hesabın var mı? giriş yap

  • o zaman ama yerine de am yazalım, hem daha güzel. bir harften ne olacak ki?

    ben bağlaç olan de ile ek olan -de' yi ayıramayacak kadar embesilim diyorsanız kimseye laf düşmez ama. ayrıca tek taktığımız da o değildir. tabii ki yerine tabiki ya da tabi ki yazıyorsunuz ya da -ki' nin yazımını da beceremiyorsunuz ama henüz -de'yi halledemeyen biri için bunlar çok sonraki meseleler.

    debe editi: bu basit entry bari bir işe yarasın. öncelikle; (bkz: 28 şubat nadir hastalıklar günü) #58609968 sözlüğümüzde de alm est nickli arkadaşımız pek bilmediğimiz bir kanser türü ile mücadele etmekte, koyup geçecek inşallah.

    bir de bu entrynin anlam kazanması için şöyle bir şey paylaşmak istiyorum; #58803589

  • [ ] sevgilinin evlilik konusunu acmasi
    [ ] ilk "sonra konu$alim" jokerini kullanmak
    [ ] ikinci "sonra konu$alim" jokerini kullanmak
    [ ] sevgilinin "ahmet" jokerini kullanmasi

  • poyraz'ın oğlu sinan'a anlatırken kullandığı replik olabilir:

    ''aşk dediğin aslında nedir biliyor musun; ağzının ortasına bir tane yumruk yersin, kan tükürürsün, sonra bir tane daha yersin yine kan tükürürsün. canın yanar söyleyemezsin, söylesen canın yanar, anlatsan anlamazlar. çeken bilir yani. üstelik en kötü tarafı da ne biliyor musun; bu bir insanın başına gelebilecek en güzel şeydir."

    (bkz: poyraz karayel)

  • şu an başlıkta berlitildiği gibi 1884'te çekilmemiş olan fotoğraf. ancak 1880'li yıllara ait bütün tarih olasılıklarını aşağıda listeledim.

    nasıl yaptım?
    takvimin sol üstünde 7 rakamı jülyen rumi günü gösteriyor. osmanlıca.
    takvimin sağ üstündeki 15 rakamı hicri günü gösteriyor. osmanlıca.
    takvimin sol altındaki 7 rakamı jülyen rumi günü gösteriyor. yunanca.
    takvimin sağ altındaki 19 rakamı gregoryen rumi (miladi) rakamı gösteriyor. fransızca.

    aylar ve seneler cok cok kucuk olarak yazdığı için buradan okumak imkansız. 1800'lü yıllarda miladi 19'un hicri 15 ve rumi 7'ye denk düştüğü günleri çıkarttım. bazı senelerde hiç yok, ama 1886'te 3 kere denk gelmiş, belki de o sene çekilmiştir. eğer ramazan'a denk gelen olsa eleyecektim, ama yoktu.
    sonuç: 1880, 1883, 1886, 1888, 1891, 1894 senelerinden birinde çekilmiş. sebah fotoğrafhanesi 1856'da açılmış galiba, ama bu kadar az titreyen fotoğrafı 1880'lerden önce çekmemiş olsalar gerek.

    olasılıklar:

    19 ekim 1880
    15 zilkade 1297
    7 teşrinievvel 1296

    19 ağustos 1883
    15 şevval 1300
    7 ağustos 1299

    19 şubat 1886
    15 cemazeyilevvel 1303
    7 şubat 1301

    19 nisan 1886
    15 recep 1303
    7 nisan 1302

    19 mayıs 1886
    15 şaban 1303
    7 mayıs 1302

    19 kasım 1888
    15 rabiuevvel 1306
    7 teşrinisani 1304

    19 aralık 1888
    15 rabiulahir 1306
    7 kanunuevvel 1304

    19 ekim 1891
    15 raiulevvel 1309
    7 teşrinievvel 1307

    19 haziran 1894
    15 zilhicce 1311
    7 haziran 1310

  • işte bunlar hep tasarruf... saat neredeyse sabah 8, ama sokak lambaları yanıyor. evlerde lambalar yanıyor. işyerinde kambalar yanıyor. hep tasarruf.
    bu suudi saatine eşitleme fantazisine, tasarruf kılıfı uyduran itü yıkılsın, yerine 15 temmuz şehitler lunaparkı yapılsın.

  • babam ben 6 aylık hamileyken vefat etti. benim oğlan da ilk kelimelerini söylemeye başladıktan sonra bomboş duvara bakıp ama hep aynı yere dede dede demeye başladı. tabi dede çok kolay bir kelime ve ağzında geveliyor diye düşündüm. sonraları bizi net olarak anlamaya başladığında dede nerede diye sorduğumda yine aynı yeri gösterdi. sonra babamın fotoğrafını gösterip ismini öğrettim. ismi abbas. bu sefer yine aynı yeri gösterip durup dururken abbas demeye başladı. her gün değil ara sıra. hatta bir kere dede diyip 'çirkin ol' yaptı. yine bu sabah abbas dedi. nerede dedim ve bana bomboş duvarı gösterdi. normalde materyalist bir insanım, yani bu saatten sonra insandım demeliyim sanırım. babamın bizi arasıra ziyarete geldiğini ve sadece bebişimizin onu gördüğünü hissediyorum. belki bunu da okuyorsun baba seni çok seviyorum.

  • zehra halama benzettim, umarım değildir.

    edit: bir kaç densiz mesaj attı. buradan toplu cevap olsun.
    halamın fıtığı var kardeşim. ameliyatla geçmeyince bu tarz yöntemlere bakıyordu. o anlamda dedim. yoksa natalie portman değil kendisi.

    lütfen editi: olm favlamayın artık, eniştem görürse, o direkte sonraki dansı bana yaptırır.

    son edit: halamla görüştüm dans benim için bir yaşam biçimi, tutkudur dedi. *

    en son edit: madem bu debeye girdi.
    "bir arap binbaşısının 'kavm-i necip evladına sen nasıl kötü muamele yaparsın' diye tokatladığı bir anadolu çocuğunun iki damla gözyaşında türklük şuuruna erdim. onda gördüm ve kuvvetle duydum. ondan sonra türklük benim derin kaynağım, en derin övünç membaım oldu. benim hayatta yegane fahrim, servetim, türklükten başka bir şey değildir." ~atatürk

  • - şu şatonun penceresindeki prenses bize mi baktı la?

    - abi biraz ilerden dönüp tekrar geçelim bence.

    - lan oğlum dayak yemiyelim.

    - abi iyi misin sen?