hesabın var mı? giriş yap

  • orhun yazıtlarından beri kullanıldığını sandığım türk özdeyişi.

    - tonyukuk, abi "orhun yazıtları" diyelim mi bu yazdırdıklarımızın adına?
    - yazıt mı? çince $½§ã yerine mi?
    - evet abi.
    - hmm.. yazıt.. yok yahu, olmuyor; bu $½§ã'nin türkçe'de tam karşılığı yok sanırım.
    - ulan herhalde olmayacak, ilk defa biz bir şeyler çizittiriyoruz taşa, biz bir şeyler bulmazsak karşılığı olmaz tabi.
    - değil ama, aynı tadı vermiyor, yazıt ziyadesiyle ajite edici, çok diskonnektivitant, çok maskülen.
    - bak sen.

  • murat ülker, aralarında şok marketlerinin de olduğu zincir marketlere yönelik "fahiş fiyat" suçlamalarına cevap verdi. marketlerin buradaki en zavallı kesim olduğunu belirten ülker, "milletin aklıyla alay etmeye lüzum yok" dedi.pladis yönetim kurulu başkanı murat ülker, aralarında şok marketlerinin de olduğu zincir marketlere yönelik "fahiş fiyat" suçlamalarına yanıt verdi. ülker, gazetecilerle sohbet toplantısında "fahiş fiyatlar" hakkında açıklamada bulunarak, zincir marketlerin fahiş artışların sebebi olarak gösterilmesinin milletin aklıyla alay etmek olacağını savundu.
    "biz yüzde 1 kazanıyoruz, bunu indirsek ne olur?"
    türkiye'nin büyük bir planlama sorunu olduğunu söyleyen murat ülker şunları kaydetti:

    "bir sene dağ-taş soğan dolu ertesi sene piyasada soğan yok. marketlere yükleniyorlar. marketçi alıp satıyor. parasını üreticiye ödüyor. yani milletin aklıyla alay etmeye lüzum yok. herkes akıllı herkes bakkala gittiği zaman kim kaç para biliyor. ve herhangi bir fahiş fiyat varsa asla satılmıyor öyle bir şey yok. millet aptal mı? biz yüzde 1 kazanıyoruz, bunu indirsek ne olur?

    "sadece domateste 35 milyon lira zarar ettik"
    daha pahalıya alıp ucuza satabilen biri doğmadı. o dönem domates fiyatları indirildi. sadece domatesten 35 milyon tl zarar ettik. türkiye'de enflasyon yüzde 19 civarında, üretici enflasyonu ise yüzde 45. yani aradaki fark aslında biz üreticilerin ne kadar fedakarlık yaptığının kanıtı.

    "market buradaki en zavallı kesim"
    artık herkes tl'nin değerlenmesi için çalışması gerekiyor. neden başkasının parasının değer kaybetmesini bekliyoruz. ya bu memleketin planlamacısı yok mu? market buradaki en zavallı kesim. alıyor, satıyor. desen ki, 'aldığın fiyata satma' o zaman hakikaten alaeddin'in cini lazım. 'aldığın fiyata satmayacaksın.' nasıl olacak bu iş?

    "patates bir sene sonra yığıldı kaldı"
    mesela ne oldu patateste. patates hiç satılmadı niye? patatesin çoğu bu hamburgercilerde, büfecilerde satılırdı. bu satılmayınca dağ taş patates oldu. şimdi tekrar açılıverince de, patatesler bozuldu tabi, patates yok oldu şimdi de. e tabi var yok yaparsan bunun fiyatı da aşağı yukarı oluyor."

    kaynak

  • üstedit: arkadaşlar ulaş bebeğimiz ve annesi 4. gün sağ salim bir şekilde çıkartıldılar şükürler olsun. darısı yardım bekleyen herkese, kayıpları olanlara allah güç sabır versin ve allah hiçkimseye bunu yaşatmasın bir daha düşmanıma bile.

    abim eşi 3 yaşındaki ve iki haftalık bebekleri saatlerdir enkaz altında. ses veriyorlar. herkesten rica ediyorum lütfen afad'ın ya da yardım edebilecek herhangi bir ekibin buraya bir an önce gelmesi için ne gerekiyorsa yapın. aynı binada başka insanlar da var. hamile bir kadın komşuları olduğu bilgisi de var.
    apartman ismi örnek apartman

    adres: cumhuriyet mahallesi ingiliz okulu caddesi no:12 kat 2 örnek apartman
    samandağ/hatay

    edit: arkadaşlar kendi çabamızla abimi ve üç yaşındaki yeğenimizi çıkarabildik. yengem ve iki haftalık bebeğimiz hala enkazda. haber bekliyoruz.
    elinizi uzatın yengemle onbeş günlük bebeği de kurtaralım.

    konum: https://goo.gl/maps/xlmqbaxr8smf3twb8

    edit 2 :başka bir yardım çağrısı
    https://mobile.twitter.com/…tus/1622919614513528833

    edit3: herkes beklediği güzel haberleri alsın inşallah bir an önce (bkz: #148710477)

    edit4:adres güncellendi

    edit5: allah herkesin yardımcısı olsun #148749206

    edit6: gören duyan varsa buraya da ulaşsın. #148774597

  • "madem ki ölümün ününe geçilemez, ne zaman gelirse gelsin. sokrates'a 'otuz zalimler seni ölüme mahkum ettiler' dedikleri zaman 'doğa da onları!' demiş.

    bütün dertlerin bittiği yere gideceğiz diye dertlenmek ne budalalık! nasıl doğuşumuz bizim için her şeyin doğuşu olduysa, ölümümüz de her şeyin ölümü olacak. öyleyse, yüz yıl daha yaşayamayacağız diye ağlamak, yüz yıl önce yaşamadığımıza ağlamak kadar deliliktir.

    ölüm başka bir hayatın kaynağıdır bu hayata gelirken de ağladık, eziyet çektik; bu hayata da eski şeklimizden soyunarak girdik. başımıza bir kez gelen şey büyük bir dert sayılamaz. bir anda olup biten bir şey için bu kadar zaman korku çekmek akıl kârı mıdır? ölüm uzun ömürle kısa ömür arasındaki ayrımı kaldırır. çünkü yaşamayanlar için zamanın uzunu kısası yoktur.

    aristo, hypanis ırmağının suları üstünde bir tek gün yaşayan küçük hayvanlar bulunduğunu söyler. bu hayvanlardan, sabahın saat sekizinde ölen genç, akşamın beşinde ölen yaşlı ölmüş sayılır. bu kadarcık bir ömrün bahtlısını, bahtsızını hesaplamak hangimize gülünç gelmez? ama, sonsuzluğun yanında, dağların, ırmakların, yıldızların, ağaçların, hatta bazı hayvanların ömrü yanında bizim hayatımızın uzunu, kısası da o kadar gülünçtür.

    doğa bunu böyle istiyor. bize diyor ki: 'bu dünyaya nasıl geldiyseniz, öylece çıkıp gidin. ölümden hayata geçerken duymadığımız kaygıyı, hayattan ölüme geçerken de duymayın. ölümünüz varlık düzeninin, dünya hayatının koşullarından biridir."

    (bkz: michel de montaigne)

  • ya bence kürtlerin oy kullanma hakkını da elinden alın olsun bitsin. adamları her seçim sandığa kadar yormayın.

  • batı almanya yapımı bir tost makinasıdır ..

    görsel

    görsel

    delilleriyle izah edeyim :

    rahmetli annemin satın aldığına eminim ama bahsi geçen tost makinasını ne zaman almıştı, tam tarihi hatırlamıyorum .. bir miktar sorguladığımda, "1980'lerin ilk yarısı olmalı", kanaatine varıyorum ..

    1992 yılında üniversiteyi kazandım ve ankara'ya gittim .. ilk önce üniversite yurdunda kaldım ve nihayetinde 1993 yılında bir arkadaşımla eve çıktım .. annemin ev için bana gönderdiği ilk eşya seti içerisinde bu tost makinesi vardı ..

    1995'te ev arkadaşımla yollarımızı ayırdık ve yalnız başıma başka bir eve geçtiğimde, tost makinası elbette benimle beraber taşınmıştı ..

    1996'da mezun olup eve döndüğümde tost makinam ilk sahibi anneme tekraren merhaba dedi ..

    2001'de işim gereği istanbul'a taşındığımda makine beni yalnız bırakmadı ..

    2004'te evlendim ve tahmin edeceğiniz üzere 'rowenta'm bizimleydi ama aramıza hiç girmedi :) ..

    17 yıldır evliyim, iki kez ev değişikliğimiz sonrası son durak saydığımız noktadayız ve emektar yol arkadaşım dün akşam sağolsun çocuklara kaşarlı tost yapmam konusunda benden yardımlarını esirgemedi ..

    büyük oğlan iki seneye kadar üniversite tecrübesini yaşayacak .. acaba ona yarenlik edecek bir ev arkadaşı olarak sevgili dostum tost makinesinden yardım istesem mi ?

  • babane telefon açar, dersleri sorar;

    - eh fena değil babane, idare ediyoruz işte
    - geçtin mi hepsinden var mı kaldığın?
    - işte bir dersten kaldım, diğerleri fena değil ama.
    - hangi dersmiş o?
    - eee... elektromanyetizma...
    - nesini anlamadın ki de yapamadın, anlat neymiş yani o ders?
    - şimdi babane.. ee.. elektrik.. yüzeyler.. curl.. silindirik var.. şimdi, hesap..
    - bak işte bilmiyomuşsun ondan kalmışsın doğru düzgün bir anlatamadın bile
    - ...