiptir ve molekul agirligi 140.9 gr'dir. erime sicakligi -57 celsius, kaynama sicakligi ise 147 celsius'dur. oda sicakliginda 1.48 mm hg buhar basincina sahiptir ve yogunlugu* 1.11 gr/cm3'tur.

  • benim işimin polisi sevmek olmaması fakat polisin görevinin beni korumak olmasından kaynaklanır.

  • durakta iki mavi önlüklü çocuk otobüs beklemektedir
    ç1: geşdimisgün bi baktım otobüsün kalkmasına 5dakka kalmış hemen koştum tam duraktayken yetişdim ama çok bis koşmuşum
    ç2: olum ben geçengün 3dakka kala evden çıktım durağa geldiimde 5dakka vardı

  • cahit sıtkı tarancı'nın şiirinden çok yeditepe istanbul'un yusuf'unu getirir akla;

    "35 yaşındayım. daha hiçbir şey yaşamadım ki ortasında olayım hayatın. ama kenarındayım, o kesin"

    çoğu yaşa musallat olan cümledir esasen. ancak kaç ortalı ki hayatlarımız?

  • arda'dan 1000 defa daha mert, insan gibi bir insanın söylemi. bunu milyonlarca kişinin gözlerine bakarken demesi de ayrı bir güzellik. alkış!