hesabın var mı? giriş yap

  • --- spoiler ---

    odin, oğlunu dünyaya sürgüne yolluyor. bak düşün adam oğluna ceza verecek, dünyaya yolluyor. öylesine lanet olası bir gezegende yaşıyoruz amk.

    --- spoiler ---

  • 18 yaşında bir neo-nazi'nin '' göçmenler bizi ele geçiriyor '' tepkisiyle siyahilerin yoğunlukta olduğu bir süpermarkete gidip rastgele 10 siyahiyi öldürerek yaptığı saldırıdır.

    saldırgan manifestosunda motivasyonlarını şöyle açıklamış:

    - göçmen saldırısı altındayız. siyahlar işlerimizi elimizden alıp çoğunluk olacaklar.

    - afrika'da yaşayan siyahlarla problemim yok ancak bu topraklara gelen hepsi işgalcidir.

    - sokakta yürüyen masum siyahi bile; çocuk doğurup benim çocuğumun geleceğini çalacağı için benim düşmanımdır.

    - ırklar arasında farklar olduğuna inanıyorum.

    manifestosunda desteklediği hiçbir grup adı göremedim. medyada ki sağcılardan nefret ediyor. ancak özellikle tekrar ettiği bir isim var; (bkz: brenton tarrant)
    yeni zelanda'da camii saldırısını yayınlayan bu adamdan etkilenmiş ve 2 sene önce niye böyle bir saldırı yaptığını araştırmaya başlamış. araştırdıkça beyazlar arasında ki doğum oranının azlığını ve göçmen istilasının ciddiyetini fark etmiş.
    burada benim, ekşi sözlük yazarı olarak altını çizmek istediğim brenton'un zamanında ukrayna'da azov batallion kamplarını ziyaret ederek orada zaman geçirdiği.
    şirketleşmiş batı medyasında bu haberin önemine dair tek kelime bulamazsın.
    neo nazi azov'un söylemlerine baktığın zaman da bu saldırganla aynısını görürsün. (lgbt bir hastalıktır vs)

    https://youtu.be/fy910fg46c4

    ben henüz saldırı yayınını izleyemedim (link olan varsa atsın)
    ancak saldırganın internete yüklediği manifestoyu okudum. ve saldırı anında ki screenshot'tan gördüğüm kadarıyla silahın üstünde '14' yazılı. ve manifestonun giriş resmi, ukrayna ordusunun parçası olan azov battalionun'da kullandığı siyah nazi güneşi. (bkz: black sun)
    2 gün önce taksim meydanında açılan 'azovu destekleyin'deki azov. zelenskyy'nin can yoldaşı olan azov.
    14 ise, ünlü (bkz: fourteen words)

    https://twitter.com/…ton/status/1525636176090120193

    amerika, bu neo naziler ile iyice boka batmış durumda. sokakta yürürken direkt olarak hedef olup saniye içinde başından mermi ile vurulabiliyosun 18 yaşında bi manyak tarafından.
    ancak abd'nin problemi, yıllardır ırkçı motivasyon ile olan bu saldırılara 'yalnız kurt' yakıştırması yapıp 'terör' olarak ele almamak. yıllardır kaçıyorlar bu terimden.
    üstüne üslük, nasıl ki orta-doğu'da kendi işlerine yarayan cihatçıları desteklediler, doğu avrupa'da nazileri açık açık destekliyorlar.
    ve olay dönüp dolaşıp; bir cumartesi akşam üstü market alışverişine çıkmış sade vatandaşın canına mal oluyor.
    otomatik silah alımına kontrol getirmemeleri ayrı bir olay zaten. ona girmeye gerek bile yok.

    siyah güneş sembolünün ukrayna ordusunun 4'te1'nin omzunda işi ne?
    nato, niye instagram hesabından neo-nazi askerinin resmini paylaşıp ukrayna'ya destek ister? niye zelenskyy 2 haftada bir siyah güneş sembollü asker fotosu paylaşıp siler?
    fox tv gibi ulusal bir kanalda neden sürekli 'beyazların doğum oranları' gibi haberler konuşulur?
    abd'de supreme court neden kürtaj yasasını değiştirmek için hamle yapar?
    abd niye 2 ay içinde milyarlarca dolar askeri yardımı ukrayna ordusuna gönderir?

    bu gibi soruları sormadan bu saldırı hakkında konuşmak bana çok ama çok boş geliyor.
    ve bilin bakalım olaydan sonra fbi, savcı,şerif vs toplaşıp ilk basın toplantısında
    30 dakika ne konuştular v?
    evet, doğru bildiniz. hepimizin başı sağolsun, bu halkı bölemeyecekler goygoyu ardından bir papaz ile yapılan toplu dua seansı.

    https://youtu.be/-hqtt6srvns

  • -sen kilo mu aldın ?
    - sen zayıfladın mı ?
    -sen daha iş bulamadın mı?
    -sen de saçları iyice döktün mü?
    -sen daha evlenmedin mi?
    - çocuk yapmıyor musunuz ?

    bunları ve buna benzer soruları soranlar azaldıkça , anlayın ki toplum olarak çağ atlamış bulunuyoruz.

  • bu ülkede genelleme yapmanın yanlış olmadığının en net kanıtı ülkücüler ve siyasal islamcılardır.

    ülkücüler ve siyasal islamcılar bu ülkenin kanseridir.

  • canlı hayatlar adlı programda az önce kendini nostradamus ilan eden sanatçı. canlandırmalarda bi arkadaşı buna "bildiğim kadarıyla senin gibi 10-15 kişi var dünyada. amerika topluyo onları" dedi. petek dinçözden 15 tane olması korkutucu ama neyseki amerika toplatıyomuş.

  • başlatan kadınların tiplerini görünce bir erkek olarak sonuna kadar destekleme kararı aldığım kampanya.

  • hayatımızdaki insan sayısı.
    30'lu yaşların başında biri olarak şunu diyebilirim ki yeni bir insan tanımaya ya da hayatımdaki insanların nazını çekmeye pek tahammülüm yok. eskiden kimle plan yapacağımı şaşırırdım, şimdi kendimleyim ve daha mutluyum.

  • eğer bir orkestra 50 kişi ve ya daha az kişiden oluşuyorsa oda orkestrası adını alır. filarmoni orkestrası ise 100 ün üzerinde müzisyenden oluşan orkestra şeklidir. bu sene yine viyana filarmoni orkestrasının yeni yıl konsepti oldukça başarılıydı.

  • bazen sevinirsiniz.

    abim 7 yaşında geçirdiği su çiçeği sonrası rasmussen ensefaliti hastalığına yakalandı. bir kaç kez beyin ameliyatı oldu. beyin hücreleri öldü falan bir çok zorluk. doktorlar yürüyemez dedi, yürüdü. konuşamaz dedi, konuştu. ama yardımla, ama destekle. 21 yaşına kadar bakıma muhtaç yaşadı. yemeğini biz yedirdik, altını biz sildik, banyosunu biz yaptırdık. zor günler zor yıllardı.

    21 yaşında öldüğünde zekası 3.5 yaşındaki çocukla birdi. sol eli ve ayağı beyninin sol kısmındaki hücrelerin ölmesi sebebiyle felçliydi. ilaçları yeşil reçeteydi ve çoğu yurt dışından geliyordu. sürekli epilepsi nöbetleri geçiriyordu. son yıllarında kalbinde pille yaşıyordu. nöbetleri o şekilde durdurabiliyorduk. engel oranı yüzde 97.

    o zekasına rağmen her şeyin farkındaydı aslında. anlıyorduk biz de. o da dışarı tek başına çıkmak, kafasında kask olmadan, yanında biz dikilmeden maç yapmak istiyordu. kız arkadaşı olsun da istiyordu biliyorum. gerçi 50'ye yakın sevgilisi vardı. hemşireler dahil konuştuğu her kadın onun sevgilisiydi. çocuk aklı*

    neyse çok uzatmayayım. ölmeden son 1 yıl itibariyle ağırlaştı. yerinden kalkamadı, ilaçlar böbrekleri bitirmeye başladı. yatalak hale geldiği için kalça kısmında yaralar olmaya başladı. her zamankinden daha zor şekilde yattığı yerden temizlemek, yedirmek ve tuvaletini yaptırmak zorunda kaldığımız 1 sene sonunda öldü.

    üzüldük mü? çok... ama aynı zamanda çok sevindik. çünkü onun kurtuluşu oydu. ben bunu söylediğim zaman bana kızan çok insan var, hatta bunu okuyup saçma sapan mesajlar da gelecek biliyorum ama yaşamadan bilinmiyor. onun yaşaması onun ve bizim açımızdan çok zordu. o öldü ve kurtuldu böyle bir yaşamdan.

    bugün aramızdan ayrılışının 16. yılı. abim ama çocuğum gibiydi. çoğu şeyden feragat edip çok baktım ona. güzel baktığımı düşünürüm hep. hâlâ canım yanar, içim cız eder ama iyi ki diyorum, iyi ki öldü ve kurtuldu. onun adına yıllar geçmesine rağmen çok seviniyorum.

    debe edit: arkadaşlar mesajlarınız için çok teşekkür ederim. taktir edersiniz ki tek tek cevaplama şansım yok. buradan teşekkürümü kabul edin lütfen.

  • vay be dağcıları kültürlü, eğitimli insanlar bilirdik meğer refüjde mangal yapan atletli dayılardan farkları yokmuş.

  • kısmen haklı.

    doğru olan şu, bisikletle işe gitmek doğrudan medeniyt değildir.

    bisikletle işe gitmek istediğinde sorunsuz bir şekilde "gidebiliyorsan" işte o medeniyettir.

  • 60 yaşındasın yetmedi

    120 tane cihangirde evin var yetmedi

    yalıda oturuyosun yetmedi

    reklamcı oldun o sıfatınla yetmedi

    hala yalakalık peşindesin , ne olsa yetecek sana merak ediyorum.