hesabın var mı? giriş yap

  • “kimsenin göremediğini görmeye çalış. korkudan, tembellikten ve herkese uymaktan dolayı başkalarının görmek istemediği şeyleri görmeye çalış. tüm dünyayı her gün yeni bir biçimde görmeye çalış. gerçek şu ki; emin adımlarla ilerliyorsun. eğer burada çılgın ve sinirli yaşlı bir adamdan başka bir şey görmeseydin buraya ilk gelen sen olmazdın.”

    şöyle bir muhteşem repliğe sahip olan baş rolünde robin williamsın olduğu 1998 yapımı drama, komedi ve biyografi türlerini barındıran hoş bir film.

  • ahhhaha, videonun başında siyah tişörtlü esmer çocuğu messiye benzetmişler ve messi ile fotoğraf çekiliyor zannettim. sonra messi farsça konuşmaya başladı. tövbe bismillah. alla alla...

  • 2004 yılındakilerden biri geldi aklıma.
    istatistik, ekonomi ve hayvani ingilizce terimler içeren çılgın bir sınav sonrası görüşmeye çağırmışlar. çok sonradan öğreniyorum ki o güne kadar o sınavda bana en yakın sonuç benim %30 altımda. benim bundan haberim yok tabi..

    iş yerinde arkadaşım da var, görüşme akabinde yemeğe çıkacağız beni bekliyor. kudurmuş adam beklerken.
    "hiç kimseyle yarım saatten fazla görüşmediler" deyince çüş dedim, 2 saat net sürdü benimkisi!
    konuştuğumuz şeyleri paylaşıyorum, aynı süreçten geçmiş arkadaşım yüzüme bakıyor aval aval.

    "oldu bu iş" diyor, "merak etme".

    bir hafta sonra haber geliyor. ben stres mülakatına girmişmişim meğer. hiç streslenmemişmişim, hiç hata yapmamışmışım!
    ahahahaha..
    gözüm bile seyirmemişmiş, bir gram terlememişim.

    iş zaten deli gibi stresli bir iş. olumlu bir cevap geldi sanıyorsun de mi sözlükçü?

    yok.
    yeterince istekli olsaymışım terlermişim, vay vay vay..

    dip not: alanında dünyada tek olan bu eşşekler battı krizle beraber

    son not: direkten dönmüşler, ben bir beddua daha patlayım :p

  • ` :öğretmen`- hangi okula gidiyosunuz siz çocuklar
    - anadolu öğretmen
    - öğretmen mi olucaksınız peki ?
    - yoo
    - olmayın zaten
    ` :elemanın biri`- niye hocam
    - çok uğraşmalı,zahmetli
    - e diğer meslekler de uğraşmalı değil mi hocam
    - ne iş yapıyo baban senin
    - bilmemnerde genel müdür
    - ee nesi zor onun.şunları şunları yapıcaksınız diye yaz ver kurula gitsin.
    - öle olur mu hocam geçen gün 11 de geldi eve.
    - niye ?
    - toplantısı varmış annem dedi
    - annene öyle demiştir.

  • klasik osmanlı mimarisi denildiğinde akla gelen ilk isim. her ne kadar mimar kimliği ön plana çıkmış olsa da aynı zamanda çok önemli bir mühendis ve şehir planlamacısı. yarım yüzyıl boyunca imparatorluğun mimarbaşılığını yapmış. bundan dolayı da büyüklü küçüklü bir çok yapı denemesi olmuş. her yapısında farklı bir uygulama yapsa da amacı mekanı tek kubbe altında toplamak olmuş her zaman. şehzade camisindeki merkezi kubbeye 4 yönden yarım kubbe eklenmesini ve süleymaniye'deki politik kaygı yüzünden ayasofya benzeri bir yapı yapılmak istendiği için merkezi kubbeye 2 yönden yarım kubbe eklentisini saymazsak sinan'ın bütün yapılarında mekan tasarımı ana kubbeyi direkt olarak algılamak üzere tasarlanmış.

    her yapısı ayrı bir deneme aslında. sinan, asıl ününü kubbeli mekan mimarisine getirdiği yenilikler ve büyük ölçekli yapıları etkili bir biçimde tasarlamasıyla kazanır. öylesine büyük kubbeler inşa etmek, ortaçağda bir mimarın ustalığını yansıtan en önemli özelliklerden biri. bunun en güzel örneği ustalık eseri olarak değerlendirilen selimiye'dir.

    sinan, ilk olarak 4 destekle başlamış, sonra 6 ve son olarak da 8 destekli yapılarda denemeler yapmış. üsküdar mihrimah sultan camisine baktığımızda yine şehzade cami gibi 4 destekle taşınan merkezi kubbeye, 3 yönden yarım kubbe eklendiğini görürüz. sinan burada cümle kapısı yönündeki yarım kubbeyi kaldırarak mekana girilince direkt olarak merkezi kubbe altında hissedilmesini sağlar. süleymaniye ise sinan'ın mimari üslubunun gelişmesinde önemli bir aşama. süleymaniye, istanbul ll. beyazid camisinin başka bir varyasyonudur fakat kubbesi daha büyük ve strüktürü çok daha karmaşıktır.

    süleymaniye'de kare bir alt mekan ve ana kubbeyi taşıyan 4 destek bulunur. sinan paşaya gelindiğinde ise edirne 3 şerefeli camisine benzediğini görüyoruz. fakat sinan paşa cami çok daha küçüktür ve çok daha ince bir taşıyıcı sistemi vardır. 4'ü bağlı, 2'si bağımsız toplam 6 paye merkezi kubbeyi taşır. sinan paşa cami ile 6 destekli camilere geçiş denemesi yapmış sizin anlayacağınız. fakat burada hala yan sahınlar var, bundan dolayı orta mekan tam olarak hissedilemiyor. sonraki 6 destekli yapılarda kubbenin tüm mekanı saracak şekilde denemeler yapıldığı görülür. 6 destekli camilerin en başarılısı kadırga sokullu mehmet paşa camidir.

    sinan 8 destekli yapılara ise ilk adımı eminönü rüstem paşa cami ile atar. burada 4 bağımlı, 4 bağımsız 8 desteğe oturan bir kubbe bulunur. alttaki kare mekanla üsteki sekizgen, yarım kubbelerle birbirine uydurulur ve kubbe pandantiflerle sekizgene oturtulur. bunun en güzel ve en gelişmiş örneği ise selimiye'de görülür. kapıdan girer girmez algılanan merkezi kubbe 8 desteğe oturur. duvarlar bu yapıda oldukça incelmiş. altta kare bir mekan bulunur ve onun üzerindeki ilk kemer sırası kare mekanı devam ettirir. ardından gelen sekizgen ve onun üzerine oturtulan kubbe alt mekan ile ideal bir bütünlük içerisindedir.

    yaptığı denemelerle mimari anlamda oldukça ilerleyen sinan, geometrik şekiller arasında ideal bir çözümleme sağlar. sekizgen çardak uygulaması ve strüktürün incelmesi, amaçlanan mutlak kubbe egemenliğinin sağlanmasına yardımcı olmuş. bundan dolayı selimiye, sinan'ın ustalık eseri olarak yorumlanır.

    sinan, yapılarını kentlerin topografik, jeopolitik ve ekonomik unsurlarına göre inşa etmiş. insanlar da hem dini hem dünyevi hayatını birbirinden koparmamak için hem de birbirleriyle kaynaşmasını kolaylaştıracak unsurları özellikle tercih etmişler o dönem.

    bu külliyeler özellikle imparatorluğun ve halkın simgesel imar yapıları olarak inşa edilmişler. misal fatih döneminde inşa edilen ilk universal külliye fatih külliyesi. sinan dönemindeki ise süleymaniye olmuş. sinan bu külliyelerin bünyesinde medrese, kervansaray, han, hamam, sıbyan mektebi ve aynı zamanda arastaların olabileceği büyük ölçekli yapılar inşa etmeyi hedefliyor. külliyeleri şehrin sokak dokusuna,çevre yapılarla olan ilişkisine göre konumlandırmıştır. kısacası sinan'ın külliyeleri sınır duvarlarıyla son bulmuyor, aksine çevresiyle süreklilik arz ediyor. bu da mimar sinan'ın şehir planlamacısı kimliğini yansıtan özelliklerden birisi.

    yapı için elverişli olmayan en zor topografyalarda bile ustalıkla çözümler üretip mimarisini şekillendirmiş. örneğin süleymaniye'ye baktığımızda çift yönde eğimli bir arazide ortak bir kot seçilerek buraya kurduğu setlerle düz bir zemin oluşturduğunu ve yapısını bunun üzerine tasarladığını görürüz. caminin bulunduğu ana eksen üzerine kazıklar çakarak yapının kayalık zemine tutunabilmesi sağlanmış. sinan bu anlamda arazinin zorluğunu güzel bir tasarımla yenmiş. yine edirnekapı mihrimah da sinan'ın setlerin üzerine inşa ettiği bir yapısı. aynı zamanda şehir planlamacısı kimliği ile birlikte de, sur duvarı yanına yapacağı bu yapısını daha iyi görünebilmesi için yüksek bir topografya üzerine set yerleştirerek yapmış.

    sinan diğer imar faaliyetleri olarak da özenli çalışmalar yapmıştır. örneğin imparatorluğun zirve kentine giriş noktasında yer alan büyükçekmece'deki su kemeri başlı başına kentin tamamının su ihtiyacı baz alınarak düşünülmüş pilot bir noktadadır. bu kemer aynı zamanda imparatorluğun propagandasını yapar nitelikte bir yapıdır.

    külliyelerinde cami, medrese ve avluyu aynı alanda toplamayı hedeflemiş. örneğin karaahmet paşa ve sinan paşa külliyeleri bu tarzdadır. aynı zamanda eğimli arazilerde mümkün olduğunca cami ve türbeyi aynı kotta tutmayı hedeflemiş. örneğin süleymaniye ve atik valide paşa külliyesi bu tarzdadır.

    külliye yapılarında insanların yönünü belirleyebilecek, düz eksenlerde belli başlı unsurlar inşa etmiş. örneğin kemerli girişler, dua kubbeleri gibi. sinan'ın külliyeleri şehrin orta aksı üzerinde değil de paralelinde inşa edilmiş. haliç'i görebilecek bir manzaradan veya misal galata'daki anemon otelinin terasından bu rahatlıkla gözlenebilir. böyle bir adama gelip de kopyacı demek, ne bileyim biraz haddini aşmak sanki.

  • rahatlatır lan. kabul eder, çeker gidersin. tamam zordur üzülürsün, ağlarsın zırlarsın hatta önceleri öfkeden ne yapacağını bilemezsin. canını acıtırsın, can acıtırsın. ama kabullenmek iyidir. kalpte bıraktığı etki fenadır ama eninde sonunda en iyisidir. bir yalana sarılmaktansa, yalnızlığı göğüsleyip tek başına devam etmek en iyisidir.

  • ulan yine geldiniz mi? her cumartesi her cumartesi, kucuk cocuklarin zili calip kacmalari gibi, yeter ulan, tamam ezigiz, looser iz, olm bi rahat birakin mina koym bari...