ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
eymen tayyip
-
kısaltması e.t.'dir.
ekşi itiraf
-
uzun yıllar bir depresyon halinde yaşadım. hem de belki en güzel yaşlarda yirmilerimde. ve bunu ben dahil kimse farketmedi. benimle aynı evde yaşayan insanlar da.
hiç saçımı taramıyordum mesela duş almak bile büyük bir meseleydi. ne giydiğimi önemsemiyordum hiç kıyafet almıyordum.
yolda önüme bakarak ve çok hızlı yürürdüm. ne hiç kimseyi görmek isterdim ne de görünmek.
şimdi 30 yaşındayım. yeniden doğmaya çalışıyorum bu dünyaya. yeniden yürümeye. en zoru da kendimi sevmeye çalışıyorum. umarım bu sefer başarırım.
m. kemal'in osmanlı'yı yıktığı gerçeği
-
iyi yapmış. ellerine kollarına sağlık canım atam benim.
kocanız evde yoksa girmeyeyim diyen erkek komşu
-
türkiye şartlarında haklı bir komşudur. peki neden eve girmemiş olabilir:
1. evine girdiği kadının bu durumdan rahatsızlık duyacağını veya yanlış anlayabileceğini düşünmüş olabilir.
2. eşinin gelmesi durumunda, olaydan haberi yoksa yanlış anlayabileceğini düşünmüş olabilir.
3. eve girerken veya çıkarken görebilecek herhangi bir komşunun bunu dedikodu olarak yayabileceğini düşünmüş olabilir.
4. karşısındaki kadının, kendisinin herhangi bir hareketini yanlış anlayıp iftira atabileceğini düşünmüş olabilir.
dünya kadar şey düşünmüş olabilir çünkü her gün haberlerde bu yazdıklarımdan çok daha saçma olayların yol açtığı şeyleri izliyoruz.
bu bir sevgi olayı ercan
-
tanju çolak'ın ercan taner'e söylediği, sevenlerine ''evet futbol asla sadece futbol degildir'' dedirtmiş laftır.
olay galatasaray paris saint germain macında hagi'nin skor 4-2 olduktan sonra fatih terim tarafından taraftarlarlara alkışlatılması için oyundan alınması sırasında cereyan etmişti.
(bkz: 17 ekim 1996 galatasaray psg maci)
sevgili tanju ağabeyin bu maçta collina'yı ilk gördügü anda tepkisi de takdir edilesidir.
-bu hakem senelerdir saçlarını böyle kestirir..
romain grosjean
-
mucize kurtuluşunu genelde üzerindeki teknoloji harikası kıyafetlere bağlamışlar, ama aslında kıyafet ikinci planda. kurtuluşa sebep olan esas teknoloji halo.
bilmeyenler için:
halohalo
görsel olarak göz tırmaladığı doğru. bu yüzden şiddetle karşı çıkanlar vardı. böyle yarışlarda bu tür koruyucuların olmaması gerektiğini söylerlerdi. görüldüğü üzere milyonlarca kişinin gözünün önünde bir insanın hayatını kurtardı ve ne kadar gerekli olduğu konusu tartışmaya kapanmış oldu.
dün halo'nun nasıl işe yaradığına dair bazı video ve görseller paylaşıldı. twitter'da radioestadio motor hesabı da konuyla ilgili bir video yayınladı. ben video'dan tek bir kare aldım. o zaten halo'nun grosjean'i nasıl yardımcı olduğunu net şekilde gösteriyor.
çarpma anı
eğer halo olmasa, grosjean direkt olarak bariyerlere çarpacak ve izleyenlerin bile uzun süre etkisinden çıkamayacağı bir trajedi yaşanacak. kaza anında "neden kazayı göstermiyorlar" diye sitem edenleri de anlamak güç. tam olarak bu sebepten göstermiyorlar işte. fia bu konuda çok katı ve çok başarılı. pilotların iyi olduğu bilgisi gelene kadar asla kazaya dair hiçbir şey göstermiyorlar. halo olmasa mesela, o anın videosunu izlemeye cesaret bile edemezdi kimse. yahut grosjean alevlerin içinden çıkamasa, o anı izleyip ne yapacaksınız?
kaza sonrası fotoğraflarda grosjean'e açılan yaşam alanı daha net görülüyor.
görsel
barikatı parçalayan halo sapasağlam
daha sonra ise evet, kıyafetleri ve kaskı sayesinde hafif yanıklarla alevlerin içinden çıkmayı başarıyor. tabi bir diğer husus da yarışın henüz başı olması nedeniyle medikal aracın hemen arkada olması ve olaya olabilecek en hızlı şekilde müdahale edebilmesi.
arda güler
-
ayağına taş değmesin dedik top değmedi.
yaran fıkralar
-
öğretmen derste sormuş:
- "çocuklar dil balığı neden yassıdır?"
önden biri parmak kaldırmış:
- "hocam bana amcam anlatmıştı balinanın teki buna bi kaymış, yassılmış."
ögretmen kızmış ve
"bir daha böyle terbiyesizlik yaparsan seni sınıfta bırakırım" demiş.
ertesi gün öğretmen tekrar sormuş:
-"peki ıstakozun gözleri niye dışardadır?"
aynı çocuk yine parmak kaldırmış:
- "hocam onu da amcam anlatmıştı, o sırada ıstakoz da ordaymış"