ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
amerikada yaşayıp hayır oyu veren 27.397 kişi
-
azıcık ilim irfan bilen. siyasetten ve yönetimden anlayan insanlardır. amerika'da mutlu, huzurlu bir yaşam sürerken siz geberin şerefsizler demeyip yanımızda olmuşlardır. sağ olsunlar.
esnafın z.burnu belediye başkanına verdiği ayar
-
bu ulkede anadolu insaninin birseylerden vazgecmek icin illa olaylarin direk olarak kendi ceplerine dokunmasi gerektiginin kanitidir.
hastası olunan sözler
-
“bir politikacı ‘evet’ diyorsa, aslında ‘belki’ demek istiyordur. eğer ‘belki’ diyorsa, ‘hayır' demek istiyordur. ‘hayır’ diyorsa da, gerçek bir politikacı değildir. bir hanımefendi ‘hayır’ diyorsa, ‘belki’ demek istiyordur. eğer ‘belki’ diyorsa, aslında ‘evet’ demek istiyordur. bir hanımefendi ‘evet’ diyorsa, o gerçek bir hanımefendi değildir."
sebastián pinera *
sinem kobalt
-
arda turanyum ile tepkimeye girince çok pis şeyler olur.
80 kiloluk kızın ben seçilmem seçerim demesi
-
tok alıcı olduğunu gösterir.
aşk-ı memnu
üniversite sonrası yaşanan iş hayatı depresyonu
-
alınan hiçbir maaş üniversitede zamanlarındaki sahip olunan yaşam kalitesini satın alamaz. o zamanlar özgürsünüzdür, aklınıza gelebilecek her türlü çılgınlığı, saçmalığı vs. gerçekleştirebilecek güce sahipsinizdir. patronlara eğmek zorunda kaldığınız başı kimseye eğmek zorunda değilsinizdir, profesörlere bile. en önemlisi de yaratma, hayal etme dürtüleriniz henüz körelmemiştir.
üniversiteden mezun olunup iş hayatına girildiğinde ise kendi mesleğiniz dışındaki tüm şeylere ilgi ayıramaz hale gelirsiniz. ne ailenizi ne arkadaşlarınızı görecek vaktiniz yoktur. bu hayat sizi gittikçe yalnızlaştırır. sevgilinizle görüşemeyip birşeyleri artık paylaşamadığınız için ayrılma noktasına gelirsiniz. en sevdiğiniz yazarları okuyamaz, en sevdiğiniz yönetmenleri izleyemezsiniz.
çalışırken haftasonları hiç olmadığı kadar hızlı geçer. yatakta kendinizi tüm gün boyunca dinlenirken bulursunuz. sonra gelsin yine pazartesi sendromları.
biz nerede hata yapıyoruz bilemedim. şu 4-5 yılda üniversite için yapılan masrafla güzel, temiz bir köyde ev alsak bir de aylık 400- 500 lira gelirimiz olsa kitabımızı okusak, kaliteli sohbetlerimizi etsek şu hayattan sayısız kat fazla kaliteli yaşamımız olurdu. bu şekilde de yaşıyoruz ama ne için, neyin uğruna?
12 mart 2023 emre belözoğlu açıklaması
-
peygamber efendim dediğin adamın ilk karısının kendisinden önce üç eşi olmuştu. sakat bir kafa yapısı var maalesef. zokora olayından sonra en büyük falso oldu, futbolcunun zeki çevik ve ahlaklısını seviyoruz.
ekşi sözlük'ün şaka maka 30'luk teyze kaynaması
-
sen okumayı bilmezken o teyze dediklerin burda entry döşüyordu yiğen
passat mı çekeyim yanlarına
-
dediler sen bir fakir düzcelisin
düne kadar ilçeydin, şimdi ilsin
güldüler düzceli audi ne bilsin
passat mı çekeyim yanlarına
50 kiloluk bavulu taşımaya çalışan 45 kiloluk kız
-
- yok sapik sanacak, yok abazan sanacak, yok sarkiyorum sanacak hic kasmam direk..
''hele cekil kenara bacim''...
diyerek musaade bile istemeden kaparim elinden..
onun saskin ve minnettar bakislari uzerimde, karizmam tavan yapmis, magrur ve asil bir sovalye edasi ile tasirim..
- ayyy.. cok sag oluuunnn.. size zahmet oldu..
dediginde..
tozlu yollarin cilekes dolmus soforu edasi ile yine ayni karizmam ve hafif kistigim gozlerim, yuzume inen magrur bir gulumseme ile..
eyvallah bacim.. der giderim..
12 yıl sonra gelen elit..
artık pembe günler çok geride kaldı.
ülkemi öyle bir hale soktular ki, bırak bir kadının çantasına, bavuluna yardım etmeye otobüste yer verirken bile çekinir oldum.
yanlış anlaşılma olmasın kadınları suçlamıyorum bu konuda.
her ay onlarca kadının öldürüldüğü, şiddet gördüğü, çocukların gelin edildiği, sadece kız değil erkek çocuklarına bile tecavüz edildiği ve kimsenin hesap vermediği bir ülke oldu burası.
hadi bizi boş ver de geleceğimize yazık oldu.
paranızı, hayatınızı, çalabilirler çalışırsın yerine para koyarsın. uğraşırsın yeni bir hayat kurarsın.
ama bizim umutlarımızı, gülümsememizi çaldılar.
paranoyak ettiler hepimizi.
her şeyi affedin ama umutlarınızı, gülümsemenizi çalanları asla affetmeyin.