ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
umut sarıkaya tipi mutsuzluk tanımları
-
garsonun tam calkalamadigi ayrana pipeti saplayip onune birakmasi. hepsini izlemek bisey diyememek
selvi kılıçdaroğlu'nun 1199 tl'lik sweatshirtü
-
muhtemelen 3 ay önce 400 tl olan giysiydi. hamdolsun erdoğan sayesinde 1199 tl olmuş.
saniyelik salaklıklar
-
metal dedektöründe öttüğünü bildiğim güneş gözlüğünü gözümden çıkarıp kafama takmak.
elektrikli aracı 2019'a yetiştireceğiz
-
kabloyu uzun tutun; markete falan gidebilelim.
sperm cilde iyi geliyor diyen erkek
-
yalnız cilde değil mideye de iyi gelmesi bilgisi eksik kalmış hede.
sek alınız..
hayatında ilk defa çikolata yiyen kakao işçileri
-
mutluluk ve üzüntüyü bir arada hissettiren insanlardır. yemeyen yaşamıyor mu sanki yaşıyor işte hem de bayağı mutlu gözüküyor adamlar ama bu işte bir terslik olduğunu bilmek ve belki bunun da bir parçası olmak ve ne yapabilirim sorusuna bir cevap da bulamamak düşündürüyor insanı. belki bir dahaki sefere alırken fairtrade logosuna bakmak sadece akla gelen o da ne kadar güvenilirse artık (m.na kodunuz yepisyeni dünyanın)
https://www.youtube.com/watch?v=zen4hczuto0
not: altyazılar maalesef ingilizce.
rutkay aziz
-
banka reklamlarında oynadığı için sosyalist olamazmış. he, sosyalizmde banka yok ağaç diplerine gömüyor insanlar paralarını.
(bkz: bank of north dakota)
sözlüğün en uzun ayarı
-
bunu okurken üniversiteden mezun oldum, evlendim, iki çocuğum oldu. biri geçen gün bana bir torun bahşetti. şimdi de ölüm döşeğinden yazıyorum.
10 km uzaktan selektör yapan bmw'li
-
çift şeritli yolda karşıdan gelirken yapıyorsa radar var demek isteyen bmw'lidir. büyük ihtimalle tüp de taktırmıştır arabaya.
pınar satışlarının %25 azalması
-
bir hatanın bedelini koca şirketin ödemesi durumu.
90 yıllık şirket ama başındaki adam nerde ne söylemesi gerektiğini bilmiyor. siyaset dediğin bugün var yarın yok. ama bu halk hep var. müşteri senin velinimetin. ticaret yapan bir insan 3 günlük siyasi kaygılar yüzünden müşteriyi karşısına alır mı lan? pazarda limon satan çocuk yapmaz bunu.
al bak koç'a, aydın doğan'a, sabancı'ya. onlarca iktidar geldi geçti. bir gün olsun bu ailelerin halkın yarısına sırtını dönüp iktidara yavşadıklarını gördün mü? hayır. bazen olurlar hafiften bir destek, bazen olurlar köstek. ama hiçbir zaman net bir tavır almazlar. iktidarla halkın farklı kesimleri arasında hep denge kurarlar. sürekli ortaya konuşurlar.
mesela doğan medya grubu, bazen bakarsın yandaşlıkta a haber'i geçerler, bazen bakarsın yürek yemişler gibi iktidarın üstüne giderler. ama hiçbir zaman tam anlamıyla taraf olmazlar. elbette ki siyasi fikirleri vardır. ama bunu aşikar etmezler. sesleri solukları pek çıkmaz ama her zaman pastadan paylarını alırlar.
bugün iktidara tamamen tarafgir olan yeni nesil zenginler, iktidarı canhıraş bir şekilde savunup muhalif kesim için terör estiriyor. çünkü iktidar gittiğinde, binbir türlü dalavere ile tutunup beslendikleri kaynağın ellerinden kayacağını biliyorlar.
siz, kaptığı iki ihaleyle zengin olmuş sonradan görme bir şirket misiniz? ta 1927'de, genç cumhuriyetin daha 3. yılında binbir ümitle kurulmuş bir şirketsiniz. ama sizin yaşarcık, gaza gelmiş olacak ki koca şirketin mazisini unutup halkın yarısını karşısına aldı. çok amatörce. iktidar yandaşlarının kendisine sahip çıkacağını, pınar ürünü almak için kuyruğa gireceklerini falan düşündü herhalde. oğlum bunlar, onca tantanaya rağmen reyizlerinin filmine bile gitmeyip filmin gişede çakılmasına sebep olan insanlar. bu hayatta hiçbir bedel ödemeden, hiçbir emek vermeden riyakarlıkla, kurnazlıkla, torpille, hileyle hayata tutunup bunu yaşam tarzı haline getiren insanlar. dün dost dediğine düşman, düşman dediğine dost diyen insanlar. senin neyine sahip çıkacaklar. bunlara güvenilir mi lan?
kalırsın işte böyle muhasebecinle baş başa. hadi yürü git.
rakının yurt dışında tutmamasının sebebi
-
kurtarılacak bir memleketleri olmamasından kaynaklanıyordur.