hesabın var mı? giriş yap

  • sıcacık detayların saklı olduğu, sıcacık bir "detayları farkedebilme" filmi.

    "bugün aslında dündü ve bugün aslında yarın" diye söze başlıyor ve ekliyor;

    her gün aynı güne uyandığını hissettiğin olmuyor mu hiç? aynı rutinleri yaşarken bulmuyor musun kendini? zaman geçip gidiyor, daha doğrusu bir türlü geçmiyor, ve sen çoğu zaman memnun değilsin belki de? tekdüzelikten şikayet ediyorsun, sıkışmış hissediyorsun kendini her gün tekrarlanan bu günde. çünkü farkedemiyorsun, sıradan bir günün içine sıkışıp kalmış ufak ayrıntıları, keyfini süremiyorsun inceliklerin, yürüyüp geçiyorsun yanlarından. fransızca mı öğrenmek istiyorsun, öğren. piyano mu çalmak istiyorsun, durma çal. buzdan heykel mi yapmak istiyorsun, senindir. denemek istediğin, öğrenmek istediğin, görmek istediğin, yapmak istediğin, söylemek istediğin ne varsa bu gününün içinde olabilir, sen istersen.

    sen aynı günü defalarca yaşarken, zamanın bir türlü geçip gitmediğini düşünürken, sürekli farklı birşeyler istediğini söyleyip dururken, zaman aslında geçip gidiyor. köşe başında saklı duran deja vu'ları, küçük ayrıntıları, farklı renkleri yaşadığın bu güne katmak için, onları sadece mutfakta ararsan eğer yanılabilirsin, bilesin.

    phil: do you ever have déjà vu, mrs. lancaster?
    mrs. lancaster: i don't think so, but i could check with the kitchen.

  • bir arkadaş:

    "istedikleri kadar aerodinamik,termodinamik,akışkanlar,dinamik anlatsınlar. uçak gördüm mü, koca demir havada nasıl duruyor derim."

  • para bizim paramız ama hesap soran yok. canı isteyen istediği kişilere sefa bağışlıyor. vergi ödeyen enayi, borcuna sadık olan aptal. usülünde bina yapan salak. ne de olsa hepsi affedilecek. ülke değil başka bi şey.

  • özet geç piççiler için amme hizmeti,

    ablamız sarhoş oluyor, kapanmasına yakın 21:30'da starbucksa gidiyor, filtre kahve olmayınca çok sinirleniyor ve gönderiliyor

    anlamadığım 8 dk nasıl anlatmış bu durumu vay anasına sayın sözlükçüler

    edit: hocular başka bir hikayeye geçişmiş öyle dedi bikaç yazar, olsun siz yine izlemeyin 8 dknızı harcamayın

  • avatar görsel bir şölen olduğu için ve 3d teknolojisi sayesinde zamanında gişe rekoru kırmıştı. ancak avengers’ın gişe rakamlarını da inceleyince, avatar’ın muazzam bir başarı yakalamış olduğunu net görüyoruz.

    1)10 yıl öncesine göre amerika’daki salon sayısı %30-35 artmış durumda. yani avangers daha fazla salonda izlendi.
    2)avengers ilk haftayı amerika’da 430 milyon usd gişe ile kaparken, avatar 130-140 milyon gişe yapmış. yani avatar kafadan 300 milyon geride başlıyor yarışa.
    3)10 yıl öncesine göre enflasyon oranındaki değişim, amerika’da yaklaşık %20. yani yapımcısına avatar kadar kazandırması için bir filmin, %20 daha fazla gişe yapması gerekiyor.
    4) o günlerdeki internet yaygınlığı, mobil cihaz kullanımı, sosyal medya kullanım oranlarının da, günümüze kıyasla diplerde olduğunu düşünürsek, avatar için kitlelere ulaşmanın avengers’a göre hayli kısıtlı kaldığını düşünebiliriz.

    uzun lafın kısası, avatar’ın gişe başarısı, dönemleri de dikkate alırsak, kolay kolay yakalanabilecek bir başarı gibi durmuyor. bence bu gişe başarısını yine çok farklı bir sinema tekonojisiyle, yeni bir görsel devrimle yakalamak mümkün olacaktır.

    zaten avatar’ı güzel yapan teknoloji, filmi o dönem sinemada izlemeyi de zorunlu kıldı. insanları yine sinemaya gitmek zorunda bırakacak bir film olmadıkça gişe de benzer başarı zor.