hesabın var mı? giriş yap

  • kapitalizmin iyi ve sağlıklı işleyebileceğine ilişkin örnek olarak gösterilen iskandinav ülkelerinde de işsizlik ve resesyon görülebileceğine dair ilginç bir olaydır.

    1985 yılında petrol fiyatlarının dünya genelinde düşme eğilimine girmesi sonucunda norveç para birimi kron değer yitirmeye başlamıştır. söz konusu değer düşüşü aslında ekonominin genelinde hissedilen durgunluğun bir sonucu olarak ortaya çıkmış olup, hükümet piyasaları canlandırmak için liberal önlemlere yönelmiş ve finans sistemindeki regülasyonları kaldırma yoluna gitmiştir. böylece kredi kullanımı ülke genelinde hızla artmıştır. ancak kullanılan krediler üretken yatırımlara aynı ölçüde yönelmediğinden ve toplam mal ve hizmet talebinde daralma yaşandığından belli bir noktadan sonra kredi borçluları ödemelerinde güçlükler yaşamaya başlamış ve sonunda özellikle küçük bankalar tahsilat yapamadıkları için iflas etmeye başlamıştır. iflas eden bankaların yanı sıra büyük bankalar birleşme yoluna giderek mali durumlarını güçlendirmeye çalışmışlardır.

    resesyona giren ekonomiye merkez bankasının açık piyasa işlemleri yoluyla yaptığı müdahaleler ve halkın vergileri ile yapılan finansal kurtarma operasyonları sonucunda dört yılın ardından ekonomik işleyiş normale dönebilmiştir.

    (bkz: kapitalizm can çekişiyor marx bize gülümsüyor)

  • amerika'da zencinin biri pasaportunu kaybetmis. tam da turkiye'ye tatile gidecegi gun. aksilik bu ya...
    uçagi kaciracak, kara kara düsünürken yolda bir pasaport bulmasin mi ?!..
    hemen almis yerden, bir bakmis ki leanardo di caprio'nun pasaportu.. "ne olursa olsun" demis ve sansini denemeye karar vermis.
    çikarmis leonardo'nun fotografini, kendi fotografini yapistirmis.. uçmus türkiye'ye.
    atatürk hava limaninda görevli gümrük memurunun karsisina geçmis.. kim olabilir memur.. tabi ki temel... :-)
    almis pasaportu eline temel adamin ismine bakmis :
    ''leonardo di caprio", fotografa bakmis, bir zenci.
    adama bakmis ayni zenci... bir kaç saskin bakistan sonra
    temel obur masaya seslenmis,
    ula cemal, bu titanik batmis miydi, yanmis miydi?"

  • yapılmış bunca basketbol ile ilgili filmler arasında, basketbol oynanırken gösterilen görüntülerin en gerçekçi olduğu filmdir. filmi bir basketbolcu için bir eğitim kasedidir adeta.

  • sil bunu. senden önce yaparlar. benim bile kafama yattı bu iş. şu anda maliyet hesabı yapıyorum.

  • vakti zamanında sabah programlarında yaptıkları komedi seviyesine erişen bir kişi ve tarz bilmiyorum. o zamanlar yaptığı trollük ve tiyatro karışımı sanata son derece saygı duyarım. okuduğu okullar ve katıldığı matematik olimpiyatlarında derece almalarıyla da zeka seviyesinin yüksekliği anlaşılabilir.

    adam bu güne kadar çalmamış, çırpmamış, kimseyi kandırmamış tartışmalı da olsa sanatını icra etmiş. kendi açımdan baktığımda hayatımıza renk katmış saygı duyduğum bir abimiz.

    videoda kişisel dönüşümünü anlatmış, kişisel tercihlerinden bahsetmiş.

    bir saygıyı hak etmiyor mu?

  • ulen adamlar 70lerde cocaine diye şarkı yapmış dünyayı sallamış

    yıl 2010 türkiye'nin megastarı kokain kullanıyor diye gözaltına alınıyor...

    mick jagger falan bizde olsa 30undan sonra mapus türküleri söylerdi.

  • kurtulu$ sava$i'nda hamile haliyle cepheye giden kadin buyuk kahraman, eyleme hamile giden ve ugradigi saldiri sonucu bebegini kaybeden kadin "ne bicim anne".

    sava$ta ermeniler bizim kadinlarimizin karnindaki bebekleri kiliclarinin ucunda sallandirmi$ hikayeleri anlatmak on puan, polis hamile kadini tekmeleyince "o da orada olmasaydi".

    hrant dink'in oldurulmesi tabi cok kotu bir $ey, ama o da neden oyle seyler yaziyordu?

    taciz edilmek tabi cok ayip bi$ey, ama gecenin o saatinde orda ne i$in var?

    kadina $iddet ne de tu kaka bi olay, ama kari koca arasina girilmez tabi.

    boyle bir olay i$te.

  • ''yalnızlığın dezavantajlarından birisi vardır ki, bilincine varılması ötekiler kadar kolay olmaz. bu dezavantaj; sürekli evde kalmak yüzünden, dış etkilere karşı çok duyarlılaşan bedenimizin en küçük bir hava akımında bile hasta olmasıdır. sürekli köşeye çekilmişlik yüzünden ruhsal durumumuz öyle duyarlı olur ki, en önemsiz olaylar, sözcükler ve hatta salt tavırlar yüzünden huzursuz olur, hastalanır ya da inciniriz. oysa sürekli kalabalığın içinde kalan biri, bunları dikkate almaz bile.''

    demiş arthur schopenhauer.

  • asil sebep, ne oylamadaki adaletsizlik ne de hadise'nin kiyafetidir.

    bana gore baslica birkac sebebi var:

    - bu tarz organizasyonlarda (eurovision, dunya kupasi, avrupa sampiyonasi vs) tum ulke bir olur temsilcimizi destekler. akp'nin tum stratejisi toplumu kutuplastirmak uzerine kurulu oldugu icin, toplumun farkli kesimlerinin -aralarindaki farkliliklara ragmen- bir araya gelmesi akp'nin isine gelmez.

    - turk vatandaslarinin -ozellikle interneti kisitli kullananlar ya da hic kullanmayanlari- avrupa'nin medeniyet seviyesinden ve hayat standartlarindan haberdar olmamasini istemesi.

    - bir de son zamanlarda eurovision'da lgbtq+ agirlikli katilimcilarin olmasi.

    edit: imla