hesabın var mı? giriş yap

  • 2021 yılı hatta arttırıyorum

    clio'nun lüks sayıldığı yıllar
    kuruyemiş'in lüks sayıldığı yıllar
    meyve'nin lüks sayıldığı yıllar
    et'in lüks sayıldığı yıllar
    bira'nın lüks sayıldığı yıllar
    rakı'nın lüks sayıldığı yıllar
    bilgisayarın lüks sayıldığı yıllar(teknoloji çağında!)
    şahin doğan arabanın 40bin tl olduğu yıllar diyeee uzar gider bu entry

    aklınıza gelen satın alınabilecek herşey artık lüks maalesef.

  • ımam konuşmasında "en tepelerde malikanelerde bile yaşasaniz sonunda hepiniz oleceksiniz" gibi bir cümle sarfetmiş bu esnada da tayyip başını yere egmistir.

    ımam bu cümleyi bilerek mi etti bilmem ama fox ana haber tam da bu kısmı kesmeden yayınlanmıştır.

  • trekking turlarında, yurt dışı seyahatlerinde yüzlerce fotoğraf çekip hemen facebooka koyanları görünce aklıma hep edmund hillary'nin everestin zirvesinde kendi fotoğrafını çektirmemesi aklıma gelir. bizim idrak edemiyeceğimiz noktada bir mütevazilik ya da başka bir şey.

  • ticarethaneler bildiğiniz gibi hayır kurumları olduğu için içlerinde satmakta oldukları ürünleri de hayır işi olsun diye sattıkları için asla aracı oldukları bu ticari mallarda fiyat artırımına gitmeyeceklerdir. yüzde 47 zam hep para babası holding sahiplerinin cebinden çıkacaktır. siz müsterih olun, ben sordum, söylediler.

  • az konuşmanın ve asosyalliğin,, birşeyi yapmadan veya söylemeden önce bir kez daha düşünüp,, aslında o şeyi yapmanın veya söylemenin gereksizliğine karar vermeleri olduğunu düşünüyorum..

  • tarihini tam hatirlamamakla beraber soyle bir yorum gormustum zamaninda. reading ile bir takim oynuyodu;*

    "hadi be reading, siz okumus takimsiniz..."

  • şuraya tecrübe, işgücü falan yazan olmuş...

    arkadaşlar ben sizin hayalgücünüzü seveyim ya...

    azıcık gerçekçi olun. farz-ı mual aşırı derecede parasızsınız ve acilen para lazım. ne satıcan? tecrübenin ilanını mı vericen?

    sabah sabah ya... tövbe tövbe

  • ben çağdaş bir ebeveynim arkadaşım! her ne kadar çocuk daha çağdaşlığımı gösterebileceğim yaşa gelmediyse de ben kendimi biliyorum. çocuğumla arkadaş olacak, onunla dertleşecek, gece gezmelerine birlikte çıkacağız bunları biliyorum, ben çağdaş bir babayım arkadaşım.

    ama ne oluyor, nasıl oluyor bilmiyorum ama benim de dahil olduğum geniş bir çağdaş baba grubu yeni doğan çocuğunun kırkı çıkana kadar (kırkı çıkmak) hurafelerin esiri oluyor ya da bir tek ben böyleyim ama genelleme yapınca kendimi daha rahat hissediyorum. aman çocuğun üstünden bir şey verme, kırkı içinde her banyo suyuna saçı güzel olsun diye tarak, el işi güzel olsun diye tığ koy, banyo suyunu elekten geçir su kırk delikten geçsin, kovaya yumurta kabuğundan kırk kere su doldur bahtı güzel olsun. bezlerini gece atma, çamaşırlarını gece dışarıda bırakma, burnunu sık burnu güzel olsun, kulağının üstüne yatır kepçe olmasın ve daha neler neler. çağdaş baba olma yolundaki ilk adımlarımda hurafelerin bayrak taşıyanı oluyorum farkında değilim.

    aynı çağdaş baba yine aynı hurafelerin izinde. resmen kayınvalidem ile hurafe yarıştırıyorum. o diyor ki “bizde çocuğun kırklık suyuna tuz konmaz, ben diyorum ki yanlış biliyorsun azıcık tuz koyup koltuk altına ayaklarına süreceksin ki ayakları, teri kokmasın. o diyor ki çocuğun göbeğini boş bir alana göm içi ferah olsun ben diyorum ki hayır üniversite bahçesine gömelim ki bir ayağı okulda olsun. kendimi tanıyamıyorum, gece kayınvalidesi ile oturup çay içerken hurafe tokuşturtan bir oldum.

    ben çağdaş bir ebeveynim arkadaşım, çocuğun kırkı içindeki banyo suyuna soğan kabuğu koyup, “duruluk, geldiği yere gitsin murdarlııık” diyecek biri değildim. biraz daha büyüsün bakalım, sanırım içimdeki çağdaşlık henüz açığa çıkmaya hazır değil.

  • fazlasıyla gerçek ve de vahim bir olayı "amerikan" merceğinden "süzerek" ve "seçerek" yansıtan, o yüzden tam olarak samimi gel(e)meyen dizi. gariptir, izlerken martin mystere maceralarını hatırladım; onun karelerinde de soğuk savaş dönemi abd-sscb çekişmeleri ve didişmeleri böyle "kör kör parmağım gözüne" yapılırdı, benzer üslubu bu dizide de kullanmışlar.

    yine de mesele gerçeğe dayandığı için sağlam bir atmosfer kurmuşlar. keza "beni duyuyorlardı ama seni dinliyorlardı" gibi replikler de etkileyiciydi.