hesabın var mı? giriş yap

  • third person shooter ile yeni tanışmış bir jenerasyonun, tomb raider ilk çıktığı zaman lara croft'un apış arasını görebilmek için sağlı sollu manevralarla monitör başında saatlerini harcadığını bilirim. oyun değil insanlıktan çıkmışlardı...

  • geçmişe gitmeyi özleyen bir insan değilim. mutlaka anılacak çok güzel şeyler var oraya ait, istenmeyen kötü anılar gibi. ben daha iyi bir geleceği 89'a dönmeye yeğlerim. öyle de olmalı. ne var ki, şimdiki an o günün hayal kurulan geleceği olmaktan çok uzak. hayıflanılan şey galiba daha çok bu. insanlar geçmişe bu anlamda özlem duymuyorlar aslında, korkulu gelecek tasvirlerinden, ümitsizlikten geriye çekiliyorlar. bizim geleceğimiz nasıl olmalıydı? özgürlük ve adalet tüm topluma yayılabilirdi. yoksa, nema problema.

  • az sonra yapacağım insani eylem.

    üç adet kamyonet tuttum.

    gördüğüm her dana,boğa,buffalo vs. büyükbaş hayvanı kamyonetlere dolduruyorum.

    ve hindistan konsolosluğu'nun bahçesine bırakıyorum.

    konsolosluklar başka ülke toprağı sayıldığından, birçok müminho da avcunu yalamış oluyor.

    bana şans dileyin erenler...

  • leonard cohen reisin yazdığı, jeff buckley'in zirveye taşıdığı şarkıdır gözümde.

    daha önce iki buçuk adet türkçe çevirisi yapılmış sözlükte. izninizle bir çeviri de ben koyayım. etkilenmemek için diğerlerine bakmadan çevirdim:

    duydum ki gizli bir melodi varmış,
    davud'un çalıp da tanrı'yı gülümsettiği.
    ama müzikle pek aran yoktu değil mi?

    böylece gider bu, dört, beş derken
    diyezde aşağı, bemolde bir üste
    derken bakmışsın mazhar kral hallellujah'i bestelemiş.

    hallelujah
    hallelujah
    hallelujah
    hallelujah

    inançlıydın inançlı olmasına, ama ispat lazımdı sana
    terasta banyo yaparken gördüydün ya onu
    güzelliği ve ayışığı onun önüne geçtiydi hani.
    seni bir mutfak sandalyesine bağlamış
    tahtını sallamış, ve saçlarını kesmiş
    ve dudaklarından almıştı o lafı: hallelujah

    hallelujah, hallelujah
    hallelujah, hallelujah

    canım, daha önce de bu yollardan geçtim
    bu odayı bilirim, koridorunda az sigara içmedim.
    senle tanışmadan önce yalnız yaşardım biliyorsun.
    mermer kemerde flamanı da gördüm
    aşk, bir zafer türküsü değildir ki,
    soğuk ve kırık bir hallelujah'tır olsa olsa.

    hallelujah, hallelujah
    hallelujah, hallelujah

    aşağıda olanlardan bana bahsettiğin zamanlar olurdu
    şimdiyse bana hiçbir şey söylemiyorsun, değil mi?
    sana taşındığımı dün gibi hatırlıyorum
    kutsal güvercin de taşınmıştı
    birlikte aldığımız her nefeste: hallelujah

    belki de yukarıda cidden bir tanrı vardır
    aşktan tüm öğrendiğimse
    ilgini çeken birilerini nasıl öldürebileceğimdi
    geceleri duyabileceğin bir yakarış değildir bu.
    ışığı görmüş birileri değildir bunu diyen kişi.
    bu soğuk ve kırık bir hallelujah'tır olsa olsa.