ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
erdoğan'ın iyiden iyiye saçmalamaya başlaması
-
24 haziran seçimlerine 4 gün kala katıldığı radyo programında alışık olmadığımız şekilde vatandaş şikayetleri dinletildi. umursamaz ve muhattap almaz bir şekilde not almaya bile tenezzül etmeden dinlemesi.
verecek bir cevap bulamayınca teessüf etmesi.
15 yıl önce yani 2003 de evlerimizde buzdolabı ve fırın var mıydı gibi saçma sapan bir retorik soru sorması,
emeklilik için yaşı bekleme konusuna adeta fransız kalması ve her halinden böyle bir şeyden haberdar olmadığının görülmesi,
bu kıraathane saçmalaması,
dün tatar böreği de vereceğiz dediği mitingin kayıtlarından tüm türkiye tarafından izlenmesine rağmen demedim öyle bir şey demesi,
bu garabet sistemde bir koalisyon seçeneği olmadığı halde koalisyon kurarız demesi,
açıkçası erdoğan bugün yeni biri olarak çıksa bu performansla %1 bile alamaz.
normalde de kıvrak zekalı cevaplar verebilen biri değildi ama sanki demans belirtileri veriyor. ortamdan kopuk, donuk ve ne olup bittiğinin farkında değil gibi.
jelko obradoviç
-
adamlar barcelona'daki euroleague merkezinde bulunan toplantı salonlarından birisine zeljko obradovic adını vermişler ama gel gör ki; oturduğu evin kapı zilinde hala babasının adı yazan gençler bu insana loser demekteler.
keşke bu adam gibi kaybetsem hep.
asteğmen
-
rütbeli bir subay, astegmeni yanına çağırır,
- söyle bakalim astegmenim, sence benim eve gidip karımla birlikte olmam benim görevim midir yoksa bir angarya mıdır?
astegmen biraz düsündükten sonra cevap verir:
- gorevinizdir komutanım.
- niye gorevimdir peki?
- angarya olsa bana yaptirirdiniz komutanım.
ömür dediğin
-
"âmâların kendi dünyaları vardır, kendine has dünyaları. siz bilmezsiniz. bu dünyayı görsem nolur, görmesem nolur...o bir pencere. sen bakıp geçtin ablacım, ben bakmadan geçtim."
6 aylıkken cehalet sonucu gözlerini kaybeden sivaslı turan dedenin müthiş sabır ve tevekkül öyküsünün bizleri hüngür şakır ağlattığı program olmuştur bu akşam.
acaba gözleri gerçekten görmeyen kim?
recep tayyip erdoğan padişah olsa olabilecekler
-
ölünce tahta bilal geçerdi allah korusun.
-bilal baban öldü tahta sen geçeceksin.
+tahta mı?
-tahta tabi zoruna mı gitti?
+anlamadım.
icq moronları
-
bana kızınca icq'dan gönderdiği fotoğrafı geri isteyen bi kız vardı, hakikaten de gönderdim ve rahatladı.
hamileler de engelli otoparklarını kullanabilsin
-
türkiye'deki engelli sayısı (kadın-erkek toplam), bu kişilerden engelinin yüzde 40 üzeri olanı ve yine bu kişilerden araba alabilen kesimin oranını bilelim, ben söyleyeyim; 200 binden az. buna rağmen sınırlı sayıdaki engelli otoparklarında yer bulmakta oldukça zorlanıyorlar.
hamile kadın sayısına gelelim, senede en az 3 milyon kadın. bu sayı her sene artarak devam ediyor. o veya bu şekilde araba sahibi olabilenlerin oranı hayli yüksek.
şimdi başa dönelim, engelli olan zaten otopark bulmakta zorlanıyor. bir de bunun en az 10 katını daha bu kesime ekleyin ve curcunayı seyredin.
hamilelik zor olmakla birlikte; kolu olmayan, bacağı olmayan, tekerlekli sandalyeye mahkum olan, çocuğu zihinsel engelli olanları ve daha nice zorluk yaşayanların yanında daha dayanabilir durumdalar genel olarak.
son olarak; hamile kadın, şanssızsa otoparkın uzak noktasından yürümeyi hayatında 1 veya birkaç kez 9 aylık periyotlarda çekecek. engelli kişi ise çok daha uzun periyotlarda ve çoğunlukla ömür boyu bu durumu yaşayacak.
27 eylül 2020 ermenistan'ın azerbaycan'a saldırısı
-
sabah sabah üzdü ama;
generalleri falan öldü hâlâ bekliyorlar. tek adam ve diktatörlük ile yönetilen bir ülke gösterin bana savaşa girip kazanmış. işleri güçleri dış politika da "r" yapıp, iç tarafta kazanmış gibi göstermek.
çünkü ülkenin savaş kaynaklarının çoğu, kendini ayakta tutması gereken medya, mafya ve küçük terör gruplarına hibe edilmiştir ve elde avuçta pek bir şey yoktur. azerbaycan da mavi olanı işte. iç politikada biz gardaşız edebiyatı yapıp çomarların gazını almaya benzemez. elin ermenisi bile gelir tokadı yapıştırır.
edit: arkadaş şurada özetlemiş olayı #113549095
edit 2: arkadaşlar dokuz yıldır çaylaklara mesaj alımını kapatmayan ben bugün itibariyle kapattım. iyileri tenzih ederek yazıyorum ama hepsi mi hakaret eder :) biri hakaret etmiş, "bak seni savcılığa veririm uğraşırsın" diyorum, "ver ben zaten avukatım" diyor. ülkenin okumuşu bile bunu yapabiliyor. arabalar hakkında soru soran çaylak kardeşlerimden özür diliyorum.
türkiye'nin suriye'ye 49 ton silah satması
-
"siz kalkacaksınız, 'türkiye'den suriye'ye silah gönderiliyor, silah yardımı yapılıyor' diyeceksiniz. ayıptır." recep tayyip erdoğan, 1 eylül 2012
"ne yazık ki suriyelilerle ilgili hiçbir şey yapmayanlar türkiye ve suriye'ye yardım etmeye çalışan diğer ülkeleri suçluyor." ahmet davutoğlu, 25 ocak 2013
"suriye'ye silah vermedik." recep tayyip erdoğan, 30 ocak 2013
"suriye'ye sadece insani yardım yapıyoruz." recep tayyip erdoğan, 31 ocak 2013
"muhaliflere silah yardımı yapmıyoruz." recep tayyip erdoğan, 10 mayıs 2013
"suriyeli mültecilerin insani yardıma ihtiyacı var. biz de yardımlarımızı daha da artırma kararı aldık." ahmet davutoğlu, 6 eylül 2013
"suriye'ye jandarma eşliğinde silah gönderildiği' asılsız iddia." muammer güler, 27 kasım 2013
yukarıdakileri uç uca eklediğinizde buradan suriye'ye yol oluyor.
49 ton silah tam da işte o yol üzerinden suriye'ye gönderilmiştir.
çok iyi bilinmeyen bir dilde hakkını aramak
-
(bkz: one minute)
yaran tweet'ler
-
"o sitelere girme, içki içme, sigara içme, olaylara karışma, 3 çocuk yap.. sanki iktidarda akepe değil de annem var lan."