hesabın var mı? giriş yap

  • feminist değilim. feministlerin de birçok tutumunu eleştiririm, hatta pek de sevmem. lakin bunları ciddi ciddi söylüyor, daha önce bu tacizle hiç karşılaşmamış olamazsınız. galiba hiç otobüste bacağı açmak suretiyle kadınları okşayan şerefsizlerle karşılaşmadınız. bacağını size sürterek tahrik olan erkeklerle başkalarını bir tutmuşsunuz tebrikler. bacağını açan kadın ne ayrıca ya. sadece ben mi görmedim acaba bacağını hayvan gibi açıp yanındakine sürtünen kadın? toplu taşıma araçlarında elleyen, yaslayan, mıncıklayan, okşayan veya oturduğu yerden bacağını size sürten bir güruhun karşısına argüman olarak kilolu kadınları koymuşsunuz. sizin gibilerle aynı dünyada yaşamaktan utanıyorum, empati acizi sığırlar.

  • istanbul başakşehir'in dil, kültür ve demografik açıdan araplar tarafından işgal edilmesi durumu.

    haftalardır sosyal medya'da görülen başakşehir haberlerinin ardı arkası kesilmiyor. her defasında "bu kadar da olmaz" dedirten ama sonuç itibariyle yetkililerce hiçbir somut adım atılmadan başakşehir'in göstere göstere araplara peşkeş çekilmesi benim sinirlerimi bozuyor artık.

    son zamanlarda ayyuka çıkan başakşehir'deki arap vukuatları;

    - 2.etap'ta bread factory isimli bir kafe işletmesi hesap fişini artık arapça kesiyor! evet, resmi dili türkçe olan türkiye cumhuriyeti'nde!

    görsel

    kaynak

    - 1.etap'taki dönerci de hesap fişini arapça kesiyor!

    görsel

    - başakşehir fenertepe meydanı'ndaki arapça tabelalar

    görsel

    görsel

    - başakşehir ilçe nüfus müdürlüğü'ndeki arap yoğunluğu! (işlemlere dikkat)

    önce

    tepkiler gelince;

    sonra

    - başakşehir'de asılan arapça okul reklamı

    görsel

    - sarı sitedeki başakşehir konut ilanları

    görsel

    bu ilanların çoğunda açıklama olarak aşağı yukarı şöyle yazıyor;

    "türkler aramasın, sadece yabancıya kiralık"

    özet video

    -----------------

    türkiye cumhuriyeti'nin resmi dili türkçe'dir. bir işletmenin ortaklık payı, sahiplik durumu şahıs olarak ticari açıdan değişse bile türkiye cumhuriyeti sınırları içerisinde arapça fiş veya adisyon kesilmesi, arapça tabelaların asılması alenen kültürel işgalin göstergesidir. görülen uygulamalar da her şeyden önce türk diline, türkçe'ye olan ihanettir. bu uygulamalara izin veren, ortak olan veya görmezlikten gelenler de bu ihanetin ortaklarıdır.

    vakit, yüce türk devleti'nin dosta düşmana yüceliğini gösterme vaktidir.

    debe edit: destekleyen, debe'ye gönderen tüm yazarlara teşekkür ederim. uyarılar üzerine entry'de geçen "fatura" ifadeleri "fiş" olarak düzeltildi.

    zöge: resim linkleri yenilendi.

  • şarkı sözleriyle klip arasındaki ilişkinin nasıl olması gerektiği konusunda neredeyse ders diye okutulabilecek bir videoya sahip muse şarkısı.
    şarkının sözleri ne anlatıyor? beraber olmaları, aşk yaşamaları karakter farklılıkları itibariyle 'doğru' olmayan, ancak 'belki yanlış bir şey yapıyoruz ama doğruyu kim takar, senden vazgeçemem' diyen bir sevgiliyi ya da bu temaya sahip bir ilişkiyi anlatıyor. buna göre;

    - öncelikle oyuncuların giyimleri, makyajları ve saç stilleri adeta mango ya da zara'nın ilkbahar-yaz kreasyonu çekimlerinden çıkıp gelmişler havasına sahip,
    - klip metroda geçiyor, yani yeraltında. "yeraltı" atfı, gün yüzüne çıkmaması gereken, "yanlış"a rağmen devam edecek olan bir ilişkiyi simgeliyor olabilir,
    - diğer yandan klipteki harikulade güzellikteki kadın oyuncu klibe ve metroya giriş yaptığı an arkasında bir "serseri" grubu da onunla beraber giriyor. dikkat çekici olan, oyuncumuz gişelerden normal biçimde geçerken, arkasında grup gişelerden atlıyor, yani kuralları takmıyor. bu muhtemelen kadının egosu ya da savunma mekanizmasını simgeliyor.
    - erkek oyuncuyla kadının ilk karşılaşma anında ise arkada bu sefer muhtemelen erkeğin egosunu ya da savunma mekanizmasını temsil eden, cetvel gibi son derece düzenli dizilmiş polisler görülüyor.
    -karşılaşma anından itibaren iki ego ya da karakter biçimi arasındaki "çatışma" da başlıyor, yani polisle (erkek)- serseriler (bu da kadın) birbirine giriyor. somut ve soyut çatışma bir arada. kadın, başına buyruk, rahat takılan, "serseri" grubuyla somutlanan bir "serseri" tarza sahip. düzensiz, çerçevelendirilmemiş, kalıba sığmayan bir tarzı ve ilişki görüşü var. erkek ise polise yani düzenli birliklere sahip, kanunları daha doğru ifadeyle toplumsal kuralları takan, önemseyen, adı konmuş, sınırları net çizilmiş, toplumsal meşruiyeti olan bir ilişki istiyor. işte klip bu iki "tarz" arasındaki uyumsuzluğu, ancak bu uyumsuzluğa ve çatışmaya rağmen birbirinin aşkına ihtiyaç duyan bir çifti anlatıyor.
    -kadının "serseri" tarzı, metroda sigara içmesiyle de gösteriliyor. erkek karakterimizin tersine kadın başına buyruk olduğu ve "kanunsuzluğu" sevdiği için yapmaması gereken bir eylemi yapıyor metroda. bu aynı zamanda ona belirli bir ölçüde umursamazlık da katıyor. birbirlerine sırtlarına dönmüş haldeyken dahi kadın sigarasını içmeye devam ediyor..
    velhasıl kelam, bir filme rahatlıkla konu olabilecek bir ilişki tarifi, sadece 4-5 dk. içinde, son derece karmaşık ama büyük ölçüde de sade biçimde anlatılıyor. başarılı..

  • o kadar şey oldu sokağa çıkmadılar bunun için mi çıkacaklar züktürüp otursunlar evde covid var yüzyüze eğitim yok size nah peyker!

  • %100 çalışan bir tekniği açıklıyorum.

    kız denizde yüzüyor diyelim hemen ağzınıza bir sigara koyup sigarayı ıslatmadan suya girin. çenenize kadar suya batın, kıza usulca yaklaşıp

    -pardon ateşiniz var mı diyin

    kız o dakka size vermezse gelin beni bulun

    (bkz: at fav'a bekle)

  • ahanda en uyuz olduğum müşteri tipi gel hele keke gel bak ne anlatıcam şimdi. te yazın ramazan bayramı haftası diye siparişi yüklü girdik 2 tır geldi. o malları atana kadar canımız çıktı. ardından her yeri domestosla cifle dip köşe bucak temizledik. temizlik arabamız var 3-4 tur dönmüşümdür. herşey bitti tam kasaya geçicem o da ne müşterinin biri geldi yerler cips içinde herkes basıyor süpürge varsa süpürün yazık dedi. lan dedim ne cipsi amk 1 saattir temizlik yaptım her yer cillop demeye kalmadan ne göreyim abartmıyorum ekmek dolabının ordan içecek reyonuna kadar yaklaşık 30-40 adım yerler cips kırıntıları.

    ama nası çıldırdım nası gözüm döndü bulsam yapanı orada sikicem o sinirle. neyse 10 dakkada süpürüp temizledim söylene söylene ama sesli söyleniyorum ki şayet duyuyorsa utansın pezevenk yok efendim nerdeee bunların ar damarı çatlamış ar damarı. kasaya geldim bir araba yanaştı elinde bomboş cips paketini uzattı "ben bunu yödim göçsene gasadan" bi de böyle parmağını ağzına sokup dişinin kenarında kalan cipsleri de yiyo herif gözlerimde etna yanardağı patladı amk şimdi ben bu sığıra neyi anlatacam da anlayacak olm. o günden beri adamın adı yaban kaldı. mına kodumun keltoşu. kel sözlük yazarlarını tenzih ederim sözüm size değil canlar.

  • şarabın parasını saf mı saf alt komşumdan gelen vergilerle ödediğim için haklı serzeniş; tövbe.

  • "50 yaşındaki" ahlaksız, şerefsiz, haysiyetsiz ve aciz bir yobazın, kızı yaşındaki insana sarf ettiği utanç verici söz. işin en acı tarafı da böylesine çirkinlik dolu ifadeye bile destek veren, "onlar da şort giymesinler canım" diyerek çanak tutan milyonlarca kanı bozukla aynı havayı soluyor olmamız. bu ülkede akıl sağlığını korumak çok zor, resmen açık hava tımarhanesinde yaşıyoruz.